Ulusal Güvenlik Heyeti Millî Güvenlik Kurulu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı.

Ulusal Güvenlik Heyeti buluşması 5 saat sürdü.

Buluşma sonrasında yapılan söylemede şu ifadelere yer verildi:

“Ülkemizin güvenliğini yakından ilgilendiren ehemmiyetli iç ve dış büyümeler tam güzergahlarıyla ele alınarak, 2018 senesinin güvenlik değerlendirmesi yapılmış, 2019 senesinde alana gelmesi mümkün tehlike ve tehditlere karşı alınabilecek temkinler ziyaret edilmiştir.

Ulusal birlik ve beraberliğimiz ile bekamızı tehdit eden FETÖ/PDY, PKK/PYD-YPG ve DEAŞ başta olmak üzere, tüm terör örgütlerine karşı yurt içinde ve yurt dışında icra edilen işlemler hakkında Heyet ’a bilgi sunulmuştur. Terörle gayret harekatı kapsamında güney hudutlarımızda sınır güvenliğini temin ve terör örgütlerinin halkımızın huzurunu kaçırmaya müteveccih usullerine karşı alınan bitirici temkinler üzerinde durulmuş; tüm müessese ve kuruluşlarımızın bu mevzuda dirayetle hareket ettikleri memnuniyetle müşahede edilmiştir. Teröre ve terör örgütü üyelerine verilen dış takviyenin kesilmesi istikametindeki çağrımız bir defa daha yinelenmiş; tam terör örgütleriyle gayretin devamlı olarak sürdürüleceği eforlu biçimde ifade edilmiştir.

Bazı ülkelerin kaçak terör örgütü üyelerini iade etmekten sakınmalarının kabul edilemez olduğu belirtilerek, iadelerin beynelmilel hukukun ve kontratların gereği olduğu vurgulanmıştır.

Türkiye ’nin Suriye hududunu güvenlik altına almak için daha evvel hakikatleştirdiği işlemlerde ve yürüttüğü diplomasiyle elde ettiği pozitif sonuçlar da göz önünde bulundurularak, İdlib ’te mevcut statünün korunması, Münbiç yol haritasının hızla uygulanması ve Fırat ’ın doğusu ile alakalı varılan uzlaşmaların gereğinin yapılması hususundaki kararlı duruşumuzun sürdürüleceği belirtilmiştir.

Tüm terör örgütlerine karşı gayreti ilke edinen Türkiye'nin emelinin, Suriye ’nin politik birliği ile toprak tamlığının korunarak, konut ve yurtlarını terk etmek zorunda vazgeçilmiş milyonlarca Suriyelinin yerlerine dönmelerini sağlamak olduğu; mezkur krizin aşılmasında ehemmiyetli role sahip tüzük komisyonunun kurulmasının sulh ve karar etrafına büyük katkı sağlayacağı bir defa daha teyit edilmiştir.

Kıbrıs, Doğu Akdeniz, Ege ve Karadeniz ’deki büyümelerin yakından izlendiği; beynelmilel antlaşmalardan doğan hak ve çıkarlarımızın korunmasına müteveccih tam ihtiyatların alınmasına devam edileceği güçle vurgulanmıştır.”