Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, "Güven ve kararlılık iklimini güçlendirerek, kayıplarımızı telafi edecek daha büyük atılımların hazırlıkları içindeyiz." dedi.

Erdoğan, "Türkiye, bu ülkede kimin Cumhurbaşkanı seçileceği konusunda vesayetin dayatmasının belirleyici olduğu günleri geride bırakmıştır." ifadesini kullandı.

"YOLUN SONU GÖZÜKMÜŞTÜR"

"Teröriste terörist demekten bile aciz bu sözde genel başkanı, CHP seçmeninin sağduyusuna, aziz milletimizin irfanına havale ediyoruz." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Uzunca bir vakit demokrasi kılıfı altında en ilkel faşizmi, özgür kılıfı aşağı en kaba diktatörlüğü mazlumlara dayatanların sırça köşkleri başlarına yıkılıyor." şeklinde konuştu.

Erdoğan, "İdeolojik saplantılarını, marjinal eğilimlerini, fıtrata tutarsız sapkınlıklarını, terör örgütlerine payandalıklarını işlenmiş kavramlarla topluma dayatanlar için yolun sonu görünmüştür." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türk demokrasisi, millete ve onun temsilcilerine hakareti siyaset zanneden bu çukur zihniyeti yargı etmiyor." dedi.

"MANİ OLAMAYACAKLAR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ne kadar azgınlaşırlarsa azgınlaşsınlar, ülkemizin her yerde yapılanan küresel, siyasi ve ekonomik düzende adalet ettiği yeri almasına mani olamayacaklar." ifadesini kullanan Erdoğan, "Cumhurbaşkanı olarak yasama, yürütme ve yargı gücünü, milletimizi bu tehditlere karşısında korumak için seferber etmek anayasal vazifemizdir." şeklinde konuştu.

"SUDA TASARRUF ETMELİYİZ"

Erdoğan, "Günlük kullanımdan tarımsal sulamaya kadar her alanda tasarrufu bölge bir anlayışla hareket etmek mecburiyetindeyiz." diyerek, "2023'e değin enerji tüketiminde yüzde 14'lük bir tasarruf oranına ulaşmayı planlıyoruz." ifadesini kullandı.

"AŞILAR PERŞEMBE VEYA CUMA GÜNÜ BAŞLIYOR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kovid-19 aşısının belirlenen sıralamaya kadar perşembe veya cuma günü uygulanmaya başlanacağını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;

"İnsanlık olarak 2020 yılını maalesef iyi hatıralarla kapatmadık. Ülkemizde dünyayı etkileyen sıkıntılar ve yaşadığı afetler sebebiyle geçtiğimiz yılı oldukça büyük bedeller ödeyerek geride bıraktık.

Halbuki Türkiye olarak 2020'yi hoş bir başlangıçla karşılamıştık. Hedeflerimize doğru kararlılıkla yürüyorduk. Koronavirüsün ülkemize de sıçramasıyla birlikte kendimizi tez bu yeni duruma hazırladık. Zaten kuvvetli olan sağlık durumu altyapılar ve sistemimizi açtığımız yeni hastanelerle tahkim ettik.

Tüm kesimlere yönelik nakdi hibe ve takviye programları başlattık. Ekonomide aldığımız tedbirlerle salgının gelişini geciktirerek yüzde 4,5 artış oranına ulaştık. Yılın ikinci çeyreğinde ise salgın bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de derinden hissedildi.

Bu dönemde Türkiye yüzde 9,9 oranında daraldı. Salgının etkilerini eksilmek için hayata geçirdiğimiz tedbir ve teşvikler doğru ekonomimizin direncini korumayı başardık. Haziran ayında süratli bir toparlanma sürecine girdik. Üçüncü çeyrekte sanayi yüzde 30, perakende satmak hacmimiz yüzde 25 arttı.

Sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplamında üçüncü çeyrekte ciro endeksi artışı bir önceki çeyreğe göre yüzde 36 oldu. Araba ve ev satışları geçen senenin üstünde gerçekleşti. 2020'de otomotiv piyasası 773 bine yaklaştı. Yılın birincil 11 ayındaki konut satışları yüzde 21,5 artarak 1 milyon 400 bine ulaştı.

Üçüncü çeyrekte yüzde 6,7'lik büyüme oranı ile dünyada en hızlı gelişen ekonomi olduk. Hamdolsun aynı şekilde dördüncü çeyreğe de hoş başladık. Ekim ayında sanayicilerimiz en yüksek sanayi üretimini gerçekleşti.

İmalat sanayi, satın alma yöneticileri endeksi eşik layık olan 50'nin üzerinde gerçekleşti. Ülkemizde duran güvenin artmasıyla risk primimiz 300'ün altına geriledi. Borsamız dünya çapında en iyi performans belirten piyasalardan biri oldu. Borsa endeksimiz bu yılın birincil haftasında rekor tazeledi.

Salgın nedeniyle ihracat pazarlarımızda görülen ciddi daralmalara rağmen 2020 yılını oldukça iyi tamamladık. Geçtiğimiz sene ihracatımız 169,5 milyar dolar ile hedefi takriben 4 milyar dolar aştı. Az Önce rakamlar açıklanmadı lakin aynı şekilde 2020 yılında yüzde 0,3 olan çoğaltma hedefimizi aştığımıza inanıyorum.

Türkiye ekonomisinin büyümesi ekonomimizin gücünün ifadesidir. Karadeniz'deki 405 milyar küplük doğalgaz keşfi ekonomimize en hoş hediye oldu. devam eden yatırımlarımızı haftada birkaç açılışla milletimizin hizmetine sunduk.

Salgına bel bağlayan kriz tellallarının payına tekrar hayal kırıklığı düştü. 2021 yılının yatırım, imal, istihdam, ihracatın arttığı ve sürdürülebilir büyümenin bir sene olacağına inanıyorum. Kayıplarımızı telafi edecek daha büyük atılımların hazırlıkları içindeyiz. Önceliklerimiz fiyat istikrarı ve reformlar olacaktır.

Türkiye uğradığı tüm saldırılara rağmen kararlılıkla yolunda devam ettikçe önümüzde yeni tuzaklar kurulmaya çalışıldığını görüyoruz. Bir süredir hiçbir akla yatkın temeli olmayan siyasi ve sosyal kargaşa tümdengelim denemeleridir. Bu gayretler vesayetin etkisinin kırılıp, milli iradenin güçlendirilmesi konusunda kat ettiğimiz mesafedir. Bu ülkede kimin cumhurbaşkanı seçileceği konusunda milletin temsilcileri yerine vesayetin dayattığı günleri geride bırakmıştır.

Böylesine büyük devrimi hala içlerine sindiremeyenler sancılarını öbür görüntüler, bahaneler aşağı dışa vuruyor. Kişisel Olarak kendisi bir kaset komplosu ile işbaşına gelen, partisi içinde taciz, tecavüz, hırsızlık hadiselerini görmezden gelen güya genel başkanının sancısının sebebi budur. Bunları derdi millet, milli iradedir. Bunlara oy vermeyen baskın güya egemen, hoca güya baskın, çiftçi güya çiftçidir.

Türk demokrasisi millete ve onun temsilcilerine onun hakareti siyaset zanneden bu çukur zihniyeti yargı etmiyor. Teröriste terörist demekten aciz bu iddiaya göre genel başkanını ilk olarak CHP'li seçmenin sağduyusuna daha sonra da aziz milletimizin irfanına havale ediyoruz.

Terör örgütlerinin eylemlerini dar ya da açık şekilde destekleyenler büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasını alıkoymak için çırpınıyorlar. Harekatların ruh dünyalarında yer açtığı sarsıntıyı bu şekilde dışa vuruyorlar. Bir dönem kendi topraklarına sahip çıkmakta zorlanan ülkeden yöresel ve küresel düzeyde saha ve masada hakim olmuş bir ülke olmamızı hazmedemiyorlar.

Varlık sebepleri olan sivil toplum görünümlü beşinci kol organizasyonlarının da medya görünümlü işlem aygıtlarının maskeleri birer birer düşenler paniğe kapılmışlardır. Demokrasi kılıfı aşağıda en ilkel faşizmi, hür kılıfı aşağıda en vahşi diktatörlüğü mazlumlara dayatanların sırça köşkleri başlarına yıkılıyor.

Dünün zalimlerin bugün mazlum kisvesiyle karşımıza çıkarak sergiledikleri sinsiliği yüzlerine vurduğumuz için bize saldırıyorlar. İdeolojik saplantılarını, fıtrata tutarsız sapkınlıklarını, terör örgütüne payandalarını tamam bir şekilde topluma dayatanlar için yolun sonu görünmüştür.

Karşılarında hukuku bulmaya devam edecektir. Cumhurbaşkanı olarak yasama, yürütme, hak gücünü milletimizi bu tehditlere karşısında seferber etmek anayasal vazifemizdir. Ülkemizi tekrar güdümlerine sokmak için kimi vakit vesayet güçlerini, kimi zaman darbecileri, kimi zaman terör örgütlerini, kimi zaman hesaplı tetikçileri kullandılar. Türkiye'yi mısra getiremeyenler şu anda her yerde siyaset ve toplum mühendisliğine sarıldılar.

İnanç ve kararlılıkla diyorum fakat; başaramayacaksınız. Milletimiz geçmişte defalarca maruz kaldığı felaketlerin müsebbiplerini deşifre etti, şifrelerini çözdü. Milletimiz gerektiğinde canı pahasına istiklal ve istikbaline sahip çıktığında önünde hiçbir şeyin duramayacağını fark etti.

Bu gerçeği ayrım eden bazı eski Türkiye artıklarının umutlarını ülkenin başına gelecek felaketlere bağlayacak değin zavallı hale geldiklerine tanık oluyoruz. Türkiye'nin demokraside ve kalkınmada 2023 hedeflerine ulaşmasını engellemeyeceklerdir.

İstiklal Marşında en güzel ifadeleriyle dile getirilen milletimizin o yüreğindeki özgürlük ateşinin her yerde yükselmesinin önüne geçemeyeceklerdir.

Ülkemizin bitmiş yapılanan küresel siyasi ve ekonomik düzende hak ettiği yeri almasına mani olamayacaklardır. Büyük ve kuvvetli Türkiye'nin silueti keskin ışık halkası geldikçe bu cins hazımsızlıkların, karışıklık çıkarmanın artacağını biliyoruz, hepsine de hazırlıklıyız.

Dünyamız bir tarafta küresel ısınmanın yol açtığı su baskını baskınları, diğer tarafta kuraklığın sebep olduğu su kıtlığı ile boğuşuyor. Türkiye de bu tabiat olaylarından etkileniyor. Kimi zaman çok şiddetli gerçekleşen sel baskınına maruz kalıyoruz. Halihazırda barajların bir kısmının ayrıntılarıyla boşaldığı, diğerlerinin de su seviyesinin fazla önemli azaldığı dönemden geçiyoruz. Defalarca birlikte tedbir almamız gerekiyor. Günlük kullanımdan tarımsal sulamaya değin her alanda tasarrufu alan bir anlayışla yol almak mecburiyetindeyiz. Ülkemizdeki suyun üçte ikisinden fazlası tarımda kullanıyor. Sulama tesislerinin inşasına hız veriyor, yer altı barajlarına başlamış vaziyetteyiz. Bu sene mevsim normallerinin aşağı kalan yağışlar, ülkemizi ciddi bir kuraklık tehdidiyle yüz yüze bırakmıştır.

Mevcut su kaynaklarımızın keza tarımsal keza içme suyunda en verimli şekilde kullanılmasını temin edeceğiz. Mevcut kaynakları en iyi kullanmanın asıl yolu tasarruftan geçiyor. Açık sistemlerden, kapalı sistemlere ve vahşi sulamadan basınçlı sistemlere geçerek su kayıplarını azaltacağız. İçme suyunda da önemli bir tasarruf potansiyelinin olduğunu görüyoruz.

Bu çerçevede bir öteki kayda değer konumuz enerji verimliliği. Enerji sürdürülebilir kalkınmanın temel altyapısıdır. Enerji arzında hedeflerimize uygun seviyeye ulaşamazsak, diğer atılımlarımızın başarı şansı kalmıyor.

Geçtiğimiz 18 yılda yaptığımız yatırımlarla ülkemizin enerjide toplam kurulu gücünü 32 bin megavattan 96 bin megavata çıkardık.

Karadeniz'de bulduğumuz rezerv enerjide dışa bağımlılığımızın en kayda değer kalemi olan doğalgazda önümüzde yeni bir dönem açtı. Geleceğimize daha güvenle bakmak istiyoruz. Milli Enerji Verimliliği Eylem Planı ile bir tasarruf sağlamayı hedefliyoruz.

Bu plan özellikle 2023'e değin enerji tüketiminde yüzde 14'lük tasarrufa ulaşmayı planlıyoruz. 1 milyar dolara yakın tasarruf seviyesini yakaladık. Bu konuda millet binalarında ve sanayide fiilen önemli neticeler aldık. İnşallah 2033 yılına dek enerjide tasarrufta 30 milyarın üzerine çıkaracağız.

Geçtiğimiz yıl altın üretimimiz 42 ton ile Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine çıktı. Bu imal ekonomimize 2,4 milyar dolardır. Hedefimiz önümüzdeki 5 yıl içinde en fazla katma değere sahip ürünlerin başında gelen altın üretimini 100 tona yükseltmektir.

Aldığımız tedbirler bir uçtan bir uca salgının çoğalma hızını gözle görülür bir şekilde geriletmeyi başardık. Eksilen vaka, ağır hasta sayısına paralel şekilde sağlık durumu sistemimiz üstünde yükü manâlı ölçüde hafifledi.

83 milyon daima birlikte gayret göstermemiz gerekiyor. Tedbirlerin faaliyetlerine ara bahşedilen esnaf, öğrenci, çalışanlarımız ilk olarak olmak üzere vatandaşlarımızın üstünde yol açtığı sıkıntıları yakınen biliyoruz.

Bu soruna kalıcı tedavi bulana dek hayatımızı kendimizi salgından koruyacak tedbirlerle sürdürmeye mecburuz. Temizlik, maske ve uzaklık bu tedbirelrin başında geliyor. Vaka sayısının açıklanmış sayının altına düşmesiyle birlikte şüphesiz kısıtlamaları aşamalı olarak azaltacağız.

Her bireyin kendi tedbirlerini sıkı bir şekilde uygulamaya devam etmesi şarttır. Salgınla mücadelede önemli bir husus da aşı çalışmalarıdır. Türkiye dünyadaki aşı geliştirme ve imal faaliyetlerini yakınen takip etmektedir. Halihazırda Çin menşeili aşıyı ülkemize getirmeye başladık. İlk etapta 3 milyon doz aşı şimdi ülkemize geldi.

Alman menşeili aşı ile ilgili anlaşmamızı yaptık, görüşmeler devam ediyor. Nihai kararı vermiş değiliz. Rus menşeili aşıları peşine düşüp takip etmeye devam ediyoruz. Gereken test süreçleri tamamlanır tamamlanmaz belirlenen öncelik sırasına göre uygulamasına geçilecektir. Sayın Bakan nasıl olursa olsun bu hafta ardına kadar buna başlayacağız değil mi? Perşembe ya da Cuma olur diyor.

Perşembe veya Cuma inşallah bu kampanyamız başlamış olacak. En önemlisi kendi aşımızı geliştirme çabalarıdır. İnşallah her zaman birlikte bu musibetin de üstesinden gelecek, hedeflerimize içten tam kapasiteyle yürümeye devam edeceğiz. Rabbim yâr ve yardımcımız olsun. Hepinize saygılarımı, sevgilerimi sunuyorum, kalın sağlıcakla..."

Kaynak: www.sacitaslan.com