Cumhuriyet Gazetesi'nden Hüseyin Hayatsever'in haberine göre Daha Önceki Dışişleri Bakanı Şükrü Sina Gürel, Trump yarıyılında olduğu gibi Amerika Birleşik Devletleri ile ilişkileri liderler seviyesinde sürdürmenin muhtemel olmayacağına dikkat toplayarak “Türkiye’nin bu yarıyılda hem Amerika Birleşik Devletleri ile müessesesel seviyede ilişki yürütmek hem de bölgesel ilişkilere daha fazla ağırlık vermek ve reelci değerlendirmeler yapmak zorunda kalacağını düşünüyorum” dedi. 

Emekli büyükelçi Uluç Özülker ise “Biden’ın, Türkiye’nin jeostratejik ehemmiyeti ve Türkiye’nin Avrasya ebadında ilerlemesinden kaygı dinleyerek Türkiye ile daha balanslı bir siyaset kurup kurmayacağını zaman gösterecek” diye konuştu.

KİŞİLER ÜZERİNDEN İLİŞKİ MUHTEMEL DEĞİL

Daha Önceki Dışişleri Bakanı Şükrü Sina Gürel, Biden yarıyılında Amerika Birleşik Devletleri’nin Türkiye’ye müteveccih davranışında esastan bir farklılık olmayacağını belirterek “Amerika Birleşik Devletleri, Ortadoğu, Suriye, Doğu Akdeniz ve Karadeniz’de Türkiye’ye karşı ne yapmaya çalışıyorsa bunları sürdürecektir” dedi. Son yarıyılda TürkAmerikan ilişkilerinin Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump ile Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan arasındaki şahsi ilişki üzerinden yürütüldüğüne dikkat toplayan Gürel, şöyle devam etti: “Trump, mektubunda, ‘Geçmişte senin meselelerinin kimilerini çözmek için hayli çabaladım’ diyor. Demek ki bazı meseleler kapatılmış, kimileri açılmamış. Dolayısıyla yeni yarıyılda bu sorunların yine açılması olasılığı var. Amerika Birleşik Devletleri, Trump’ın istemiyle Türkiye’yi idareyenlere her istediğini yaptırdı, operasyonları durdurdu, Brunson hür kaldı, Trump’ın ricasıyla reelleşmeyen bir iş olmadı. Herhalde böyle bir yarıyıl sona erecek. Amerika Birleşik Devletleri yine müesseseler seviyesinde muhatap alınması gereken bir devlet haline geliyor. Türkiye’nin de buna ayak yalansı gerekiyor. Zira Türkiye’yi idareyenler de şimdiye kadar müesseseleri hiçe sayarak ‘bireyimin devleti’ halinde Türkiye’yi idaremeye çalıştılar. Amerika Birleşik Devletleri ile kişiler üzerinden ilişki sürdürülmesi pek muhtemel görünmüyor.”

ATLANTİK ÖTESİNDEN TEMENNİ YOK

Amerika Birleşik Devletleri’de yeni yarıyılda müesseseler arası balansın ehemmiyet kazanacağını söyleyen Gürel, “Bu kapsamda Türkiye’ye müteveccih de balanslı bir yaklaşım özümsenebilir. Türkiye böyle balanslı bir ilişki için çabalamalı, fakat aynı zamanda bölgedeki ilişkilerimizi ilerletmeye, her zamankinden çok umursamalıyız. Burada bölgesel ilişkileri Türk dış siyasetinin merkezine oturtmaktan laf ediyorum. Türkiye’nin artık Atlantik ötesi ilişkilerden umabileceği bir şey yoktur. Trump da Biden da olsa bunlardan umacak fazla bir şey yoktur” diye konuştu.

TÜRKİYE İLE BALANSLI SİYASET İZLEYEBİLİR

Emekli büyükelçi Uluç Özülker, Biden’ın Suriye, Yunanistan, Doğu Akdeniz ve değişik tüm sorunlardaki tavrına bakıldığında Türkiye karşıtı bir konumda olduğunu belirtti. Trump-Erdoğan diyaloğuna dikkat toplayan Özülker, “Trump, Türkiye’ye çok yakın arkadaş filan değildi ama gerektiğinde liderler arasında diyalog kurulabiliyordu” dedi. “Gelenle gidenin birbirini aratmayacağını” dile getiren Özülker, Biden ile diyaloğun nasıl oluşabileceği mevzusunda ise ciddi bir sual işareti bulunduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin kendi bölgesinde ehemmiyet taşıyan ve jeostratejik ağırlığı olan bir ülke olduğuna dikkat toplayan Özülker, şöyle devam etti:

RUSYA VE ÇİN ETMENİ

“Türkiye’nin Rusya’yla yakınlaşması ve Çin’le ilişkilerini geliştirmesi Biden için çok tutku edilecek şeyler değil. Dolayısıyla denge siyaseti içinde kendi kişisel görüşlerini bir noktada törpülemeye çalışarak acaba Türkiye’yi topyekûn kaybetmeden ilişkileri nasıl götürebiliriz arayışına girer mi diye bir düşünce içinde olmak da muhtemel. Çok ihtiyatlı konuşuyorum. Biden’ın, Türkiye’nin jeostratejik ehemmiyeti ve Türkiye’nin Avrasya ebadında ilerlemesinden kaygı dinleyerek Türkiye ile daha balanslı bir siyaset kurup kurmayacağını zaman gösterecek. Biden’ın etrafındaki adlara bakıldığında da oradan Türkiye lehine bir şey çıkmayacağı görülüyor. Çok iyimser değilim” diyen Özülker, Ortadoğu’da daha müdahaleci siyasetler izleyebileceğine de işaret ederek “Biden yarıyılında Amerika Birleşik Devletleri’nin AB ile işbirliğini artırması, NATO’yu farklı bir ebatta kullanmaya başlaması olası. Ortadoğu mevzusunda Trump’a göre daha sert siyasetlere yönelecektir. İran’la bir yumuşama gelecektir fakat Ortadoğu’ya yine asker yollamak da dahil çok doğrultulu bir metamorfoz beklenmelidir. Amerika Birleşik Devletleri, işi ‘Biat etmiş bir Türkiye istiyorum’ havasına sokarsa Türkiye biat etmeyecektir” dedi.

Kaynak: www.sacitaslan.com