Şafii mezhebine göre haccın şartları nelerdir? Haccın farzları nelerdir?

Haccın farz olmasının şartları nelerdir? Eda şartları ve sıhhat şartları nelerdir?

a. Haccın Farz Olmasının Şartları

Müslüman, zeki, buluğ çağı çağına gelmiş edinmek: Büluğ çağından önce bir kişi hac yapsa farz hac yükümlülüğü üzerinden kalkmaz. Zengin olduktan sonra tekrar hac gerçekleştirmek zorundadır.

Farz olan hac ve umreyi yerine getirmiş kimselerin daha sonra yaptıkları hac ve umre, nafile hac ve umre hükmündedir.

Bağımsızlık olmak: Köle ve esirlere hac farz değildir.

Varlıklı olup hacca gitmeye şiddet yetirebilmek (istitâat): Kişinin hac yolculuğu için gerekli yol parasına, kendisi ile bakmakla mesul olduğu kimselerin hac süresince geçimlerini karşılayacak dek malî imkâna sahip olması, hacca gitmeye güç yetirebilmesi (istitâat) gerekir. 

Kişi, Mekke'ye seferilik mesafesinde bulunuyorsa, kendisini götürüp getirecek ulaşım aracının parasını karşılayabilme imkânına sahip olmalıdır. Yürüyecek güce sahip ise, Mekke'ye 90 kilometreden az bir mesafede ikâmet eden kişi, yürüye yürüye bile olsa hacca gitmekle yükümlüdür.

Hac ibâdeti, Müslümanın üzerine farz olduğunda, geciktirilmeden yerine getirilmesi gereken yüce bir görevdir.  İmam Şâfiî ve İmam Muhammed, ileride yerine getirmeye azmedilmesi ve edâ imkânının elden çıkması gibi bir endişenin bulunmaması şartıyla haccın tehir edilebileceğini söylemişlerdir. bununla birlikte, bu âlimler hac ibadetinin bir an önce ve ilk fırsatta yerine getirilmesinin sünnete uygun ve daha ihtiyatlı bir tavır olduğunu belirtmişlerdir.

Hacca gidecek olan kişinin yola çıkmadan borçlarını ödemesi, dargın ve küskün olduğu kimselerin gönlünü alması, bütün günahlarından pişmanlık etmesi, tanıdık, dost ve akrabalarıyla helâlleşmesi, yola çıkmadan önce şahitler huzurunda vasiyetini yazdırması, hacca gidecek uyumlu ve salih bir dost edinmesi mendûptur. Gerek yolculuk sırasında gerekse hacda muhtaçların da isteklerini yerine getirmek için fazlasıyla para ve azığı beraberinde götürmesi iyidir.

b. Haccın Edâ Şartları

Hacca kanımca gitme gücüne erişmek için şu şartların bulunması gerekir:

Sağlıklı edinmek: Felçli ve hac yolculuğuna da­yanamayacak dek hasta ve ihtiyar olanların bizzat hac yapması farz değildir.  Kendilerine kılavuz­luk edecek birini bulmaları durumunda körler, hac ve umre yapmakla yü­kümlü olurlar.

Yetecek zamanı olmak: Kişi, hacca gitmeye yetecek dek bir vakit bulmalıdır. Hapiste yer alan tutuklulara ve hükümlülere, rehin alınan ve hacca gitmesi engellenen kimselere, bu durumları devam ettiği sürece hac farz değildir.

Yol güvenliğinin bulunması: Mekke’de savaşın veya bulaşıcı bir hastalığın çıkması haccın o sene farzıyyetini düşürebilir.

Kadının refakatçısının bulunması: Hacca ya da umreye gidecek kadının beraberinde kocası, mahremi ve­ya güvenilir kadın refakatçileri bulunmalıdır. Çünkü kadının yalnız başına yol­culuk yapması haramdır. Bu hususta Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuş­tur: "Allah'a ve âhiret gününe inanan bir kadının bir gece ve gündüz devam edecek bir mesafeye, yanına bir mahremi olmadıkça gitmesi helâl yok­dir. "1

Hac ve umre yolculuğunda, yanına kocasının veya mahreminin bulun­maması durumunda kadına refakat edecek yol arkadaşlarının en düşük üç güvenilir bayan olması gerekir. Hanefi ve Hanbeli mezhepleri’ne göre yanına mahremi bulunmayan bir kadının başka kadınlarla birlikte yolculuğa çıkması caiz değildir.

Kadının iddet süresinin bitmiş olması: Hacca gidecek bayan, kocasından boşanmış ya da kocası ölmüş ise iddetini bitirmiş olmalıdır. İddet müddeti; boşanan bayan için minimum üç ay, kocası ölen kadın için ise minimum dört ay on gündür.

Edâ şartlarını taşıyan kimselerin kişisel olarak hac yapmaları, bu şartlardan herhangi birinin gerçekleşmemesi durumunda başka bir senede edâ etmeleri, temsilci göndermeleri veya bunu vasiyet etmeleri gerekir.

c. Haccın Afiyet Şartları

Haccın geçerli yani sahih olabilmesi için üç şartın bulunması gerekir:

a) İhram: Haccın geçerli olması için hac niyetiyle ihrâma girmiş almak ve ihrâmlı bulunulduğu sürece ihrâm kurallarına yerinde hareket etmek gerekir. b) Özel Vakit: Hac törenleri (menâsik), hac ayları içinde yapılır. Kur’lahza-ı Kerim’de şöyle buyurulmuştur: “Hac, tanıdık aylardadır.”2

"İhrama girme", "Arafat Vakfesi", "Ziyaret Tavafı", “Sa’y” ve “Şeytan Hiciv” gibi hac menâsikinin belirlenen günlerde -Arafe ve Kurban Bayramı günleri- yapılması gerekir.

c) Özel Mekân: Vakfenin Arafat sınırları içinde ve tavafın Kâbe'nin civarda yapılması gerekir.

Bu şartlardan herhangi birinin eksikliği durumunda yapılan hac geçerli olmaz.

ŞAFİİ MEZHEBİ VE ŞAFİİ HAZRETLERİ

Şafi mezhebi; İmam Şafi’ye (r.a) nisbet edildiği için bu adla anılmıştır. Şâfi mezhebinin kurucusu farzedilen İmam Şafi (r.a) 767 (Hicri 150) yılında Gazze şehrinde (Filistin) doğdu.

Şafi mezhebi önce Mısır’da sonradan kısmen Suriye, Yemen, Irak ve Mâverâünnnehir’de yayıldı. Günümüzde Irak, Suriye ve Anadolu’nun güney ve doğu bölgelerinde Şafi mezhebi yaygındır.

Dipnotlar:

1 Müslim, Hac, 419, 422; Mâlik, el-Muvatta', İsti'zân, 37

2 Bakara 197

Kaynak: Hasan Serhat Yeter, FIKIH 1 (Şafii Mezhebi), 2017

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/haccin-sartlari-nelerdir-safii-fikhi.html