Sözcü Gazetesi'nden Erdoğan Süzer'in haberine kadar AKP'li milletvekillerinin ‘Turizmi Özendirme' adı aşağıda TBMM'ye getirdiği ve doğal alanlarını az kalsın talana açan yasa teklifinden Katar zenginlerine yönelik lüks çadır alanlarının kurulması projesi çıktı. Yasa teklifinde bulunan ve kıyılarla doğal alanlarda turizm amaçlı ‘lüks çadır' alanlarının oluşturulmasını öngören maddelerin Katarlı zenginlerin ricası üzerine hazırlandığı iddia edildi.

Turizmi Teşvik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişim Yapılmasına Dair Kanun Teklifi TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu'nda görüşülmeye başlandı. Komisyonda laf bölge CHP Muğla Milletvekili Mürsel Alban, yasa teklifinde “Denize kıyısı olan ilçelerin herhangi bir yeri Turizm Bakanlığı'nca turizm alanı olarak belirlenir ve oralarda lüks çadırlar kurulabilir” maddesinin yer aldığını belirterek, “Lüks çadır” ifadesiyle Katarlı zenginler için oluşturulacak lüks çadır yerlerinin tarif edildiğini söyledi.

Alban, şu saptama ve eleştirilerde bulundu:

“Ben Ege'nin milletvekiliyim. Bizim, oralarda Yörük çadırlarımız vardır, kıl çadırdır; yazın fazla serin, kışın da fazla sıcaktır. Derhal bizim oralara lüks çadır turizmini getirerek, lüks çadır kurdurarak, siz, Katar Araplarını serinde mi yaşatacaksınız? Ormanların talan edilmesi, yağmalanması ve ağaçların kesilmesi oradaki ekolojinin bozulması demektir.”

İYİ Parti Milletvekili Hayrettin Nuhoğlu da, hükümetin Katar'ı Arap ülkelerinden farklı tutup güvendiğini, yatırım için imkanlar sunduğunu, ama sonunda Katar'ın da öteki Arap ülkeleriyle birlikte Türkiye'nin karşı yer alabileceği uyarısında bulundu.

NEDİR BU KATAR SEVDASI?

CHP Milletvekili Gökhan Zeybek de düzenlemeyle Katar'a bazı avantajlar sağlanacağını belirtirken, “Deniz turizm işletmesiyle ilgili yetkilerde de Bakanlığı yetkili kılmaya çalışıyorsunuz. Bu Katar sevdanız nedir? Haliçport Tamince'nin Katar'a devrettiği yere imtiyaz tanımak Turizm Bakanlığı'nın görevi mi?” dedi.

Tüm yetkiler Kanal İstanbul için mi bakanlıkta toplanıyor?

CHP Milletvekili Emine Gülizar Emecan, yerel yönetimlerin elindeki turizm yetkilerinin Turizm Bakanlığı'na alınmasının arkadaki planında Kanal İstanbul'a hazırlık çalışmalarının yattığını söyledi. Halka ait olan kıyılar, belediyelerin bünyesindeki konaklama işletmeleri, plajlar, ormanlar, meralar, tarım alanlarının bakanlığın yetkisine geçeceğine göze çarpan eden Emecan, “Deniz turizmi araçları işletmeciliği için de Turizm Bakanlığı'ndan evrak alma zorunluluğu getiriliyor. Gerçekte bu alan belediyelerin, lokal yönetimlerin yetkisi altında. Benim aklıma anında burada Kanal İstanbul sorusu da geliyor. Acaba yeniden Kanal İstanbul'la ilgili bunun bir altyapısı mı yapılıyor?” diye sordu.

Kaynak: www.sacitaslan.com URL: https://www.sacitaslan.com/dogaya-arap-cadiriyla-yagma-haberi-530787