Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bu haftaki cuma hutbesi “Ölümsüz Yaşam Ahiret” başlığıyla yayınlandı.

“Sonsuz Yaşam Ahiret” başlığıyla yayınlanan bu haftaki cuma hutbesinde, Peygamberimizin (s.a.s) dilinden öbür dünya için nasıl hazırlık yapılması gerektiği belirtildi.

Hutbede, dünyanın fani olduğu, ahiretin ise asıl yurdumuz olduğu vurgulandı. Ve “Ahirete iman eden kişi, ilahi bir gözetim aşağıda olduğunun bilincindedir. Daima ölçülü ve dengelidir. Affedicidir, bağışlayıcıdır, hoşgörülüdür. Zorluklar karşı sabırlı ve metanetlidir. Hiçbir zaman ümidini yitirmez, tekrar tekrar Allah’a tevekkül eder. Huzuru ve mutluluğu, O’na imanda ve O’nun rızasını kazandıracak amellerde arar” denildi.

İşte 8.10.2021 tarihli cuma hutbesi.

ÖLÜMSÜZ YAŞAM AHİRET

Muhterem Müslümanlar!

Asr-ı saadette bir adam telaşlı bir şekilde Mescid-i Nebevî’ye girdi ve gür sesiyle Peygamberimize (s.a.s),

“Ey Allah’ın Resûlü, kıyamet ne vakit kopacak?” diye sordu. Ashâb-ı kirâm, ona susmasını işaret ettiyse de o, benzer soruyu sesini alçaltmadan üç kez tekrarladı. Resûl-i Ekrem (s.a.s), önce namazı kıldırdı, sonradan da

“Kıyametin ne vakit kopacağını soran birey nerede?” diye sordu. Adam,

“Benim, Yâ Resûlallah.” diye cevap verdi. Peygamberimiz (s.a.s),

“Peki sen kıyamet için ne hazırladın?” buyurdu. Soruyu soran kişi bu kere,

“Benim çok fazla amelim yok. Fakat ben, Allah ve Resûlü’nü doğrusu fazla seviyorum.” deyince, Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyurdu:

“Kişi sevdiğiyle beraberdir, sen de sevdiğinle beraber olacaksın.” (Tirmizî, Zühd, 50) Böylelikle Allah Resûlü (s.a.s), kıyametin ne süre kopacağıyla ilgilenilmesinden ziyade ahiret için hazırlık yapılmasını ümmetine hatırlatmıştır.

Aziz Müminler!

Dünya, insan için bir imtihan yeri ve misafirhanedir. Ahiretin tarlası ve ona hazırlık yeridir. Öbür Dünya ise kulluk yolculuğumuzun ebediyet durağıdır. Bizim başlıca yurdumuz ve ebedi meskenimizdir. Ahiret, dünyada iken ektiklerimizi biçeceğimiz, büyük veya minik, iyi veya fena tüm yaptıklarımızın hesabını vereceğimiz yerdir. 

Kıymetli Müslümanlar!

Ahirete iman etmek, hayatımıza, davranış ve davranışlarımıza manâ katar. Yaratılış gayemizi sezgi etmemizi sağlar. Rabbimize imanımızı, ibadet ve itaatimizi dinç kılar. Canlı cansız bütün mahlûkata aleyhinde mesuliyet bilinci kazandırır.

Kıymetli Müminler!

Ahirete iman eden kişi, ilahi bir gözetim aşağı olduğunun bilincindedir. Defalarca ölçülü ve dengelidir. Affedicidir, bağışlayıcıdır, hoşgörülüdür. Zorluklar aleyhinde sabırlı ve metanetlidir. Hiçbir zaman ümidini yitirmez, defalarca Allah’a tevekkül eder. Huzuru ve mutluluğu, O’na imanda ve O’nun rızasını kazandıracak amellerde arar. Zira mümin, bilir oysa

“Kim zerre ağırlığınca bir hayır işlerse onun mükâfatını görecektir. Kim de zerre ağırlığınca bir kötülük işlerse onun cezasını görecektir.” (Zilzâl, 99/7, 8.)

Aziz Müslümanlar!

Peygamberimiz (s.a.s) bir hadisinde şöyle buyurmuştur:

“Ben, dünyada bir ağacın aşağıda gölgelendikten daha sonra yola koyulup orayı terk eden bir gezgin gibiyim.” (Tirmizî, Zühd, 44.) Evet, hepimiz ahiret yolcusuyuz. Bir misafir misali konakladığımız bu dünyadan göç edeceğiz. O büyük gün geldiğinde, dünyada yapıp ettiklerimizle yüzleşeceğiz. Amel defterimiz elimize verilecek, yargı terazileri kurulacak ve hesaba çekileceğiz. Her iyiliğimizin mükâfatını göreceğimiz gibi, her günahımızın da hesabını vereceğiz. Ne mutlu, kendisini hesaba çeken ve ölümden sonrası için çalışanlara! Ne mutlu, mahşer günü kitabı sağından verilenlere! Razı olacakları bir hayat kendilerine bahşedilenlere!

Hutbemi Rabbimizin şu ayetiyle bitiriyorum:

“Ey iman edenler! Allah’a aleyhinde gelmekten sakının ve herkes yarın için ne hazırladığına baksın. Allah’a aleyhinde gelmekten sakının. Kuşkusuz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.” (Haşr, 59/18.)

Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/ahiret-ile-ilgili-hutbe.html