Deren Talu'nun programdaki açıklamalarından satır başları şöyle...
"'Akıncı' benim için çok heyecanlandırıcı oldu çünkü birincil dizi projem. Bu işin içinde olduğum için çok şanslıyım, çok iyi oyuncularla çalışıyorum. Dizi seçmelerinde belirli seçilirim diye düşünmemiştim fakat seçildiğimde çok sevindim. 'Akıncı' fazla eşsiz bir proje... Dizide beni şu esas kadar zorlayan bir sahne olmadı. Set fazla neşe saçan geçiyor, hepimiz mükemmel anlaşıyoruz.
Canlandırdığım 'Didem' çok güvenilir ve insancıl bir kız. Kendime benzettiğim özellikleri var, mesela ben de kardeşime fazla bağlıyım. Onun gibi bir arkadaşımın olmasını fazla isterim.
Ünlü anne-babanın kızı elde etmek güzel bir duygu, bana bir sürü avantajı oldu. Dezavantajlarını da yaşadım, yaptığım her işle ilgili fazla yorum ve tenkit geliyor lakin bunlara küçüklükten beri alışkınım.
Annem Defne Samyeli benim için tam bir rol model. Aramızda çok sanatsal konuşmalar geçiyor. Daha fazla anne kız konuşması gibi değil de, aynı mesleği yapan iki arkadaş gibiyiz.
Annem oyuncu koçum gibidir, performanslarımın iyi yanlarını da söyler, fena yanlarını da. 'Akıncı'daki oyunculuğumu beğendi.
Ben onun spikerliğini de buluyorum. Türkiye'nin en iyisiydi kendimce. Oyunculuğu da mükemmel, sesi de fazla hoş, annemin her şeyi mükemmel...
Oyuncu olmamda annemin etkisi olmadı çünkü ben 13 yaşımdan beri oyuncu edinmek istiyorum. Senelerce oyunculuk eğitimleri aldım. Columbia Üniversitesi'nin tiyatro kampına gittim, daha sonra Los Angeles'ta oyunculuk eğitimi aldım. Türkiye'yi çok seviyorum, yurt dışına yalnızca eğitim için gittim, alacağımı aldım, tekrar tekrar ülkemde çalışacağım.
Bundan sonrası için hayalim daha asi, sisteme karşısında gelen bir karakteri veya bir ajanı oynamak."
