Gaziantep'te, Duygu Delen’in (17) balkondan düşüp öldüğü olaya ilişkin tutuklanıp hakkında 'kasıtlı olarak öldürme', 'cinsel istismar', 'yağma' ve 'hakaret' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 32 yıla dek hapis cezası istemiyle yargılanan erkek arkadaşı Mehmet Kaplan, 'ev hapsi şartıyla' tahliye edildi

Gaziantep’te kesin olmayan şekilde hayatını kaybeden Duygu Delen’in (17) ölümüne ilişkin açılan davanın 4’üncü duruşması görüldü. Gaziantep 10 Ağır Cinayet Mahkemesinde görülen duruşmada sanık Mehmet Kaplan katılırken, Delen ailesi avukatları Mehmet Balcı ve Ömer Faruk Akıcı, Aile Alıştırma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü adına Av. Şafak Nur Atmaca, TBB Kadın Hakları Komisyonu adına Av. Meriç Hoş, davalı avukatı Enes Akbulut duruşmada hazır bulundu. Duruşmayı Delen ailesi de takip etti.

Delen'in ölümüne ilişkin sanık avukatlarının talebiyle bilirkişi raporu hazırlayan Adli Tıp Uzmanı Nadir Arıcan, Murat Akbaba, Alpaslan Can, Çağlar Özdemir duruşmada hazırlanmış bulunurken soruşturma aşamasında dosyaya bilirkişi raporu sunan Prof. Dr. Hakan Kar ise Ses ve Manzara Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) duruşmaya katıldı.

“BEN MAHKEMENİN ADALETİNE GÜVENİYORUM”

Adli Tıp Uzmanlarının dinlenmesinin arkasından konuşan baba Bülent Delen, yaşanan olaydan beridir hastalık yaşadığını söyledi. 2 gün önce bir esnafın kendisine gelerek “Amcası Yasin Kaplan ve bir yakını seninle karşılaşmak istiyor” şeklinde bir şey söylediğini aktaran Delen, “Ben ise onlara ‘Asla böyle bir şey ile yanıma gelmeyin' dedim. Annesinin psikolojisi bozuldu. Bundan dolayı mahkemeye gelemiyor. Şuan da benimle ne görüşmek istiyorlar. Bizim para pulla işimiz olmaz. Herkesin parası olabilir bizim şerefimiz var. Ben mahkemenizin adaletine güveniyorum” ifadelerini kullandı.

“3 BİLİRKİŞİ RAPORUNDAKİ ÇELİŞKİ GİDERİLMELİ”

Delen ailesinin avukatı Mehmet Balcı ise tarafların bilirkişisi ve uzmanlarının vicdanlı ve tarafsız olmaları gerektiğini söyledi. Nadir Arıcan'ın 82 sayfalık raporunun Hakan Kar'ın raporuna aleyhinde reddiye olarak yazıldığını bildiren Balcı, “Sanığın aleyhine olan hiçbir hususa değinmemiş. Bilirkişiler tarafsız bir şekilde rapor hazırlamamışlardır. Ne Duygu oraya intihar etmek için gitti ne de Mehmet Duygu'yu öldürmek için çağırdı. 12 sayfa duruşma tutanağı oldu tutanağın 8 sayfası aleyhinde avukatların ısmarlama çağırdıkları araştırmacı uzmanının yanıtlarından oluşuyor. Kimin lehine rapor yazdılarsa onun lehine tanıklık yaptılar. Hakan Kar raporu 25 Eylül 2020 tarihlidir. İki bilirkişinin imzaladığı rapor 15 Aralık 2020 tarihlidir. En son hazırlanan raporda 26 Nisan 2021 tarihlidir. Bu üç raporu inceleyecek objektif bir bilirkişiden rapor alınması gerektiği kanısındayım” dedi.

“KAYDEDİLEN GÖRÜNTÜLERİ TEHDİT OLARAK KULLANDI”

Olayın yaşandığı gün 6 polisin imzasıyla hazırlanan tutanağa değinen Balcı, “Olayın olduğu gün 6 polisin imzasının bulunduğu tutanakta sanığın olayın oluşuna ilişkin anlatımları ile ardından alınan savunması çelişkilidir. Sanığın olay günü kaydettiği görüntüleri Duygu’ya yönelik korkutma unsuru olarak kullandığı kanaatindeyiz. Biz Mehmet Kaplan’ın öldürme fiilinin faili olduğunu düşünmekteyiz. Sanığın tutukluluk halinin devamını talep ederiz” şeklinde konuştu.

ADLİ TIP KURUMU ÜSTTEKI KURULUNDAN YENİ RAPOR ISTEK EDİLDİ

Davalı avukatının beyanının ardındaki mütalaasını ifade eden iddia makamı, soruşturma ve kovuşturma kapsamında dosyaya sunulmuş olan araştırmacı raporlarında, gerekse duruşma esnasında küskün olan uzman mütalaalarından anlaşılacağı üzere maktul Duygu Delen'in düşme esnasında bilincinin açık olup olmadığının açıklığa kavuşturulamadığı, maktulün kol ve ayak kısımlarında meydana gelen ray şeklinde ekimozların gelişimi ile ilgili olarak alınan raporlar arasında çelişkinin mevcut olduğu, tekrar maktulün boyun kısmında oluşan ekimozların düşmeye bağlı mı yahut düşme anından önce maktulle davalı aralarında meydana gelmiş olan bir durumda ortaya çıkıp çıkmadığının anlaşılmadığı ve bu konuda da bir çelişkinin mevcut olduğu anlaşıldığından dosyadaki raporlar ve duruşmada alınan mütalaalar da değerlendirilmek suretiyle baştan rapor aldırılması için raporların Adli Tıp Kurumu Üstteki Kuruluna gönderilmesine, sanığın bu aşamada tutukluluk halinin devamına karar verilmesini talep etti.

“OLAYIN İNTİHAR OLMADIĞINA EMİNİM”

Mütalaaya karşı savunma yapan davalı Mehmet Kaplan da olayın intihar olmadığına belirlenmiş olduğunu belirterek, şunları söyledi;

*Olayın suç oluşturan mi, kaza mı veya intihar mı olduğu hususunda kimse kesin bir şey söylememektedir. Katılan tarafın vekili magazin gündemi meydana getirmek için olaya şaibe katmaktadır. Ben olay akım ettikten daha sonra kaçma imkanım varken kaçmadım. Onlarca senaryo uydurdular ama hepsini teker teker çürüttük. Hayatın herzamanki akışı olsa ben bugün burada olmazdım Duygu da yanımda olurdu.

*Olayı yaşamış benim. Ben 300 gündür niçin, hangi şüpheye dayanarak tutuklandığımı bilmiyorum. Buna karşın sesimi çıkarmadım. Geciken hak, yargı değildir. Bana şımarık, psikopat, zengin züppesi her şey diyebilirsiniz. Lakin ben artık Duygu'nun hatırasına mahkemede zarar verilmesini istemiyorum. 17 günlük kısıtlamada kimse evinde duramazken ben 300 gündür cezaevindeyim. 4.5 ay tek başıma bir hücrede kaldım. Tahliyemi talep ediyorum. Neden suçlandığımı bilmiyorum.

“KARŞI TARAFIN SENARYOSU BİLİMSEL OLARAK ÇÖKTÜ”

Davalı avukatı Enes Akbulut ise savunmasında mütalaada aleyhe olan hususları kabul etmediklerini belirtti.

Her duruşmada karşı tarafın avukatının olayı manipüle etmeye çalıştığını vurgulayan Akbulut, şunları söyledi;

*Yarınki gazete manşetlerini belirlemeye çalışıyorlar. Biz cinsel istismar ile ilgili hususları dile getirmezken meslektaşım her duruşmada dile getiriyor. Olayın orijininin suç oluşturan mi, intihar mı, kaza mı olduğu noktasında muhakkak bir şey yok. Müvekkilim Hakan Kar'ın raporuyla tutuklandı.

*Bu iddianame onun raporuyla hazırlandı. Bugün sorduğumuz soruları da ‘Bilimsel olan şeylere cevap vermem' diyerek yanıtlamadı. Fiziksel veriler var. Mehmet'in Duygu'nun yanında gitme görüntüsü var. Raporunda Mehmet'i cani göstermeye çalışıyor.

*Hiç görmediği bir şeyi yorumluyor fakat görüntüleri olan bir durumu yorumlamıyor. muhalif bir program metni çizmiş. Bu senaryonun bilimsel olarak çöktüğünü bugün gördüler. Biz müvekkilimizin tahliyesini talep ediyoruz.

SANIK KONUT HAPSİYLE TAHLİYE EDİLDİ

Kısa bir aradan sonradan kararını açıklayan mahkeme heyeti dosyanın kül halinde Adli Tıp Üst Kuruluna gönderilerek maktulde meydana gelen ray şeklindeki ekimozların ne şekilde gerçekleştiği, maktulün düşme hatıra ve öncesinde bilincinin açık olup olmadığı, sanığın el bilek kısmında meydana gelen yaralanma nedeniyle maktul ve sanığın birlikte bulunduğu oda zemininde saptama edilen yoğunluktaki kanamanın gerçekleşip gerçekleşmeyeceği, kendisinin bile bile atlayıp atlamadığı, bir başkası göre itilmek suretiyle düşürülüp düşürülmediği yada bir başkası tarafından maktulün tutularak aşağıya atılıp atılmadığı hususlarında rapor düzenlenmesinin istenmesine, sanık Mehmet kaplanın konut hapsiyle tahliyesine karar verdi.

NE OLMUŞTU?

Durum, 13 Ağustos 2020 tarihinde Gaziantep’in Şehitkamil ilçesine alt Batıkent Mahallesi Vehbi Dinçerler Caddesi üzerindeki bir apartmanda meydana gelmişti. 5 katlı apartmanın 4’üncü katından değişken şekilde düşerek yere çakılan Duygu Delen (17), hastanede hayatını kaybetmişti. Olayın gerisinde evde bulunan Mehmet Kaplan gözaltına alınarak “mahsus öldürme” ile “çocuğun cinsel istismarı” suçlamasıyla tutuklanmıştı.

Kaynak: www.patronlardunyasi.com URL: https://www.patronlardunyasi.com/haber/Duygu-Delen-davasinda-erkek-arkadasi-Mehmet-Kaplan-tahliye-oldu/251888