HIV/AIDS konusunda bilgi veren Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Songül Özer, yanlış bilinen doğrulara ve bu konulardaki önyargılara muhabere etti.

Dünyada 38 milyon HIV pozitif var

Geleceğin doktor, hemşire ve ebeleri ile bir araya gelen Dr. Songül Özer, Dünya Afiyet Örgütü verilerine kadar 2019 Aralık itibariyle dünyada 38 milyon kişinin HIV artı olduğunu belirterek “Tabii bu tanıdık, herhangi bir şikayetle ya da şikayet olmadan tarama yapılımış, kan testi yapılmış, HIV fazla olduğundan muhakkak olunan kişi sayısı 38 milyon. Bir bu kadar da bilinmez vardır. 2019’da sadece 1.7 milyon yeni vakanın tespit edilmiş, yalnızca 690 bin birey HIV artı AIDS ilişkili hastalıklar sebebiyle yaşamını yitirmiş. Bunlar fazla yüksek rakamlar” dedi.

Türkiye’de 35 yılda 24 bin 300 olgu tespit edildi

Türkiye’de 1985 yılında ilk HIV/AIDS tanısının konulmaya başlandığını bildiren Dr. Songül Özer, 1985 ile 2019 yılları aralarında 24 bin 300 HIV artı vakasının tespit edildiğini kaydetti. Özer, bu sayının da üç katı olduğunun varsayım edildiğini belirterek “Çünkü bu rahatsızlık fazla bilinmiyor ve analiz yaptırılmıyor” dedi.

HIV virüsü, bağışıklık sistemini çökerttiği için ölümcül

HIV virüsünün bu kadar ölümcül olmasının nedeninin bağışıklık sistemini çökertmesiyle ilgili olduğunu kaydeden Dr. Songül Özer, “HIV virüsü fazla akıllı. Gelip özellikle vücudun en kuvvetli askeri ve çoğu virüs enfeksiyonunda en başta savaşan komutanını yani CD 4 dediğimiz T lenfositlerini seviyor. Gidip onlara yapışıyor. CD 4 hücrelerinin çalışmasını ve alışılagelmiş faaliyetini engelliyor. Bu sayede T hücreleri sadece HIV’e değil, çoğu virüse aleyhinde özellikle virüslere karşı yanıt verememeye başlıyor. Yani bağışıklık sistemini çökertiyor. HIV’in kendi verdiği zarardan ziyade özellikle üçüncü dönemde HIV’in kendi oluşturduğu zarardan ziyade çok ufak nezle ve grip gibi viral hastalıklar veya bunların üzerine eklenen streptokok enfeksiyonları ve bazı maliniteler çok fazla görülmeye başlanıyor. Hastalarımızı maalesef araya giren fırsatçı enfeksiyonlardan, mantar ve bakteri enfeksiyonlarından ve kanserlerden nedeniyle kaybediyoruz. Hastalığın kendisinden yok, bağışıklık sistemi çöktüğünden fiilen alışılagelmiş bir kişide ölüme niçin olmayacak mikroorganizmalar sebebiyle bu insanları kaybediyoruz” dedi.

HIV nasıl bulaşır?

HIV/AIDS’in cinsel ilişkiyle, kan ve kan ürünleriyle bulaştığını vurgulayan Dr. Songül Özer, HIV taşıyıcısı kadınlardan bebeklerine bulaşma olduğunu da söyledi. Dr. Songül Özer, “Sağlam deriden asla geçmeyeceğini biliyoruz. Bütünlüğü bozulmuş deriye o kanın gelmesi, kan içerdiği için doku nakli, kemik iliği nakli ya da organ nakli AIDS’i bulaştırabilir. En manâlı bulaşma yollarından biri cinsel yoldur. HIV artı olan kadınların bebeklerine ayrıca plasenta aracılığıyla yani gebeyken ayrıca doğum esnasında olağan doğum yapıyorsa ayrıca de bebeği emziriyorsa anne sütüyle bulaştırması mümkündür” dedi.

El temizliğine uyarı edin

Dr. Songül Özer, HIV virüsünden korunmak için jurnal hayatta uyarı edilmesi gereken noktalara da uyarı çekti:  “Elinizi defalarca yıkamak zorundasınız. Enfeksiyon hastalıklarına karşı tedbir almada el yıkama fazla önemlidir. Dışardan geldikten sonra eller mutlaka yıkanmalıdır. Yemekten önce ve yemekten sonra eller yıkanmalıdır. Hemşire ve hekimler hastayı muayene etmeden önce mutlaka ellerini yıkamalıdır. Hastayı tetkik ettikten daha sonra   elinizi yıkayın. Hastanın eşyalarına dokunduysanız elinizi yıkayın. Diğer hastaya geçerken elinizi yıkayın. Sıradan su ve bayağı sabunla yıkayın. Su ve sabuna ulaşamadığınız durumlarda alkol bazlı el dezenfektanı kullanabilirsiniz. 

Kendi manikür aletlerinizi kullanın

Bu sizi AIDS, koronavirüs ve hepatitten de korur. Elinizde deri bütünlüğü bozulmuşsa kan ve kan ürünleri ile temas olacaksa eldiven kullanabilirsiniz.  Temizliğine güvenmediğiniz yerde manikür yaptırmayın, manikürü mümkünse kendi aletlerinizle yaptırın. Pak olduğuna belli olmadığınız diş hekiminde diş dolgusu, diş çekimi, özellikle kanal tedavisi yaptırmayın. Kulağınızı güvenli olmayan yerde deldirmeyin. Piersing ve vurma yaptırırken merdivenaltı yerleri değil, pak ve güvenli yerleri tercih etmelisiniz. En büyük bulaş buralarda oluyor”

Önyargıdan uzak olun ve dışlamayın

HIV/AIDS’in cinsel yolla, kan ve kan ürünleriyle bulaştığını vurgulayan Dr. Songül Özer, özellikle geleceğin doktor, hemşire ve ebelerine bu konudaki önyargılardan uzaktan durmalarını öğüt ederek “HIV/AIDS içeren bir kişiye dokunabilirsiniz. Onu çıplak elle muayene edebilirsiniz. Bizim görevimiz onlara bakmaktır. Siz geleceğin sıhhat profesyonelleri olarak bu kişilere önyargılı olmaktan uzakta durun. Onları içeri almamak ve ötekileştirmek yerine onların yanına olduğunuzu gösterin” dedi.

Kaynak: www.milliyet.com.tr