ABONE OL

Yirmi yaş dişleri genelde çene kemiği içerişindeki konumu, üzerinin dişeti ya da kemikle dolgun olmasından nedeniyle gömük durumundadırlar. Dişin bir bölümü dişeti ile buruşuk olduğu durumlarda çoğunlukla enfeksiyon ve buna ast olarak yüzde şişme ve çene açmada azalma meydana kazanç. Tekrarlanan enfeksiyonlar sonucu 20 yaş dişlerin etrafındaki kemik erimeye başlar ve yerine iltihabı doku oluşur.

Hem çene kemliğindeki konumundan nedeniyle bazen önünde bulunana azı dişlerine zorlama uygulayabilir bu durumda ağrı ve ön dişlerde çapraşıklık oluşur.

20 yaş dişlerin çekimi çoğunlukla cerrahi olarak yapılır ve çekiminden sonra bu bölgede şişlik ve sızı görülebilir. Bu koşul 20 yaş dişinin etrafında kemik dokusu varlığında oluşur.

Diş etrafındakı kemiği uzaklaştırmak için geleneksel yöntemler yerine sert doku lazeri (ER-YAG) kullanıldığında şişklik ve sancı yüzde 80 oranında azalmakta ve doku iyileşmesi hızlanmaktadır. Ayrıca çekimden sonra düşük seviyeli lazer uygulaması ( LLLT) ile 20 yaş çekiminden sonra iyileşme dönemi ve çekimden daha sonra oluşan Adale spazmına emrindeki çene kilitlenmesi daha kısa olur.

Bazı insanlarda yirmi yaş dişleri kalıtsal olarak hiç oluşmayabilir. Oluşmuş olan yirmi yaş dişleri çene kemiğinde kendisine yer bulabilirse öteki dişler gibi çıkarak yerini alabilir. Bu durumda genel ağız sağlığı açısından can sıkıntısı yaratmıyorsa yirmi yaş dişlerinin alınması gerekmemektedir.

Ağız içerisine yerleşemeyecek pozisyonda olan dişler ise gömük veya güya gömük pozisyonda kalabilir. Eğer gömük yada çıkmış olan yirmi yaş dişi pozisyonu nedeniyle yan dişlere ve bulunduğu kemiğe zarar veriyorsa, temizlenemeyecek bir pozisyonda ağızda yer almışsa ve çürük ya da kırık nedeni ile yaralı, dolgu, kanal tedavisi, kuron veya başka bir çare yöntemi ile çare edilemeyecekse mutlaka çekilmelidir.

Çekim vaktinde yapılmaz ise dişlerin çapraşıklaşmasına sebep olabilir, iltahap yapabilir veya öndeki dişe kalıcı zarar verebilir.

Kaynak: www.milliyet.com.tr