Akşam Gazetesi'nden Yasemin Döngel'in müzakereyi...

-Ekranların en ehemmiyetli projelerinden biri olan Sefirin Kızı'nda boy gösteriyorsunuz, nasıl gidiyor?

Bodrum'da çalışmak çok hoş, iyi gidiyor, her şey yolunda.

-Diziden ilk öneri geldiğinde neler hissettiniz? Hangi alternatif projeyi kabul etmenizi sağladı?

Öğretmenle görüştüğümde onun coşkuyu ve pozitifliği bana çok iyi sezdirdi. Takım da öyle aynı biçimde. Bana iyi sezdireceğine ve değişik bir kişiliğe yaşam vermenin kariyerim için de çok yararlı bir adım olacağına inandığım için kabul ettik.

"KİMSENİN BAĞ KURMAK İSTEMEYECEĞİ BİR ŞAHSİYET"

-Sefirin Kızı'nda konutlu bir adama aşık olan bir şahsiyet olarak tanıdık Dudu'yu... Kısa bir zaman evvel de yaşadıklarının intikamını almak isteyen bir bayan gördük. Rolün hakkını vererek canlandıran bir bayan olarak, Dudu kişiliğiyle hayranlarınızdan makûs tepkiler alıyor musunuz?

Natürel ki alıyorum. Neticede ahlaki olarak doğru şeyler yapmayan bir bayanı canlandırıyorum. Ben Dudu'nun ailesel ve sevgi beceriksizliklerini, bunları neden yaptığını kendince haklı olan taraflarını öğrensem de netice olarak yanlış şeyler yaptığı için kimsenin bağ kurmak istemeyeceği bir şahsiyet oluyor.

-Dizide Dudu'yu neler bekliyor? Son kısımlarda Kahraman'la iş birliği içinde gördük şahsiyeti. İlerleyen kısımlarda başka büyük sürprizlerle karşılaşır mıyız?

Şimdilik ipucu veremem natürel ki gülüyor. Ama Dudu kendince yara aldığı için ve yapması gereken şeyler olduğu için böyle davrandığını söyleyebilirim.

"BÜYÜK BİR AŞK ÖYKÜSÜ VAR"

-Sefirin Kızı kısa müddette büyük bir hayran kitlesine sahip oldu. Galibiyetin gizemi olarak genelde set civarındaki samimiyet gösterilir... Peki Sefirin Kızı'nı ötekilerinden ayıran o özellik nedir?

İzleyicilerin her kişilikte kendinden bir şeyler bulduğunu düşünüyorum. Senaryo ve öykü izleyiciye çok iyi aktarılıyor ve en ehemmiyetlisi de herkesi bir sonraki kısımda ne olacağını merakla bekleten büyük bir aşk öyküsü var.

-Bize azıcık set etrafınızı ve Muğla'da geçen günlerinizi anlatır mısınız?

Set civarı çok cümbüşlü, herkes çok dürüst ve Bodrum'da hep beraber yaşadığımız için ve devamlı beraber olduğumuz için set dışındaki mizahlar muhabbetler set içine de yansıyor. Haliyle sevinçli geçiyor. Bodrum’da olmak yaşamak da bana çok iyi geldi. İnsanları çok tatlı. Deniz ve güneş bana her zaman enerji vermiştir. Burada senenin uzun bir zamanı güneşli ve denize girilebilir. Daha ne isteriz ki gülüyor

-Diziden konuştuk, azıcık da sizi tanıyalım. Yeditepe Üniversitesi Oyunculuk Kısmı mezunusunuz... Oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz?

Genelde bir hayli birey böyle öğreniyor ama ben oyunculuk mezunu değilim. Yeditepe İngilizce Firma mezunuyum. 7 yaşımdan beri acemi olarak tiyatro yapıyordum, oyunculuğu hep beğeniyordum başka bir deyişle ailemin minik yaşta manipülasyonuyla. Ama kamera önü oyunculuğuyla alakalı bir fikrim yoktu. Fikir edinmek ismine bir oyunculuk kursuna yazıldım. Kurstaki öğretmenim, şu andaki menajerim Gökçe Doruk Erten 'Birkaç reklamda oynamak ister misin sınayalım mı?' diye sordu. Olur dedikten bir hafta sonra reklam, bir ay sonra dizi setinde buldum kendimi…

-Kameralarla genç yaşta tanıştınız, kısa müddette büyük işlere imzalaydınız... Her geçen gün çoğalan bu zaferinizi neye borçlusunuz?

Bu işin ilk adımlarında çok da tercih kaderi olmuyor reelinde o surattan evvel kader sonra da süreci doğru idare diyebiliriz sanırım.

"YOLUN ÇOK BAŞINDAYIM"

-Rol aldığınız dizileri izler misiniz? Oyunculuğunuzu nasıl buluyorsunuz?

İzlerim natürel, özellikle kendi sahnelerimi izliyorum. Ne yapmışım, neler katabilirmişim daha fazla ya da neyi yapmasaymışım daha iyiydi gibi. Öteki suale gelecek olursak daha yolun çok başındayım, bilmem gereken kendimi geliştirmem gereken çok mevzu var. Ama elimden geleni yapmaya çalışıyorum ve olağanüstü sevinç alarak yapıyorum bu işi. Umarım izleyenler hoşlanıyordur, onların fikri benim nasıl bulduğumdan daha ehemmiyetli.

-Bir ziyaretinize denk gelmiştim... Bir yandan okuyup bir yandan çalıştığınızı, babanızın bu işi yapabilmek için netlikle mektebinizi tamamlamanız gerektiğini anlatmıştınız. Azıcık aile yapınızı anlatır mısınız? Babanız sert biri miydi, nasıl bir çocukluk geçirdi İlayda Ildır?

Babam firma kısmında profesör, annem de avukat. Böyle bakınca sert biri gibi idrak edildi herhalde gülüyor. Ama babam pamuk gibi çok cümbüşlü bir adamdır. Çok hoş bir çocukluk geçirdim ben onlara sahip olduğum için çok talihliyim yalnızca her aile gibi onların da öğrenmediği bir sektör olduğu için fobileri vardı hem parasal hem de manevi olarak. Klişe olacak ama bir altın bilezik olarak mektebimi tamamlamayı koşul koştu ama koşmasaydı da tamamlardım zira benim de isteğim bu istikametteydi.

-Laf dizisine de değinmek istiyorum... "Bayanları zorlayan bir işti" demişsiniz. En çok hangi sahnede zorlandınız?

Ahh, bir hayli sahnede gülüyor. Başka Bir Deyişle reelinde çok cümbüşlü ve yaşamıma şahane insanlar katan bir işti. Zorlayan derken reelinde fiziksel olarak çok zorlandığım bir iş oldu. Çok soğuklarda, yerlerde yuvarlanarak, pis yerlerde çalıştığımız ve çok efor sarf ettiğim bir işti. Aksiyon doluydu başka bir deyişle. Aksiyon kapsayan bir hayli sahnede zorlandım o surattan.

"KARANLIK VE UFACIK BİR YERDE UZUN ZAMAN KALMAK BENİ ZORLAMIŞTI"

Öyle çok büyük fobilerim yoktur. Yüksekten ve adrenalinden korkmam, hayvanlardan korkmam, yemem dediğim ayy buraya gitmem dediğim bir şey yok. Apaçık hudutları olan şahısların oyunculuk yapması da güç olur bence. Yeniliklere de sarihimdir. Sadece bazen bazı vaziyetlerde daha evvel fark etmediğimiz bazı fobilerimiz sarihe çıkabiliyor. Mesela Laf dizisinde valizde sürüklediğim bir sahne vardı. Karanlık ve ufacık bir yerde uzun zaman kalmak beni azıcık zorlamıştı. Bir daha yapabilir miyim emin değilim ama natürel ki işimin ve sahnenin gerektiği ne varsa elimden geleni yapmak zorundayım.

-Rol aldığınız dizilerin hangisinde en unutamadığınız o an'ı yaşadınız?

Laf çok uzun bir maceraydı. Ve o an dediğim bir hayli an yaşadım. Farkındalığımı çoğaldıran bir iş oldu.

"ÇOK STALK YAPARIM"

-Sosyal medyada 1 milyonu aşkın takipçi kitleniz var, paylaşımlarınız büyük alaka görüyor... Alaka odağı olan İlayda Ildır, hiç stalk yapar mı? Bir fake hesabınız var mı?

Çok stalk yaparım gülüyor. Ama hiç sahte hesabım yok. Utanmıyorum storylerde ya adımı görürlerse diye.

-Son olarak amaçlarınızdan konuşalım istiyorum... Ucu bucağı olmayan bu ekran yolculuğundaki erişmek istediğiniz nirvana neresidir?

Nirvanayı kendimi en iyi sezdiğim yer olarak tariflersem en iyiye geldiğimde dahi daha iyisini ararım herhalde. O surattan dediğiniz gibi ucu bucağı yok. Sadece umarım kendimi iyi sezdiğim, içinde olmaktan sevinç dinlediğim ve benimde özümsediğim bir ekip fikirleri, iletileri doğru bir biçimde izleyiciye geçirebildiğim işlerde olurum.

-Bizler suallerimizi ilettik, sizin hayranlarınıza iletmek istediğiniz bir ileti var mı?

Her fırsatta ediyorum ama bana yardım oldukları ve bu kadar iyi sezdirdikleri için tekerrür teşekkür edeyim sizin vesilenizle.

Kaynak: www.sacitaslan.com