Dolar/TL'de son bir haftada yaşanan yükseliş dikkat çekiyor. Ekonomistler önümüzdeki dönemlere ilişkin tahminlerini ve kurun hayat pahalılığı üzerindeki etkisini yorumladı.

Geçen hafta Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) faiz kararı, NATO Zirvesi ve Merkez Bankası'nın (TCMB) Para Politikası Kurulu derken oldukça yoğun bir haftayı geride bırakan dolar/TL, yeni haftaya da çabuk başladı.

Dün 8.80 TL sınırını zorlayan dolar, yükselişini tekrar tekrar 6. gününe taşıdı. Bugün ise 8.70'in altına kadar çekilerek düşüş eğiliminde. Euro/TL'deki düşüş ise yüzde 1'i buldu ve 10.35 seviyeleri görüldü.

Kurdaki hareketliliği ve enflasyon hedeflerine etkilerini haberglobal.com.tr okurları için Ekonomist Murat Kubilay ve Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Ekonomist Prof. Dr. Veysel Ulusoy yorumladı.

"MART'TAKİNE BENZER BİR ŞOK YAŞARSAK ..."

Ekonomist Murat Kubilay, yurt içinde TL'yi enerjik kılacak nedenlerin eksikliğine yurt dışı kaynaklı gelişmelerin de eklenmesiyle TL'deki bedel kaybının hızlandığına dikkat çekti.

Türkiye’nin bir yıldan kısa vadeli dış borcunun 190 milyar doların olduğunu, benzer sürede 20-30 milyar dolar arası cari açığın da ilave olarak döndürülmesi gerektiğini anımsatan Kubilay, ekonominin döviz ihtiyacının sürekli karşılanması gerekirken bu talebin karşılanamadığı için kur hareketinin yukarı yönlü olduğunu anlattı.

Fed’in görece şahin duruşunun sonucunda oluşan gerginliğin de doların bütün dünyada değerlenmesine ve en çok da TL’yi zayıflatmasıyla sonuçlandığına dikkat çeken Kubilay, şöyle devam etti:

"Eğer ekonomi yönetimi hata yapmaz ve küresel piyasalar çok büyük bir sarsıntı geçirmezse bu dönemi büyük zıplamalar yaşamadan, sadece döviz kurlarının minik ve uyumlu artışları sonucu yeni rekorlar kırmasıyla atlatabiliriz."

İSTİHDAM VE ÜRETİM POLİTİKASI VURGUSU

Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Ekonomist Prof. Dr. Veysel Ulusoy ise kurun enflasyon ve faizi beslediği, cari açık ve yatırımsızlıktan kaynaklanan enflasyonist açığın her tarafta ithalatı gerekli kıldığı kısır bir döngü yaşandığını söylüyor.

Döviz kurundaki seyrin ilerleyen günlerde ne olacağına ilişkin ise Ulusoy, "Kuru istikrarlı kılacak, oynaklığı azaltacak istihdam ve üretim politikasının ortaya konması geciktikçe maalesef daha yukarılara dışarı giden bir kur riski var" diye konuştu.

"ENFLASYONDA EN KÖTÜYÜ GÖRMEDİK"

Peki kurdaki bu hareketlilik, enflasyon hedeflerini nasıl etkiler? 

Mevcut resmi enflasyon beklentisinin dahi yüzde 12’nin üstünde olduğunu, kamu kuruluşları çıkarılınca piyasanın sıradan beklentisinin de yüzde 15’i bulduğunu hatırlatan Kubilay, TL’de istikrar sağlanmadığı için TÜFE ile ÜFE arasındaki makasın da kapanmadığına uyarı çekti.

Hatırlanacağı üzere, 2021 Mayıs'ta TÜFE yıllık yüzde 16.59 iken ÜFE ise yüzde 40'a yaklaşmıştı. Bu da üreticinin büyüyen maliyetlerinin hemen şimdi tamamiyle nihai ürünlere yansımaması, yani biriken zamların olması çağırmak.

Bu yüzden "enflasyonda en kötüyü gördük diyemiyoruz" diyen Kubilay, şu öngürüde bulundu: "Küresel emtia fiyatlarındaki yükselme da bir yıldır süreklilik kazandı. Bu ortamda yılsonu enflasyonunun tek haneli olması bir düş, 12 ay sonra başarılması ise fazla şiddet."

YÜKSEK ÜFE, TÜFE'Yİ DE ARTIRACAK

Yeditepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Ekonomist Prof. Dr. Veysel Ulusoy ise, enflasyonda daha en az 10 yıllık bir süreçte tek hanenin düşünülmesinin doğru olmadığını söylüyor.

Karar vericilerin, gaye ile beklentinin farkına vararak bu 10 yıllık zaman diliminde para ve maliye politikaları ile enflasyonu nasıl tek haneye çekeceklerini ampirik olarak ortaya koymaları gerektiğini açıklayan Ulusoy, "Tersine bir durum, türbülansın devamlılığı anlamına gelir.

Bu konuda önemli bir nokta da, yüzde 40'ları yakalayan ÜFE'den yansıyacak maliyetlerin, alıcı enflasyonunu yukarılara nakliye olasılığının oldukça yüksek hatta belirlenmiş olmasıdır" diye konuştu.

Gamze Bal/Haber Global

Kaynak: www.patronlardunyasi.com URL: https://www.patronlardunyasi.com/haber/Uzmanlar-acikladi-Dolar-TL-de-neler-oluyor/252135