Rimuut'un kurucu ortaklarından Esen Bulut, Üsküdar Amerikan Koleji'nden mezun oldu ve finans okumak için ABD'ye gitti. Bulut eğitim hayatının hiçbir döneminde cinsiyeti üzerinden herhangi bir davranışa maruz bırakılmadığını belirterek sözlerine şöyle devam ediyor:

"Liseden sonra Boston College'e geçtim. Finans okumak istiyordum. Ekonomiden de çift ana dal yaptım.  Eğitim hayatımın hiçbir döneminde cinsiyetim üzerinden herhangi bir davranışa maruz bırakılmadım. Finans okumama rağmen okulun ya da sınıfın içinde masküleniteyi hissetmedim. Aslında okuduğum bölüm bilinçli bir tercih olduğu için okulumu da buna göre seçmiştim. Türkiye'ye dönüp dönmemek konusunda tereddütte kaldım. Ama buraya gelerek iyi bir seçim yaptığımı düşünüyorum. Çünkü 2008 krizinin ayak sesleri, 2007'de gelmeye başlamıştı. O dönem için işe alımlar azalmıştı. 23 yaşında işe başladım. Hayallerim vardı, hedefim ne yaparsam yapayım o işte başarılı olmaktı."

"Kurumsal hayata uyum sağlayamadım"

Kurumsal hayata geçince buradaki dinamiklerin farklı işlediğini fark ettiğini ve konuyla ilgili ezberinin neden  bozulduğunu şöyle anlatıyor:

"Çok çalışırsam takdir edileceğimi düşünüyordum. Ama daha ilk işimde aslında insan ilişkilerinin önemli olduğunu hatta çalışmanın da önüne geçtiğini gördüm. Çok çalıştığım için mobinge uğradım. Çünkü benim çok çalışmam az çalışan birilerinin hoşuna gitmedi.

Daha sonra Doğuş Holding'te işe başladım. Buradan da ayrıldım. Çünkü kurumsal hayata yine tamamen adapte olamadım. Zaten kendimi uzun vadede orada göremiyordum. Beni besleyecek başka bir iş yapmam gerektiğini biliyordum."

Aile şirketine geçti

Esen Bulut, iş hayatının bu bölümünde aile şirketi Esenteks'e geçtiğini anlatıyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: "Aile şirketimize geçtim. Çünkü orada bana ihtiyaç vardı. Tekstil sektöründe faaliyet gösteren bir şirketimiz var. En düşükten başlayarak çeşitli bölümlerde yöneticilik yaptım. Depoda kumaş dahi taşıdım. Çoğu çalışan, beni çocukluğumdan beri tanır. Babam önce benim satış bölümünde çalışmamı istedi. Çünkü öncelikle müşterilerin kim olduğunu anlamam gerekiyordu. Bu yüzden satış başlaman gereken ilk bölüm. Aile şirketinde oturtmak istediğim düzeni yaptıktan sonra misyonumu tamamladığımı düşündüm. Ama elbette orada da hala yapılacak çok iş var."

Tam o tarihlerde kardeşi Mert Bulut'un ona ihtiyacı olduğunu anlatıyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: "O zaten hali hazırda girişimcilik dünyasındaydı. Onun kafasında bir şeyler şekillenmeye başlamıştı. Ben de aile şirketinden ayrılmak üzereydim. Kendim bir şeyler yapmak istiyordum. Ama korkularım vardı. Kardeşimle 2016'nın son çeyrekte güçlerimizi birleştirmeye karar verdik. Daha önce yaptığımız işler ve eğitimlerimiz birbirini tamamladı."

Ve Rimuut kuruldu

Esen Bulut ve Mert Bulut kardeşler, 2017 yılında Estonya'da Rimuut'u kurdu. Bağımsız profesyoneller için kullandıkları kadar maliyetlerine katlandıkları esnek bir şirketleşme alternatifi olarak tanımlanan şirket, üç yıl gibi kısa bir sürede 70'den fazla ülkede 30 binin üzerinde bağımsız profesyonele ve 3 binin üzerinde kuruma ulaşmayı başardı.

Bulut aradan geçen süreci şöyle özetliyor: "Girişimcilik gerçekten zor bir şeymiş. Bu işe girmeden önce bunu fark etmemiştim. İTÜ Çekirdek girişimlerindeniz. Buradaki süreç boyunca iş modelini finalize ettik. Şirketi Estonya'da kurmaya karar verdik. Çünkü ilk günden itibaren global bir şirket olmayı hedeflemiştik. Bu noktada ana pazar olarak AB ülkelerini hedef almıştık. Bu noktada Avrupa Birliği içinde kurulan bir şirket olmanın avantajlı olacağını düşündük. 

Girişimcilik dünyasına girdikten sonra da cinsiyetim üzerimden herhangi bir duruma maruz bırakılmadım. Bence bunun sebebi yaptığım işi iyi bilmem ve işe hakim olmamdan ileri geliyor. Bunu karşı tarafa yansıtabildiğimi düşünüyorum. Ama kendi alanımla ilgili görüşmeler yapıyorum. Yani teknoloji kısmına karışmıyorum. Bu benim için güvenli alan gibi. Şansım kardeşimin bu konuda deneyimli olması."

"Bekar olmanın faydasını gördüm" 

"Bekarım, bu durumun faydasını sektör içinde gördü. Çünkü kendinizi bile unuttuğunuz bir tempoda çalışıyorsunuz" diyor ve ekliyor: "Bu noktada başkasına karşı sorumluluklarımın minimumda olması enerjimi ve vaktimi sadece işime aktarmama yarıyor. Ama bu evli olsaydım başarısız bir girişimci olurdum demek değil."

Yukarıda anlattığı durumu ise şöyle açıklıyor: "Sadece daha zor olurdu. Erkekler bu konuda daha şanslı. Bir erkek evli olsa da rolü belli. İşine yoğunlaşmasını etki etmiyor. Bir de erkekler yapı gereği daha girişken ve cesaretli... Kadınlar ise çok fazla detay düşünüyor. Ama işe başladıktan sonra istikrar, organizayon kabiliyetleri sayesinde o işi daha iyi sürdürüyor. Bu durumu daha iyi yönetiyor. Yolda kadınlar daha avantajlı." 

Kadınlar girişimcilik dünyasında başarılı olduklarını yeni keşfetti

Girişimciliği erkek egemen bir alan olarak tanımlayan Esen Bulut sözlerine şöyle devam ediyor: "Kadınlar var, ama çok azdı. Ama artık çok sayıda başarılı kadın girişimci var. Bu noktada önyargılar kırıldı. Bir şey vaat ediyorlar. Kadınlar girişimcilik dünyasında ne kadar başarılı olduklarını ve olacaklarını keşfetti. Hem de girişimcilik ekosistemine ne kadar başarılı olabileceklerini gösterdiler. Buradaki önyargılar da kırıldı. 

Yatırım görüşmelerini genelde ben yapıyorum. Yaptığınız işi çok sevdik, ekibin enerjisine bayıldık gibi geri dönüşler alıyorum. Şirketi, şirketle ilgili hedefleri anlatanının bir kadın olması yatırımcıların hoşuna gidiyor. Genelde erkek girişimcilerle görüşüyorum. Bunun üstüne çok iyi geri dönüşler alıyorum. Ama bu, kadın girişimcileri mağdur edecek durum ve davranışların olmadığı anlamına gelmiyor."

Kadınlar teknoloji dünyasında artık daha etkin olduğunun altını çizen Bulut, "Ama bir kadın girişimci söz konusu olduğunda ona karşı pozitif ayrımcılık yapıldığını düşünüyorum. Doğru olan şey, yaptığı iş üstünden onlara karşı böyle bir tavrın olmaması... Çünkü Herkese cinsiyetten bağımsız eşit fırsat verilmesi gerektiğini düşünüyorum" diyerek sözlerine son veriyor.

Kadınlar Anlatıyor yazı dizisinin diğer örneklerine şuradan ulaşabilirsiniz!