Erdoğan’a yakın isimlerden Ahmet Ahlatcı’nın Idare Heyeti Başkanlığı’nı yaptığı Ahlatcı Yatırım’ın alımları ise işaret.

Borsada bilhassa bankacılık hisselerinde yaşanan sıra dışı yükseliş tersine döndü. BirGün gazetesinden Havva Gümüşkaya’nın haberine tarafından, sermaye piyasası uzmanları son iki ayda yaşananların organize ve açık bir manipülasyon olduğu düşüncesinde. BIST100 endeksi ağustos başından 13 Eylül zirvesine dek yüzde 40 civarında prim yaparken endeksin içerisindeki ayrışma keskin ve şaşırtıcı.

Bankacılık sektörüne dair, sene başından beri bankaların aleyhine birçok düzenleme ve kısıtlama yapılmışken banka hisse senetleri fiyatlarında 30 işlem gününde yaşanan yüzde 135’lik yükseliş ve yükselişin kaldıraçlı pozisyonlarla beslenmeye devam etmesi, borsa değiş tokuş ve güvence sistemini riske etmesi endişeleri artırdı.

Özellikle kârlılık olarak en kötü performansı belirten millet bankaları hisse fiyatlarının olağandışı bir şekilde, günlerce süren tavan fiyat serileriyle yükselmesi, son birkaç gündür ise taban fiyata çakılmaları, böylece birçok yatırımcının ve piyasa katılımcısının büyük zarara uğratılması, takas sistemi riskinin güvenli olmayan boyuta gelmesine bütün yönleriyle mercek tuttuk.

EKONOMİ YÖNETİMİ FON YÖNETİCİSİ GİBİ

Ekonomi yönetiminin yaklaşık bir aydır halkı borsaya yönlendiren spekülatif açıklamaları işaret. Define ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati sosyal ağ üzerinden başlangıçta ağustos ayında son olarak da 11 Eylül’de borsadaki rakamlar ile ilgili neredeyse bir fon yöneticisi gibi değerlendirmelerde bulundu.

23 Ağustos’taki açıklamasında döviz kuru ve diğer emtianın getirisinin enflasyonun aşağıda olduğu açıklama ederek “Vatandaşlara şu an en çok getiriyi getiren Borsa İstanbul. Vatandaşlarımızın nereye kanalize olacağı çok açık” diyen Bitkisel, 2 Eylül’deki paylaşımında Borsa İstanbul’un yerli ve tanıdık olmayan yatırımcının güvenle yatırım yaptığı bir mecra haline geldiğini, borsanın son dönemdeki performansıyla diğer artan ülke borsalarından ayrıştığını ve “İlerleyen dönemde de bu enerjik seyrin sürmesini beklediklerini” söylemişti. 11 Eylül’de paylaştığı tweetlerde “BIST100 endeksi, 1 yıllık süreçte yüzde 142 yükseliş kaydetti. Bu yükseliş, Borsamıza ve şirketlerimize duyulan güvenin en açık göstergesidir” diyerek borsada yaşanan yükselişi ekonomide çoğalan üretim ve istihdam kapasitesine dayandıran Bakan Nebati, “Borsa İstanbul, halka açık şirketlerimiz ve yatırımcılarımız açısından her geçen gün daha da çekici ülkü geliyor” ifadelerini kullanmıştı.

Bakan Bitkisel’nin borsa tavsiyesinden 13 Eylül zirvesine BIST100 Endeksi’nde yükseliş yüzde 20’ye yaklaştı, bankacılık endeksindeki yükseliş ise hemen hemen yüzde 63 oldu.

Sermaye Piyasası Uzmanı Kenan Gözlemci’ye göre Bakan’ın borsa tweetlerinin ilk kez halk bankaları almak üzere bankacılık hisselerinde yaşanan acayip yükselişle paralellik arz etmesi, bildiri ve tavan fiyatlarının peş peşe gelmesi tuhaf bir rastlantı: “Bakan’ın kendine pozitif puan yazdırmak için Borsadaki yükselişi ekonomik başarıya dayandırmaya çalıştığını varsayarsak, makroekonomik görünümün yatırımcıya anlattığı hikâyenin bambaşka olduğunu bildirmek zorundayız.”

Gözlemci’ye kadar makroekonomik vaziyet ve bankacılık sektöründe olumlu bir başkalaşım söz konusu değil.

Bankacılık sektöründe KKM, Merkez Bankası’ndan ucuz borçlanma imkânı ve TÜFE’ye endeksli Define tahvili gelirlerinin desteklediği kabarık kârlar birincil bakışta dikkat çekse de terazinin diğer kolunda ağır yükler var. Şartların karşılanmasına rağmen enflasyon muhasebesinin uygulanmaması nedeniyle banka bilançoları bir ölçüde aldatıcı. Özellikle kamu bankalarında sorunlu kredilerin rakamlara yansıyan oranların fazla üzerinde olabileceği piyasada çoğunlukla dile getirilmekte. Ayrıca, sektörün karışık, hür piyasa prensiplerinden uzaklaşan ve yapboza dönmüş kurallar altında ezilmesi, ekonomi yönetiminin bankalara mevduat birleştirme ve kredi kullanımıyla ilgili aralıksız müdahale etmesi gibi olumsuzluklar düşünüldüğünde, banka hisselerinde ralli sonrasındaki fiyatlamanın ne kadar realist olduğu düşündürücü.

MANİPÜLASYONDA İLK KURBANLAR BATTI

Ilk Önce kamu bankaları olan Halkbank ve Vakıfbank edinmek üzere tüm bankacılık sektörü hisse fiyatlarında böyle kısa sürede ortada hiçbir geçerli bir niçin yokken yüzde 250’lere varan yükselişlerin olmasındaki en büyük kolaylaştırıcı etmen Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’ndaki (VİOP) kaldıraç oranları oldu.

VİOP, yatırımcılar kadar aşina oysa borsaya hâkim olmayanların uzak olduğu bir terim. En esas ifadeyle vadeli operasyon sözleşmelerinin alınıp satıldığı organize piyasalar olarak tanımlanıyor.

Sermaye Piyasası Uzmanı Gözlemci, VİOP’daki kaldıraç oranlarıyla birlikte son iki ayda yaşananları şöyle özetliyor:

“Banka hisselerinde borsa tarihinde görülmemiş manipülasyonun failleri önce banka hisselerinde spot piyasadan fiyat yükseltmeden bir kısım hisse toplayarak tahtanın boşluğunu aldılar. Bunu yaptıktan sonradan bu sefer VİOP’da kaldıraç kullanmanın avantajıyla teorik fiyatın üstünde uzun pozisyon almaya başlıyorlar ve tabii olarak bu durumda arbitraj yani faiz oranları arasında fark oluşuyor.

Bu farkı gören arbitraj fonları teorik faizin üstündeki faizden adet edinmek için VİOP da kısa, spot piyasada uzun pozisyon alarak spot piyasadaki fiyat yükselten konumuna girdiler.

sırası gelmişken spot piyasayla vadeli piyasa arasındaki olağandışı faizi görebilen bir kısım piyasa oyuncuları, VİOP’da tek yanlı kısa pozisyonu alıyorlar. Bunlar bu manipülasyonun ilk batanları sıfatıyla en zavallı kurbanları oluyor.

Bu batanlardan kazanılan para ile senaryonun failleri yeni uzun pozisyonlar açıyorlar faizi de yükselterek, natürel bu yeni arbitraj fonlarını getiriyor.

Bu sistem spotta yüklü hisse sahibi yatırımcıların çabuk satışa geçmedikleri sürece kendi kendine yürüyen bir sistem, ta fakat bir banka munzam sandığı ya da bir yatırım fonunun ani ve yüklü satışına dek. Nitekim hafta ortasında yaşanan da bu.”

ANAPARA PİYASASI KURULU SAĞIR, DİLSİZ

Peki, tüm bunlar olurken Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ne yaptı? Gözlemci’ye göre SPK, kuvvetsiz birkaç adım dışarıda piyasada olup biteni izlemekle yetindi. Gözlemci durumun tuhaflığına şöyle aksan yapıyor:

“Herhangi bir sermaye payı birkaç gün tavan fiyat seviyesinden kapattığında aksiyon bölge veya “izliyorum” sinyali veren Kurul’dan, ilk olarak halk bankaları almak üzere tüm bankacılık sektörü hisse fiyatlarında sıra dışı yükselişin yaşandığı bu süreçte, nispeten iki küçük özel banka sermaye payı işlemlerinde brüt takas ve kredili operasyon yasağı tedbiri getirmesi dışarıda yatırımcıyı, takas sistemini korumaya dönük hiçbir tedbir almayan gürültüsüz, nereye baktığı belli olmayan hali fazla olağandışı bir durum.”

Bu süreçte Takasbank’a da uyarı çeken Gözlemci, şöyle devam ediyor: “Birçok aracı kurum, durumu ayrım eder etmez müşterilerini ve kendilerini kaldıraçlı işlemlerin yaratacağı zarar riskinden gözetmek için VİOP açılış teminatlarını artırmalarına rağmen SPK’nin bu işlemlere dair hiçbir önlem almaması, takas sistemini ve pozisyon risklerini takip eden Takasbank’ın da haftalarca tavan tavan dışarı giden bankacılık kontratlarında açılış teminatı tutarını yükseltmemesi de ayrıca sorgulanması gereken bir alışılmadık kısım.”

Meslek hayatı her tarafında böyle bir manipülasyonla karşılaşmadığını bildiren Gözlemci “Acilen anapara piyasasındaki herkes hasar ziyan tespit hesabı içerisinde. Binlerce yatırımcı varlıklarını tüketti, en çok merak edilen de sistemin değiş tokuş riski. Bu büyük manipülasyonu yapanlar açısından hemen şimdi maç bitmedi, onların da durumu iştirakçilerinin finansal gücü ile ilgili olacak. Her şeyi görmesi gereken SPK ise sağır, âmâ ve dilsiz” değerlendirmesinde bulundu.

İŞLEMLER AHLATÇI YATIRIM’DA YOĞUNLAŞIYOR

TEK TEK arabulucu kurumların büyük resmi görmeleri her zaman mümkün olmasa da söz konusu hisselerde son dönemde VİOP üzerinden yapılan net alımların çoğunluğu Ahlatcı Yatırım tarafından gerçekleştirilmiş durumda.

Ahlatcı Yatırım, Ahmet Ahlatcı’nın Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yaptığı Ahlatcı Holding’in bir kuruluşu. Ahmet Ahlatcı, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Anadolu’da ‘takdir ettiği meslek insanları’ndan biri. Erdoğan’ın yurtdışı gezilerinin o kadar çoğuna da iş insanları heyetiyle birlikte katılıyor.

Ahlatcı Yatırım, spottan daha sınırlı alımlar yapıldığı halde VİOP üzerinden banka hisselerinde yüksek miktarda uzun pozisyon giren tek kurum konumunda.

öte yandan söz konusu dönemde Ahlatcı Yatırım’ın VİOP sözleşmeleri üzerinden aldığı pozisyonlarında ayrıca hacim keza de net alıcı olarak uyarı çekiyor. Kurum’un 1 Ağustos-13 Eylül arasındaki net operasyon hacmi 5,2 milyar TL.

ŞEKERBANK’TA DİKKAT ÇEKEN ARTIŞ

Temmuz sonunda defter değerinin yarısının aşağıda ve son bir yıllık kârının sadece iki katından müşteri bulabilen bankacılık endeksi şimdilerde defter değerinin üzerinde, yıllık kârının takriben beş katında fiyatlanıyor.

Millet bankalarında durum epeyce çarpıcı; Halk Bankası (HALKB) ve Vakıflar Bankası (VAKBN) hisseleri temmuz sonunda defter değerinin üçte birine yakın operasyon görürken şu anda defter değerinin üstünde seyrediyor. Özel bankalarda da daha yavaş ama benzer bir hareket mevcut. Defter değerlerinin iki katının üzerinde operasyon gören Türkiye Sınai Yeniden Yapılanma Bankası (TSKB) ve Şekerbank (SKBNK) hisselerinde dış görünüş daha korkutucu.

Kaynak: www.superkulup.com URL: https://www.superkulup.com/spk-manipulasyonu-izliyor-borsada-ilk-batan-kucuk-yatirimci-oldu.html