Büyük yaşam biliminin ilkelerine tarafından yazılan klasikler niçin okunmalı?

Zeynep Aslan kaleme aldı...

“Zamansız olandan daha zamanlı bir şey yoktur.” – Seyyed Hossein Nasr

Italo Calvino, Klasikleri Neden Okumalı isimli kitabında büyük bir eserin olgunluk çağında okunmasını gençlikte okunmasından çok daha zevkli bulur. Gençliğin, her deneyime olduğu gibi, okumaya da özel bir lezzet ve tartma yüklediğinden olgunluk çağının ise çoğu ayrıntı ve düzeyi ayrım edebilmeyi sağladığından laf eder. Klasikler, haklarında çoğunlukla “okuyorum” sözünü değil “baştan okuyorum” sözünü işittiğimiz kitaplardır. Duyduklarımızla ne dek bildiğimize inanıyorsak, fiilen okuduğumuzda o kadar yeni, umulmadık, özgün bulduğumuz kitaplardır, Calvino’ya kadar. Klasikler, ele aldıkları konuyla ilgili belli başlı soruları soran, ait olduğu alanın standardını belirleyen eserlerdir.

Akıl tarihindeki bütün kırılmalar yeni soruların sorulmasıyla vücuda geldiğine kadar klasikleri okumak, içten soruları her tarafta sormaya da vesile olacaktır. Heidegger de her büyük felsefe klasiğinin yeni nesiller için her yerde inşa edilmesi gerektiğine uyarı çekmiştir. Edebiyatçılar, okumaya değer her kitabın bilimsel bir kitapla benzer biçimde okunmasını önerirler. İyi bir kurgu, aşk ya da şiir kitabını bilimsel olmadığını düşünmemeli.

Hepsi de büyük hayat biliminin ilkelerine, insan doğasının bilgi birikimine kadar yazılmışlardır.

ZEYNEP ASLAN'IN KALEME ALDIĞI VE FAZLA ÖNEMLİ BİLGİLERE YER VERDİĞİ YAZISININ TAMAMINI AYRICA DİĞER BÜTÜN YAZILARINI BURAYA TIKLAYARAK OKUYABİLİRSİNİZ...