Uyruk Gazetesi'nden Senem Aydın'ın röportajı...

Uzun süredir oyunculuk yapıyorsunuz ama adınızı ‘Sadakatsiz’ dizisiyle daha çok duyduk. Azıcık hikayenizden bahseder misiniz?

Ergenlik yıllarımdan bu yandan özellikle tiyatro ve sinemada imal halindeyim lakin televizyonda bu dek geniş seyirci kitlesi olan bir işte başta oynuyorum. Hoş Sanatlar Lisesi’nde okurken Dot’un ‘Karatavuk’ oyununda Cüneyt Türel ve Mine Tugay’la birlikte ilk önce sahneye çıkmıştım. daha sonra Kadir Has Üniversitesi Tiyatro Bölümü’ne girdim. Birinci sınıftayken ilk kamera önü deneyimim, Ümit Ünal’ın uyarlayıp yönettiği ‘Çıplak Hakiki’ oldu. Son senemde Haluk Bilginer’le bir atölye çalışmasında yolum kesişti; mezun olduğum sene Oyun Atölyesi’nde ‘Köprüden Görünüm’te oynamaya başladım. Pandemi nedeniyle ara verdiğimiz ‘Kral Lear’ oyunumuz da üçüncü sezonunda ve devam edecek. İki de dijital dizim oldu; ‘Bartu Ben’ ve ‘Yarım Kalan Aşklar’...

Oyunculuk her zaman hayaliniz miydi?

Evet. Ben tek çocuğum; evde ya kitap okurdum veya müzik dinlerdim. İlkokul yıllarımdan bahsediyorum...

Ailemle film seyretme alışkanlığımız vardı, film kiralamaya giderdik her hafta, ben de o dükkanlardan konser kayıtları alırdım. Böyle bir alışılmışlık olunca zamanla kendi zevkime tarafından tanıdık olmayan gençlik dizileri, filmler seçmeye başladım. Sahne ve performans beni hep etkiledi. Tiyatroya da çok giderdik, sırf çocuk oyunları değil, vodvillere de giderdik ve çok eğlenirdim. Seyrettikçe algım da, zevkim de gelişti. Ergenliğe gelene dek tiyatro okumak ve oyuncu almak istediğimden emindim.

‘Sadakatsiz’ dizisine nasıl  dahil oldunuz?

Yönetmenimiz Neslihan Yeşilyurt’un dikkatini çekmişim uzun zaman önce... Tanıştığımız gün de fazla dinç bir bağı paylaştığımızı hissettik. Senaryoyu ilk okuduğum günden beri Nil’i oynamayı fazla istedim, bu arzuyla, onu kavrayış isteğiyle deneme çekimine çalıştım. Neslihan Hoca ve Taro (Emir Tekin) ile bir araya gelerek gerçekleştirdik ve güçlü bir harmoni yakaladık.

Canlandırdığınız Nil zorluklar içinde büyümüş bir bayan. Sizce Asya ile anlaşmalarının sebebi bu zarar görmüş tarafları mı?

İkisi de ailelerini kaybetmiş, doğru. Fakat biz buradan ilişki kurduklarını görmedik şimdiye değin. Birazcık alın yazısı gibi; benzer günde birkaç kere, ikisinin de mağdur durumda oldukları anlarda karşılaştılar ve böyle tanıştılar. Sonra da ikisi de birbirini, hayatlarını değiştirebilecekleri yönünde cesaretlendirdi. Bir nesil kız kardeşlik var arasında.

Sizin hayatınızda zorlukların yeri nedir?

Birçok zorluk oluyor ve olacak. Ben, ailem ve arkadaşlarım anlamında şanslı bir insanım. O yüzden zorluklar çıkmaza dönüşmüyor. Hayatımın odağında oynamak var. Oynayamazsam en büyük zorluğu yaşarım. Bunun olmaması için de çalışmamı, disiplinimi sağlam ve yeni tutmaya uğraşıyorum.

Nil ile Selçuk’un saplantı aşkı için ne diyeceksiniz? Aşk sizin için ne açıklama ediyor?

Ilk Olarak evet, zinde bir gençlik aşkı... Bu onları en yakın arkadaş da yapmış, birbirlerine yaralarını açmışlar. Ufak bir yerde, imkansızlıklarla taraflı bir hayat yaşıyorlar. Ama maalesef kısa sürede bu aşk da, dostluk da, şiddetin ilişkilerine girişiyle bir çıkmaza, saplantıya dönüşmüş. Aşk benim için artarak devamlı bir sevgi ve eş zamanlı arzu bağı. Fakat aşksal bir sevgi, neşe ve zirve; hayata yayılabilen, sırf insanlardan değil, sanattan, doğadan, güçlü bir empatiden de gelen bir duygu.

‘Cansu Akarsu ikonik bir star’

Çekimler nasıl geçiyor? Cansu Çay, Caner Cindoruk gibi başarılı isimlerle çalışmak nasıl?

Cansu gibi ikonik ve böylesine istikrarlı kariyere sahip bir starla çalışmamıştım daha önce. Disiplinine ve hem işiyle kurduğu ilişkiye hem de oyun anındaki enerjisine büyük bir hayranlığım var. Caner’i de tanımıyordum fakat o da tiyatro yaptığı için aşinalığım, çalışma biçimine dair bir öngörüm vardı. İkisi de kendinden acemi partnerine, varlıklarıyla kuvvet veren başroller. Çok şanslı hissediyorum bu yüzden. Oyuncu kadrosunun tamamına dair hissediyorum bunu. Taro (Emir Tekin) da en büyük şanslarımdan...

Sokakta nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Doğrusu fazla mutlu olduğum bir şefkat ve neşeyle karşılanıyorum. Nil’i sahipleniyor seyircimiz, diziyi de heyecanla peşine düşüp takip ediyor. Bu ikisi birleşince hep güler yüzlü yüzlerden güzel geri dönüşler, yorumlar alıyorum. Çok motive edici, sevindirici bir alaka.

Dizi dışında gündeminizde neler var?

Pandeminin de etkisiyle hayatım yalnızca set, evim, köpeğim, ailemle ve arkadaşlarımla yaptığım uzun telefon görüşmelerinden oluşuyor. Tiyatro üstüne ileriye dönük hayaller kurmaya devam ediyorum. Tamamlanmış fakat pandemi sebebiyle durma kararı almış, birden pozitif film var rol aldığım... Üç uzun metraj, üç de kısa metraj. Umarım kısa zamanda seyirciyle buluşuruz.

Kaynak: www.sacitaslan.com URL: https://www.sacitaslan.com/sadakatsizin-nilinden-konusulacak-aciklamalar-haberi-528760