Posta Gazetesi'nden Uğur Alkapar'ın sorularını yanıtlayan Emina Jahovic durum itiraflarda bulundu.
Herkesin hayran olduğu rüya gibi bir evlilikti sizinkisi. Ayrılığınız da rüya gibiydi çünkü asla birbiriniz hakkında kötü bir söz etmediniz. Perde peşinde öbür şeyler mi yaşanıyordu?
Mustafa Bey’le Haziran 2018’de anlaşmalı olarak boşandık. Anlaşmalı boşanırken de karşılıklı olarak birtakım sorumlulukları kabul ettiğimizi, mahkeme önünde protokole yazarak imzaladık. Çocuklarımın afiyet sigortası ve iştirak nafakası da bunlardan biridir. Ancak boşandıktan fazla kısa bir vakit sonra bütün sorumluluklar bana aktarılmaya başlandı.
Ne tür sorumluluklardı bunlar?
Belgrad’da konut alacaktı, ama almadı. Çocuklarının özel sağlık sigortasını ödeyecekti, tatil masraflarını karşılayacaktı. Bunlardan hiçbirini yerine getirmedi. Örneğin kendimi en kötü hissettiğim gün, çocuklarımın özel sağlık sigortasını ödemediğini doktora gittiğimizde öğrenmemdi.
Ne değin zamandır bu koşul sürüyordu?
İki aylık nafaka alacağıma karşılık evine ve ofisine icra gittiği, eşyaları haczedilirken banka hesaplarına önlem konulduğu yönündeki iddialar gerçekdışı. Haziran 2018’de boşandığımız tarihten itibaren 32 ay geçmesine karşın takriben 26 aylık sürede hiçbir şekilde nafaka ödemedi. Yapılan haberlerde Mustafa Filika’ın boşanma gereği üzerine düşen bütün yükümlülükleri yerine getirmişken, pandemi döneminde son iki aya dair yükümlülüklerini yerine getiremediği biçiminde bir algılama oluşturuldu.
Bunu elbette kabul etmiyorum. Boşanma protokolünde yazdığı halde tatil masraflarını, araç kiramı ve şoförümün maaşını deha ödememiştir. Ben yansıtıldığı gibi kıskançlık veya başka sebeplerle gündeme gelmeye çalışacak bir insan değilim. Kaldı oysa çocuklarımın babası olduğu için, aramızdaki bağın sonsuza kadar süreceğinin de bilincinde bir insanım.
Çocuklarınızın masraflarını siz mi karşıladınız?
Annelik ve babalık insanların göğsünü gererek başına koyabilecekleri bir ‘taç’tır. Sorumluluğunu yerine getiren ve bu konuda kuytu olan halk müziği bu tacı taşımaya layıktır. Ama sorumluluğunu yerine getirmeyen insanların, hem bu tacı taşıyıp keza de sorumluluğunu yerine getiriyormuş gibi göstermesine karşıyım. Ben böyle bir kültürden, bu bilinçte bir aileden geliyorum.
Benim babam da annem de her zaman çocuklarını öncelikli tutan, güçleri yettiği kadar sorumluluklarını yerine getiren insanlardı. Ben hiçbir süre eşinin parasıyla hayatını yürüten bir kadın olmadım. Evliliğimden önce ve evliliğim her tarafında olduğu gibi, hemen de çalışmaya devam ediyorum. Ben anne olarak, fazla şükür ancak çocuklarımın hiçbir şeye ve hiç kimseye ihtiyaçları olmadan hayatlarını sürdürmeleri için ardına kadar yanlarında ve arkalarında olacağım.
Mustafa Bey sorumluluklarını niçin yerine getirmiyor peki?
Ben Mustafa Bey’in mükemmel bir baba olduğunu tekrar tekrar dile getirdim, yeniden söylüyorum. Ama gücü yettiği halde sorumluluklarını gerçekleştirmek istemiyorsa, bunu bana değil çocuklarına açıklaması gerektiğini düşünüyorum. Çocuklarımızı birlikte dünyaya getirdiysek, sorumluluklarını da birlikte gerçekleştirmemiz gerekiyor. Ben tekrar tekrar net ve arkadaş canlısı olmaktan yanayım. Karşımdaki insanlardan da benzer karşılığı bekliyorum.
Maddi durumu iyi olmayan, sefalet içinde olan bir insandan söz etmiyorum. Hayatta her şey biz ahali için. Bir gün somut durumu kötü olursa ben onun için de çalışırım. Fakat öyle olmadığını biliyorum. Hayatta her konuda olduğu gibi, annelik ve babalık konusunda da hak terazisi vardır. Benim tüm savaşım yalnızca kendim için yok, bu durumda olan bütün kadınlar adına bu yargı terazisinin doğru işlemesi için.
