Sözcü Gazetesi'nden Batuhan Serim'in haberine tarafından Türkiye'de ve dünyada milyonlarca çalışan, ikinci defa 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü pandemi koşullarında kutlayacak.  İşçiler, bu yıl 1 Mayıs'ı “Umut Tabi Yandan” sloganıyla karşılıyor. Salgınla büyüyen işsizliği, ağırlaşan alıştırma koşullarını, gizli gelirlinin yaşama mücadelesini DİSK Başkanı Açlık Çerkezoğlu ile konuştuk.

“1 Mayıs, Her şeyden önce emektir, umuttur. İradenin, kararlılığın adıdır. Türkiye'de 1 Mayısların tarihi bununla birlikte Türkiye'de demokrasi mücadelesinin ve işçi sınıfının mücadelesinin tarihidir” diyen Çerkezoğlu, şu tespitleri yaptı:

İŞSİZLİK ÜRKÜTÜCÜ BOYUTTA

İşçiler olarak, ekonomik krizin yıkıcı etkilerini işsizlik, ücretlerin baskılanması, gelir dağılımı adaletsizliği gibi biçimlerde yaşarken üstüne üstelik pandemi eklendi ve fazla önemli biçimde sorunlar ağırlaştı. Tarihin en büyük iş ve istihdam kaybı yaşandı, yaşanıyor.

İşsizlik, özellikle genç ve bayan işsizliği ürkütücü boyutlarda. ‘Ne olursa olsun çarklar dönecek' anlayışıyla hareket eden iktidar, işçileri virüsle burun buruna hedeflemek zorunda bıraktı. Covid-19 bir emekçi sınıfı hastalığı haline geldi.

GÜNDE 50 TL'YE GEÇİM

Salgında işten tümdengelim yasağı getirildi. Ancak istisnalar konulduğu için ‘Kod-29' diye bilinen işten çıkarma biçimi fazla yaygınlaştı. Bu büyük mağduriyetler yarattı. Ücretsiz müsade dayatması nedeniyle yaklaşık 1.5 milyondan artı işçi arkadaşımız ve ailesi günde, geçen yıl 39 liraydı, acilen 50 lirayla yaşamaya hükümlü edildi.

Bu bir yıllık süreçten azami kadınlar etkilendi. Ev içindeki iş yükleri arttı, kadına karşın zor arttı, daha pozitif bayan işsiz kaldı. Ancak bu böyle olmak zorunda değildi. Herkesin işini ve gelir güvencesini garantiye alacak politikalar hayata geçirilseydi pandeminin idareli ve toplumsal tahribatını bu değin derin yaşamazdık. Ama maalesef tam tersi bir tablo var.

MEYDANLARDA 1 MAYIS

Türkiye'de ilk kitlesel 1 Mayıs kutlaması DİSK'in öncülüğünde 1976'da gerçekleşti. Kutlamaların en önemli adresi İstanbul Taksim Meydanı'ydı. DİSK'in Kurucu Genel Başkanı Kemal Türkler'in 1 Mayıs 1976'da, Taksim Meydanı'nı “1 Mayıs Meydanı” bildiri ettiğini söyleyen Çerkezoğlu, “Gerisinde 1 Mayıs 1977'de Taksim Meydanı'nda yaşadığımız toplu cinayet… 1978'de yeniden kitlesel 1 Mayıs, ondan sonra sıkıyönetim, darbe dönemi, yasaklar başlar” dedi.

EN BÜYÜK 1 MAYIS

Çerkezoğlu, “1 Mayıs, 1990 ve 91'den daha sonra her yerde, Taksim Meydanı'nda olmasa da resmi mitinglerle kutlanmaya başlandı” açıklamasında bulundu ve şöyle devam etti:

“2000'li yıllardan itibaren de özellikle 2004'ten daha sonra, biz 1 Mayıs'ın yeniden Taksim'de kutlanması için çaba verdik. 2010, 2011 ve 2012'de, üç sene üst üste Türkiye'nin baştan başa ve Taksim Meydanı'nda yüz binlerin katıldığı, yalnızca Türkiye'nin yok, dünyanın en büyük 1 Mayıslarını yaptık.”

GELECEK YIL ÇAĞRISI

İktidarın, 2013 yılından itibaren çeşitli gerekçelerle Taksim Meydanı'nı 1 Mayıslara kapattığını dile getiren Çerkezoğlu, “O günden bugüne dek da bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Son iki yıldır da maalesef pandemi koşullarında 1 Mayıs'ı karşılıyoruz. Ümit ediyorum oysa önümüzdeki yıl pandeminin bittiği ve yaşadığımız bütün bu zorlukların bir nebze olsun azaldığı bir süreçte Taksim Meydanı'nda ve Türkiye'nin boyunca yüz binlerin katıldığı, en büyük, en coşkulu 1 Mayıs'ımızı yaparız” dedi.

İşçiler, iktidardan neler istek ediyor?

Türk-İş, işçilerin sadece salgın sürecindeki değil, genel taleplerini şöyle belirtiyor:

Üretimle sağlanan milli gelir artışı adaletli dağıtılmalıdır.

Sosyal devlet her yerde ve daha zinde bir şekilde yaşama geçirilmelidir.

Emekçilerin meslek ve hayat şartlarını iyileştirecek idareli ve sosyal politikalar ilk olarak uygulanmalıdır.

Ücretli çalışanların ücret yükü düşürülmelidir.

Toplu iş sözleşmeleri müzakerelerindeki talepler karşılanmalıdır.

İnsana uygu istihdam şartları sağlanmalıdır.

Taşeron çalıştırma sona erdirilmeli, geçici olarak çalışan işçiler kamuda kadroya alınmalıdır.

Kısa Alıştırma Ödeneği uygulaması, salgın her tarafında güçlendirilerek sürdürülmelidir.

Bedava izne çıkarılan emekçilere tatmin edici gelir desteği sağlanmalıdır.

Uzakta çalışma uygulamasına karşın düzenlemeler, uzak çalışanların idareli, sosyal ve sendikal haklarını gözeterek yapılmalı.

Uzaktan egzersiz dahilinde çalışan kadın emekçilerin konut içi iş yükleri arttı. Bu sorunun üstesinden gelinmesi için düzenlemeler yapılması zorunludur.

Fabrikalarda, bürolarda, her türlü kalabalık ortamda, fiziki temasın yoğun olduğu yerlerde çalışan emekçiler aşı programındaki öncelikli kapsama alınmalıdır.

Kaynak: www.sacitaslan.com URL: https://www.sacitaslan.com/pandemi-golgesinde-1-mayis-isci-bayrami-haberi-532046