Bakanlar Kurulu sonrasında kameraların karşısına geçen Hükümet Sözcüsü Kurtulmuş'un açıklamalarından satır başları şöyle,

İLK ÜÇ HEDEFİMİZ...
65. Hükümet'le ekonomide yeni bir döneme geçiliyor. Türkiye üreten bir ekonomiye sahip olacak. İkinci olarak da terörün sona erdirilmesidir. Terör belasını bütün imkanlarımızı kullanarak sona erdirmek esas amacımızdır. Üçüncü hedef, yeni anayasayı yapmak, başkanlık sistemini gündeme getirmek ve Türkiye'de söz verdiğimiz siyasal reformları tamamlamaktır. 

TERÖRLE MÜCADELE 
Sur, Silopi, İdil, Cizre ve Yüksekova'da ortaya çıkan tablo masaya yatırıldı. İmar ve inşa alanındaki bütün faaliyetlerin yeniden planlandığı bir süreçteyiz. 5 ilçemizde, 6 bin 320 bina yıkıldı. Öngörülen toplam maliyet 855 milyon lira civarındadır. Mevcut imar planlarına ve tarihsel yapıların korunmasına azami dikkat gösterilerek vatandaşlarımızın rızası üzerine yapılması esastır. 64. Hükümet zamanında Birlik, Demokrasi ve Huzur Eylem planımız vardı, bu plan aynen devam etmektedir. 80 maddelik eylem planı ile ilgili yapılmış olan icraatlar devam ediyor. 80 planın 34'ü tamamen bitmiştir. Çok sayıda bakanlığı görevleri vardır. Bütün bu birimler sorumluluklarını yerine getiriyor. Meseleyi sadece terörle mücadele olarak değil, yeniden imar ve inşaa faaliyeti olarak görüyoruz. Terörle mücadele konusunda gelinen nokta değerlendirilmiş oldu.

Kurtulmuş, Hakan Fidan'nın görevden alınma iddiası hakkında gelen soruya, "MGK'da bu iddia gündeme gelmedi. Kulislere göre hareket edemeyiz." dedi.

YARGI MENSUPLARININ CUMHURBAŞKANI İLE YAKINLAŞMASI
İşin neden siyasallaştırdığını anlamak mümkün değil. Yargı başkanlarının Cumhurbaşkanımızın bulunduğu bir toplantıya katılması hiçbir şekilde yadırganacak husus değildir. Ne Cumhurbaşkanımızı yargı faaliyetlerine müdahale etmiştir, ne de çay toplama faaliyetinde yargı bağımsızlığı ihlal etmişlerdir. Onların faaliyetlerini gözeten, kontrol ediyor; yargıya müdahale etmiyor. Ortada yargı bağımsızlığını ihlal eden bir durum yoktur.