Bir kimse Îsâ (as)’a gelerek: “–Ey hayır ve iyiliklerin muallimi! Bir kul, Allâh Teâlâ’ya aleyhinde nasıl takvâ sahibi olur?” diye sordu. İşte Hz. İsa'nın takva tarifi...
Cenâb-ı Yargı buyuruyor:
“Doğruyu getiren ve onu onaylama edenler var ya, işte kötülükten sakınanlar onlardır.” (Zümer, 33)
Rasûlullah (iddia) efendimiz buyurdular:
“Kul, mahzurlu şeylere düşme endişesiyle sakıncası olmayan bazı şeyleri de terk etmedikçe gerçek muttakîlerin derecesine ulaşamaz.” (Tirmizî, Kıyâme, 19/2451; İbn-i Mâce, Zühd, 24)
HZ. İSA'NIN TAKVA TARİFİ
Takvâ hususunda Hz. Îsâ (birli)’ın da güzel bir tarifi vardır:
Bir kimse Îsâ (as)’a gelerek:
“–Ey hayır ve iyiliklerin muallimi! Bir kul, Allâh Teâlâ’ya karşı nasıl takvâ sahibi olur?” diye sordu.
Îsâ (birli):
“–Bu basit bir iştir:
Allâh Teâlâ’ya derin bir muhabbetle bağlanırsın,
O’nun rızâsı için gücün yettiğince sâlih amellerde bulunursun,
Tüm Âdemoğullarına da, kendine acır gibi şefkat ve acıma gösterirsin!” cevâbını verdi. Sonradan da şöyle buyurdu:
“–Sana yapılmasını istemediğin bir şeyi sen de başkasına yapma! O vakit Allâh’a karşı hakkıyla takvâ sahibi olursun.
Cenâb-ı Hak, nefislerimizin hîle ve desîselerine kapı aralayan “gaflet”e karşı dâimî bir teyakkuz hâlinde bulunup takvâ üzere kulluğa devâm edebilmemizi lutfeylesin! Âmîn!.. (Osman Nûri Topbaş, Emsalsiz Misal Hz. Muhammed, ErkamYay.)