Slovakya’da bir ambar yapmamız gerekli diyorlar. Oraya dünyanın parasını gönderiyorlar, 20 milyon avro gönderiyorlar. Bu para yok şu an değil, adam da değil apaçık. Hem 20 milyon avro değil keza de kendisi yok. Bir kanun getiriyorlar, bu şekliyle; kayyum atanırsa kayyumun yaptığı bütün işlemler, karar alan ve görevleri yerine getiren şahısların, bu karar devir ve fiilleri nedeniyle hukuki, yönetimle ilgili, mahalli ve cezai sorumluluğu doğmaz diyor. Malı götür hırsızlığı yap, kanun arkanda kapı gibi duruyor, Saray da arkanda kapı gibi duruyor. Böyle bir kanunu bu Meclis’e kabul ettirdiler” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM’deki grup toplantısında gündemi değerlendirdi. Konuşmasına hayatını kaybeden ressam oyuncu Cüneyt Arkın’ı anarak başlayan Kılıçdaroğlu, “Türk sineması sanatçılarının, sevenlerinin, ailesinin başı sağolsun” dedi.

Türk Ocakları’nın kuruluşunun 110. yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) işbirliğiyle “Günümüz İslam Dünyasında Meseleler ve Çözüm Yolları 2” başlıklı sempozyumuna katılmasının ardındaki başlayan tartışmalara değinen Kılıçdaroğlu, “Bu dünyanın, İslam dünyasının sorunları var. Türkiye misal olmak zorundadır. İnsanların inancına nasıl hürmet duyulduğunu kullanmak zorundadır. Hak vurgusu yaptım, İslam açısından da ne değin kayda değer olduğunu söyledim. Sabah bir haber ‘İstanbul İl Yönetimi görevden dargın’ diye. Ne söyleyeyim? Bizim konuşmaya ihtiyacımız var, bir arada oturup güzeli nasıl inşa edebiliriz buna ihtiyacımız var. İslam dünyasında kan akıyor, birbirlerini öldürenler İslam dünyasında çoğunlukla. İslam dünyasında kan durmasın mı, demokrasi olmasın mı, yargı olmasın mı? Tahammül edemiyorlar ya, akıllarını yitirmiş bunlar. Adalete dayanıklılık edemeyen bir kavrayış bu ülkeye adaleti nası getirecek. Kimse endişelenmesin, adaleti biz getireceğiz. Her tartışma sonlarını getiriyor. Kendilerini, kendi sonlarını getiriyorlar. Kinden, öfkeden besleniyorlar” diye konuştu.

“ŞEKERDE OYNADIKLARI OYUNU, ÇAYDA DA OYNAMAK İSTİYORLAR”

“Adalet olarak yönetemiyorlar ama idareli olarak da yönetemiyorlar” diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Şekerde hiçbir sıkıntımız yoktu, durduk yere IMF’nin talimatına uydular, kota getireceğiz diye. Kotayı uyguladılar, şeker üretimimiz düştü. Şeker fabrikalarını sattılar. 10 fabrikayı 680 milyon dolara sattılar, bugünün parasıyla 11 milyar lira. Tefecilere bir ayda ödenen para 19 milyar lira. 24 yıl sonradan Türkiye şeker ithal etmek zorunda. Yönetemiyorlar. Devlet böyle yönetilmez. Şeker fabrikalarını niçin özelleştirdiniz. Bu yükü özel sektör kaldıramaz, fatura millete çıkıyor.

Çayda da aynı bir olaya içten gidiyoruz. Çayda da pek yapacaklar. Akarsu stratejik üründür. Neymiş Milli Dere Konseyi kuracaklarmış, yükü sırtlarından atacaklar düşük fiyat belirleyecekler; ‘valla biz belirlemedik Milli Dere Konseyi belirledi’ diyecekler. AK Parti iktidarı döneminde her yıl 20 bin ton ithal ediyor Türkiye. Bugüne dek 183 bin ton nehir ithal edildi, 434 milyon dolar ödendi. Biz 434 milyon doları Rize, Trabzon, Artvin’e versen ne olurdu? Bu iktidar size değil yabancı akarsu üreticilerine çalışıyor. Sözüm söz bize oy versinler vermesinler, biz adaletten yanayız. Kim çalışıyorsa alın teri döküyorsan ondan yanayız. iktidar olacağız Rizeli kardeşim sen de duy bunu .İktidar olacağız kaçak çayla nasıl mücadele edilir göreceksin. Sözüm var, Rize’nin meydanında kaçak çayların tamamını yakacağım.”

“ÇİFTÇİNİN KREDİ FAİZLERİNİ TAK DİYE SİLECEĞİZ”

Kılıçdaroğlu, daha önce de söz verdiği gibi çiftçinin çektiği kredi faizlerini bir hafta içinde sileceklerini dile getirdi. “Biz oy gerisinde koşan kısır bir siyaset yapmıyoruz. Bizim için her şeyden manâlı olan bu ülkede yaşamış insanın refahıdır. Bizim siyaset anlayışımız budur. Ne yaparsam yaparım zorla alırım bunların ağzındaki lokmayı yeniden oy alırım diye düşünyüor. Bu millet bundan böyle uyandı, bu milletin sesi var, duy bunu artık” diyen Kılıçdaroğlu, “Söz verdim, iktidar olduğumuzda çiftçinin ister bankalarda ister Tarım Kredi Kooperatifleri’nden aldıkları kredilerin faizlerini ilk bir haftada tak diye sileceğiz, kesin ol kardeşim. Güneş enerjisiyle Urfa’dan başlayarak 6 büyük ilde elektriği çiftçiye bedava vereceğiz” diye konuştu.

CHP lideri, “Eczacılar da büyük sıkıntı içindeler. İlaç fiyat kararnamesi 13 yıldır güncellenmedi. Eczacılar bundan böyle personel maaşlarını, giderlerini karşılayamaz noktaya geldi, yarısı iflas edecek” çağrısı yaptı.

Mavi Marmara baskınına değinen CHP lideri, “Bir Takım gerçekler acı olabilir lakin dillendirmelisiniz. Mavi Marmara’da hayatını kaybeden şehitlerimiz vardı. Bir aileyi ziyaret ettim. Oğlu Aytek olayı anlatırken gözyaşlarını tutamadı, ‘Bize kimse sahip çıkmadı’ dedi. Onlara sahip çıkacağımızı, onlarla birlikte olacağımızı, o dosyanın kapanmadığını söyledik. ‘Bu Vesileyle bize mi sordunuz’ cümlesi. Ölenlere sahip çıkmadılar” diye konuştu.

YUNANİSTAN İLE GERİLİM

“Yunanistan’a efeleniyor beyfendi” diyen CHP lideri, “2017’de ‘Ege adalarını işgal ettiler. Bana laf yetişiyorsun, işgal edilen adalarla tümce kur’ diyorum. Derhal gelirim-giderim, operasyon yapacağım. Yapacaksan yap kardeşim. Adalar silahlanırken; askerler, emekli askerler, hocalar söyledi gıkın bile çıkmadı. Şu Anda efeleniyorsun. Biz Güney Kıbrıs’ı tanımıyor fakat beyfendi NATO’da birlikte yemek gıda. Bu mu milletin çıkarlarını koruyor? Dış politikada da liyakatli kadrolarla çalışarak, güçlü diplomasiyi harekete geçirerek Türkiye’nin sorunlarını çözeceğiz. Bizim geleneğimizde gereğini yerine getirmek vardır” dedi.

MARMARİS YANGINI

Marmaris’teki yangına ilişkin eleştirilerini sıralayan CHP lideri Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“Bahçeli ‘Sen orman yangınlarının olacağını nereden biliyorsun’ diyor. Tüm dünya biliyor. Anladığım kadarıyla tek bir makale deha okumamış. Allah us us versin. Yangın çıktı gittik oraya. Üç gün söndüremediler. Yav niye yapamıyorsunuz bunu? Gece görüşü değil ihale gevşemiş 4 Temmuz’da gelecekmiş. Ya bu yangının çıkacağını sadece ben yok tüm dünya söyledi. Herkes hazırlıklı olsun diye. Beşli çete olunca 10 dakikada ihale sonuçlanıyor. Ormanları korumak için açtığın ihale 4 Temmuz’u bekleyecek. Ben bunu söyledim diye kıyameti koparıyorlar. Ne derseniz deyin biz haklıyız. Muğla’da Büyükşehir Belediyesi sende’ diyor. bir kere şunu söyleyeyim ben senin gibi değilim, Muğla Büyükşehir belediyesi bende yok Muğla halkınındır.

Senin anlayışınla devleti biz yönetmeyiz. Devlet ayrıdır siyaset ayrıdır. ‘Acaba ne yaptınız ne gibi bir çalışmayı ortaya koydunuz. Büyükşehir belediyelerinin itfaiyesi yok mu? Lakin bizler burası CHP belediyesidir demedik bakanlarımızla bütün ekibimizle buraya indik atılması gereken bütün adımları attık’ Vallahi de billahi de devletin ne olduğunu ve nasıl yönetildiğini bilmiyor. Marmaris Belediyesi 328 personel görevlendirdi. 156 araçla yangına müdahale ettiler. Bunları vali biliyor. Su takviyesi yapıldı hem. Veteriner ekipleri görevlendirdiler. Bunu da Muğla Büyükşehir Yaptı. Yiyecek Içecek sağlandı. Araçlar bozulursa diye mobil tamir ekipleri görevlendirdiler. Yalnızca Muğla yok, Ankara, İzmir, Aydınlatılmış, Eskişehir, Antalya ve Burdur belediyeleri de direkt takviye gönderdiler. Bu adam devleti yönetmeyi bilmiyor. Sen ben ayrımı yapıyor. Ya orman yanıyor kardeşim o orman keza senin keza benim. Bunu söylemesi bile kafasındaki ayrımcılığın ne dek derin olduğunu gösteriyor.

Orman Kanunu’ndan da haberi yok. Buna karşın merkezi yönetimin acizliği nedeniyle… Bakanlar gidiyor, ne yapıyor bakanlar. Fırsat buldular geldiler bir eğlenceye katıldılar. Prens mi gelmişti buraya? Onunla beraber sofraya oturdular, orada ağaçlar yanarken. Senin görevin o. Senin görevin katilin sofrasına oturmak değil.”

 

“HIRSIZLIĞI YAP, SARAY ARKANDA KAPI DURUYOR”

Kılıçdaroğlu, Boydak Holding’e kayyum atanmasıyla ilgili de eleştirilerde bulundu.

CHP lideri şunları söyledi:

“Bizim ahlakımızla bunların ahlakı ile dünya değin fark var. Biz kul hakkına sahip çıkarız bunlar kul hakkı yer. 15 Temmuz sonrası, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’na FETÖ ile bağlantılı olan şirketleri aldılar devrettiler. Başlarına da birer kayyum atadılar. Sonradan piyasada simsarlar dolaşmaya başladı, ellerine kağıtlar, efendim şu fabrikayı kaça almak istiyorsan ben onu ayarlarım. Işyeri işyeri gezdiler. Bazıları biz böyle rezalete ortakn olmayız dediler ve çekildiler. Nurettin Canikli… AK Parti Genel Başkan Yardımcısı. Bir yakınını Boydak Holding’e getirip kayyum olarak atıyor. Boydak mobilya sektöründe. Bir zaman daha sonra diyolar fakat bizim yurt dışında bir ambar yapmamız lüzumlu. E Almanya’da ambar var, hayır diyorlar depoyu Slovakya’da yapmamız gerekli diyorlar. Oraya dünyanın parasını gönderiyorlar, 20 milyon avro gönderiyorlar. Bu deponun sahibi Ertunç Laçiner, bununla birlikte kayyum. Canikli’nin atadığı. Bu para değil şu lahza yok, adam da değil besbelli. Ayrıca 20 milyon avro değil hem de kendisi değil. Lakin Canikli hiç konuşmuyor. Buradan sesleniyorum, niye konuşmuyorsun sen, niye koruyorsun bu adamı.

Daha korkunç bir şey, bir kanun getirdiler. Bunu bizim Kayseri milletvekilimiz Çetin Arık, Binali Yıldırım’a soruyor nedir bu durum diyor, bu güne kadar cevap verilmiş yok. Meclis Başkanı da duysun bunu, Binali Yıldırım bu soruya yanıt vermemişse TBMM’yi tanımıyorum demektir. Bunu tanımıyorsa seni de tanımıyor demektir. Aynı şekilde Fuat Oktay’a soruyor, Fuat Oktay’dan da tık yok. Ya bunların hepsi bu yolsuzluğun ortağı, üzerine gidemiyorlar… Üstüne gitseler yanıt verirlerdi.

Bir kanun getiriyorlar, bu şekliyle; kayyum atanırsa kayyumun yaptığı tüm işlemler, karar bölge ve görevleri yerine getiren kişilerin, bu karar tahsis ve fiilleri sebebiyle hukuki, idari, mahalli ve cezai sorumluluğu doğmaz diyor. Malı götür hırsızlığı yap, kanun arkanda kapı gibi duruyor, Saray da arkanda kapı gibi duruyor. Böyle bir kanunu bu Meclis’e kabul ettirdiler. AKP’ye geçmişte oy verenlere sesleniyorum, siz böyle bir kanunu dünyanın hangi ülkesinde gördünüz? Hırsızlık yapana hırsızlık yapabilirsin, hiçbir sorumluluğun olmayacak diye kendi Meclis’inden kanun geçiren bir ülke gösterin, en geri kalan ülkeyi gösterin. Hırsızlığın yasayla korunduğunu ilk kez görüyorum Cumhuriyet tarihinde. Sen götür malı diyorlar, meraklanma diyorlar söyleyen kim? Canikli söylüyor bunu. Kimse hesap soramaz diyorlar.

Hangi kanunu çıkarırlarsa çıkarsınlar bu kardeşiniz onların tamamına hesabını soracak. Bu memlekette huzur istiyorsanız, adalet, hukuk, hak istiyorsanız, çiftçi kazansın imalatçı kazansın diyorsanız bize katılacaksınız. Devleti soran haramilerden hesap sorulsun diyorsanız bize katılacaksınız. Haramilerin defterini düreceğiz, her zaman berabet. Katil dediğinin önünde ikiye katlanmasınlar diyorsanız bize katılacaksınız. Uyuşturucu baronlarıyla çaba etmek istiyorsanız bize katılacaksınız. Devlette liyakat olsun diyorsanız bize katılacaksınız. Suriyeliler kendi iradeleriyle ülkerlerine gitsin diyorsanız bize katılacaksınız. Hiçkimsenin endişesi olmasın.”

Kaynak: www.superkulup.com URL: https://www.superkulup.com/kilicdaroglu-boydaktaki-20-milyon-euroluk-vurgunu-acikladi.html