ABONE OL

İnsan vücudunun içinde ve dışında yaşayan bakteriler, virüsler, mayalar ve parazitler gibi tüm organizmaları kaplayan mikrobiyata da bağışıklık sisteminde kayda değer bir rol oynuyor. Her bölgenin bambaşka mikrobiyotası olduğu gibi vücutta maksimum mikroorganizmayı barındıranın bağırsak mikrobiyotası.

Besinler ile bağırsak mikrobiyotası arasındaki güçlü bir etkileşim var

Besinler ile bağırsak mikrobiyotası arasındaki dinç bir etkileşim var

Besin alımı ile bağırsak mikrobiyotası arasında dinç bir etkileşim olduğunu ifade eden Bilirkişi Beslenme Uzmanı Kübra Şahin, "Mikrobiyotanın en önemli güç kaynağı diyet ile alınan karbonhidratlardır. Diyetin prebiyotik özellik gösterebilen karbonhidratlardan zengin olması gerekiyor.

Prebiyotiklerin mikrobiyota kompozisyonunu değiştirerek bağırsak mikrobiyota fermantasyonunu iyileştirdiği görülmüştür.

Bağırsaklara iyi gelen besinler nelerdir

Bağırsaklara iyi gelen besinler nelerdir?

Bu karbonhidratların kaynakları aralarında tahıllar grubunda tam buğday, arpa, çavdar, yulaf, karabuğday ve kepekli pirinç; meyveler grubunda muz, elma, çilekler ve üzüm; sebzeler grubunda hindiba, enginar, yerelması, kuşkonmaz, kereviz, soğan, sarımsak, pırasa, domates ve hardal bitkisi; yağlı tohumlardan keten tohumu, badem, fıstık, ceviz ve zeytin sayılabilir.

Diyetle posa alımının artmasının ise bağırsak mikrobiyotası çeşitliliğini artırdığı biliniyor" dedi.

Yüksek yağlı ve proteinli diyetler neden zararlı

Yüksek yağlı ve proteinli diyetler niçin zararlı?

Bilirkişi Diyetiysen Kübra Şahin, sözlerine şöyle devam etti: "Yüksek proteinli diyetler yüksek hayvansal yağ ve düşük karbonhidrat alımı gerektirdiği için enflamasyon ve kalın bağırsak kanseri için riskli bir bağırsak ortamı oluşturur

Bağırsak mikrobiyotasının düzenlenmesinde diyetle hayvansal protein alımının gereksinme ile sınırlandırılması ve bitkisel protein kaynaklarının da diyete eklenmesi önemlidir."

Yüksek yağlı diyetler, yararlı bakterileri azaltıyor

Yüksek yağlı diyetler, faydalı bakterileri azaltıyor

Diyet yağlarının mikrobiyota popülasyona etkisinde diyet yağ miktarı ve türü kayda değer olduğunu belirten Şahin, “Yüksek yağlı diyetler, mikrobiyotada yardımcı bakteri sayısını manâlı oranda düşürüyor.

Bütün buğday, darı bazlı tam tahıl ve arpa gevrekleri ile yulafın tüketimiyle mikrobiyotada mikrobiyal farklılık ve sayısında manâlı oranda artış görülüyor.

Bu etki, tam tahılların prebiyotik özellik göstermesi, yağ içeriğinin düşük olmasından kaynaklanıyor” diye konuştu.

Vücuda prebiyotik ve probiyotik almak için bunları yiyin

Vücuda prebiyotik ve probiyotik almak için bunları yiyin

Badem ve fıstık gibi yağlı tohumların tüketilmesiyle ayrıca mikrobiyal çeşitliliğin hem de yardımsever bakterilerin sayılarının arttığını söyleyen Şahin, sözlerini şu önerilerle noktaladı:

“Yaban mersini, böğürtlen, elma ve muz gibi meyvelerin de bakterilerinin oranlarını artırmasıyla mikrobiyota üzerine olumlu etkileri olmuştur.

Meyve, sebze, bütün tahıl, nehir, kahve, kakao gibi çeşitli bitkisel kaynaklı besinlerde yaygın olarak bulunan polifenoller, ayrı etki mekanizmaları ile mikrobiyotayı olumlu yönde etkilemektedirler.

Probiyotik içeren besinler nelerdir

Probiyotik içeren besinler nelerdir?

Probiyotikler, mikrobiyotanın düzenlemesinde en etkin ajanlar olarak kabul edilir. Bunun yolu da fermente süt ürünü, yoğurt, kefir, kımız, bir takım peynirler, boza, tarhana, turşular, soya ürünleri, hardaliye, şalgam, sofralık zeytin gibi fermente besinlerin diyetle uyumlu olarak tüketilmesidir.

Probiyotikler bağırsakları nasıl etkiliyor

Probiyotikler bağırsakları nasıl etkiliyor?

Probiyotiklerin mikrobiyota fermantasyonunu iyileştirdiği, bağırsaktaki bakteri kompozisyonunu değiştirerek mide-bağırsak hastalıklarında çare edici etkisiyle pek fazla rahatsızlık üstünde olumlu etkileri vardır."

Kaynak: www.milliyet.com.tr URL: http://www.milliyet.com.tr/pembenar/galeri/prebiyotik-etki-gostererek-bagisikligi-guclendiren-besinler-6409538