Ankara Büyükşehir Belediyesi Su Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) Genel Müdürü Necmettin Tahiroğlu yaptığı açıklamada 22 Haziran günü Ankara'nın en çok su kullandığı gün oldu. 1 milyon 580 bin küp su tüketen Ankaralılar 34 derece sıcakla ancak böyle başa çıkabildi.
ASKİ'nin 2015'te 2 milyon olan abone sayısının bu yıl 2 milyon 100 bine ulaştığını aktaran Tahiroğlu, "Ankara'nın nüfusunun artması ve son günlerde sıcaklıklardaki yükseliş ve bahçe sulamalarındaki artış nedeniyle, su tüketimimizde en yüksek rakamları gördük. 22 Haziran Çarşamba günü gerçekleşen 1 milyon 580 bin metreküplük tüketim, Ankara tarihinde, şehre en çok su verilen gün olarak kayıtlara geçti." dedi.
Yaz mevsiminin henüz ilk ayında olunmasına rağmen su tüketiminin rekor seviyeye ulaştığını belirten Tahiroğlu, ileriki aylarda bu rakamın daha da yükseleceğine işaret etti. Tahiroğlu, mevsim normallerinin üstünde seyreden sıcaklıklara bağlı olarak barajlardaki buharlaşma miktarının da arttığını kaydetti.
"SUYU TASARRUFLU KULLANALIM" ÇAĞRISI
ASKİ Genel Müdürü Tahiroğlu, günde ortalama 150 bin metreküp suyun barajlarda buharlaştığını ifade etti. Ankara'daki barajların doluluk oranının yüzde 43 olduğunu aktaran Tahiroğlu, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Tüketimin ve buharlaşmanın artmasına rağmen başkentin su ihtiyacını karşılayan Kurtboğazı, Eğrekkaya, Akyar, Kavşakkaya, Çubuk-2, çamlıdere ve elmadağ barajlarında biriken su miktarı, 684 milyon metreküpe ulaştı. Barajlarımızda hiç yağmur yağmasa bile Ankara'nın 2 yıllık su ihtiyacını karşılayacak kadar suyumuz var. Her ne kadar barajlarımızda suyumuz yeterli olsa da tasarrufu hiçbir zaman elden bırakmamak gerekir. Tasarruf bir yaşam biçimidir. Suyumuzun sadece bugün için değil, gelecek yıllarda da ihtiyacımıza cevap verebilmesi için lütfen israf etmeden, tasarruflu kullanalım."
Necmettin Tahiroğlu, bilinçli su kullanımını alışkanlık haline getirmenin, sınırlı bir kaynak olan suyun korunması açısından büyük önem taşıdığına işaret ederek, alınabilecek birkaç pratik önlemle, aynı ihtiyaçların çok daha az suyla karşılanabileceğini ve bu sayede hem ülke ekonomisine hem de aile bütçesine büyük katkı sağlanabileceğini bildirdi.
Evde damlatan muslukların tamir edilmesi, araçların hortumla değil, kovaya doldurulacak suyla yıkanması, bulaşık ve çamaşır makinelerinin tam doldurulmadan çalıştırılmaması yönünde uyarılarda bulunan Tahiroğlu, musluklarda ve duş başlıklarında su akışını azaltan ancak su basıncını artıran yeni sistemlerin kullanılması, sebze ve meyvelerin elde değil, su dolu bir kapta yıkanması ve özellikle iş yerlerinde tuvaletlerde muslukların açık bırakılmaması gerektiğine dikkati çekti.