Kalın'ın söylemelerinden satır başları şöyle:

Bu bölgeden Türkiye'ye dönük rastgele bir tehdidin, terör tehlikesine asla izin etmeyeceğiz. Son yarıyıllarda piyasalarda uysal bir seyrin işlediğini, kur bazında pozitif bir kararlaşmanın sağlandığını görüyoruz. Turizm kazancımız arkasıydı. Özellikle dış ticaret hacminde yaşanan sihrimi, hem ihracat hem turizmde yaşadığımız pozitif büyümeler var. Ocak ayı haysiyetiyle ihracatımız yüzde 6.3 oranını gösterdi. Hükümetimiz KOBİ ve öteki şirketlere imal noktasında yardımlarını devam ettirecekler. Sanayicimize, üreticimize değişik yardım söylemeleri devam ediyor. Bunun semerelerini görmeye başladık.

"TÜRKİYE'NİN IMF İLE İLİŞKİSİ SÖZKONUSU DEĞİLDİR"

Enflasyonda sayının daha alt çekilmesi için bir dizi program yaşama geçirildi. 2020 senesinde enflasyon amacının yüzde 8 olarak tanımlanması ekonomomizin ne kadar eforlu olduğunu gösteriyor. Türkiye'nin tercihlerden sonra IMF'ye gideceğine dair birtakım dedikoduların dolandırıldığını görüyoruz. Kimse buna haysiyet etmesin. Bunlar Türk ekonomisine dair yosunu bulundırma işlemleridir. Bu yosunu işlemin nereden kaynaklandığını bilioruz. Türkiye'nin IMF ile ne tercihten sonra ne tercihten evvel işbirliği sözkonusu değildir. Türkiye'nin IMF'yle ilişkisi sözkonusu değildir.

"ÇİPRAS'IN SÖYLEMELERİ MEMNUNİYET VERİCİ"

Yarın Yunanistan Başkanı Türkiye'ye ziyarette bulunuyor. Sayın Çipras Cumhurbaşkanımız tarafından kabul edilecek. Yunanistan ikili ticaret, Ege'deki büyümeler, Batı Trakya'daki Türk azınlığı, Türkiye'de yaşayan Rum azınlığı, kıta sahanlığı, ismeler gibi yoğun bir gündemimiz olacak. Sayın Çipras'ın Anadolu Ajansı'na yaptığı memnuniyet vericidir. Bu vesile ile Türkiye Ege, Akdeniz, Karadeniz'de hakimlik haklarından doğan haklarını korunmak için gösterdiği kararlı davranışı bundan sonra da göstermeye devam edecektir. Oldu bittiye Türkiye'nin göz yummayacağını herkesin öğrenmesi gerekir.