BBC Türkçe'nin anekdotu: Bu haberdeki bazı detayları ve anlatımları bazı okuyucularımız rahatsız edici bulabilir.

BBC Türkçe'ye konuşan Tula ve avukatı, davanın Türkiye'de eşe karşı işlenen kabahatlerle alakalı emsal olmasını istediklerini söylüyor.

"Hem muayyen günümde hem de ters ilişki biçiminde eşim tarafından tecavüze uğradım" diyen Tula, dışkılama refleksleri hasar gördüğü için hocalık yapamıyor.

Tula'nın şikayetinden sonra değişik yarıyıllardaki tetkikleri neticeyi hazırlanan adli tıp raporunda, Tula'nın anal bölgesinde doku kayıpları ve yaralanmalar olduğuna ait tespitler yer alıyor.

Tarafların karşılıklı ifadelerinin alındığı ve korunmaların dinlendiği Bakırköy Adliyesi 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dünkü mahkeme 28 Şubat'a ertelendi.

Davaya Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da müdahil oldu.

_105431493_81da794e-b296-4cfe-9af0-65a058c6f829

'GÜNLERCE TECAVÜZE UĞRADIM'

BBC Türkçe'ye konuşan Tula ve avukatı Ezgi Koç, Türkiye'de eşe karşı işlenen kabahatler bakımından bu davanın emsal bir dava kalitesinde olabileceğini söylüyor.

İlk konutluluğundan bir kızı olan Tula, ikinci konutluluğunda eşinin de çocuğunu düşünerek anlam konutluluğu yaptıklarını fakat 10 ay süresince eziyet gördüğünü anlatıyor.

Kaçırılmasından evvel kezlerce konutu terk edip ailesinin yanına sığındığı ama her kezinde özür dileyip barışmak isteyen eşini, ikinci bir konutluluk yapmış olmanın üzerinde yarattığı baskı sebebiyle bağışladığını söylüyor.

Son olarak eşi burnunu kırdığı ve operasyon olmak zorunda kaldığı için eşini tamamıyla terk eden Tula, o yarıyılda eşi tarafından kaçırılmasını şöyle anlatıyor:

"Bir gün AVM'de dolaşırken eşim beni takip etmiş, peşimden geldi. 'Şayet benimle gelmezsen bu gece tüm aileni öldürürüm' diyerek beni otomobile kilitledi.

"Otele yerleştik, iki gece orada kaldık, ardından bir daire yakaladı ve benim telefon hattımı kırıp sırçadan attığı için hiçbir biçimde ailemle irtibata geçemedim.

"Beni kaçırdığı ilk günlerde muayyen günlerimdeydim. Hem cinsel bölgeden hem ters ilişki biçiminde günlerce tecavüze uğradım."

Sonrasında eşinin ablasının takviyesiyle o konuttan kaçtığını anlatan Tula, polise müracaat ettikten sonra bayan sığınma evine yerleştirildi.

Tula, 4 ay sığınma evinde kaldığı sırada hamile olduğunu bildi ancak kısa müddet sonra bebeğini düşürdü.

'7 YAŞINDAKİ KIZIM ÇIĞLIĞIMA UYANDI'

Eşiyle tecavüzden evvelki ilişkilerinden birinde hamile kaldığını düşündüğünü söyleyen Tula, hemen her cinsel ilişkinin eziyet olduğunu ve konuttaki çocukların da bu şiddete bir şekilde maruz kaldığını anlatıyor:

"7 yaşındaki kızım bir gece benim çığlığıma uyanmış. Hatta ertesi gün anneme o geceyle alakalı, 'Gittim kapılarını dinledim ama bu sefer sanki bıçak soktu. Bu seferki dayak gibi değildi' demiş. Hala çocuğuma o gece annesine neler yapıldığının söylemesini yapamıyoruz."

Tula'nın avukatlarından Ezgi Koç da, çocuğun konutun içinde tanık olduğu şiddet hadiselerinden dolayı psikolojik takviye almaya başladığını kaydoluyor:

"Çocuk mektepte birine kızdığında ya da korktuğunda, Merve'nin şu an davalık olduğu eşinin adıyla sesleniyor karşısındakine. Kendisini endişelendiren vaziyetlerde de refleks olarak ağzından adamın adı çıkıyor. Çocuğu gören uzmanın duruşmada şahitlik yapması için uğraşıyoruz."