Hadisi şerifi nasıl anlamalıyız? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

Abdullah İbni Amr İbni Âs  radıyallahu anhümâ şöyle dedi:

Bir adam, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e:

– İslâm’ın hangi özelliği daha hayırlıdır, diye sordu? Resûl-i Ekrem:

“Yemek yedirmen, tanıdığın ve tanımadığın herkese selâm vermendir” buyurdu. (Buhârî, Îmân 20; İsti‘zân 9, 19; Müslim, Îmân 63. Hem bk. Ebû Dâvûd, Edeb 131; Nesâî, Îmân 12)

Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Resûl-i Ekrem Efendimiz’e en çok sorulan sorulardan biri, hangi müslümanın ya da hangi İslâmî özelliklerin daha bahtı açık olduğu idi. Peygamberimiz bu sorulara çeşitli cevaplar vermiştir. Bunun sebebi, çoğu kere soran kimsenin ihtiyacının ne olduğunu bilmesidir. İslâm dininin yeryüzünde sağlamaya çalıştığı esas esaslardan biri, insanların birbirlerine karşı sevgi ve saygı duymalarıdır. Bunun için zorunlu ve yardımcı olan her şeyi dinimiz özendirme etmiştir. Bunların zıddı olan ve insanların birbirlerinden nefret etmesine, uzaklaşmasına sebep olan şeyleri de yasaklamıştır. Kardeşlik, dostluk, sevgi ve saygı mutlak anlamda hayırdır. İnsanlara yemek yedirmek, selâm devretmek ve yarı davranışlar mutlak hayır değil, mutlak hayra vesile olan davranışlardır. Bu sebeple de bu özellikler teşvik edilmiştir. Fakirlere, yoksullara, düşkünlere, aç kalanlara ya da eşe dosta yemek ikram etmek, cömertliğin ve hoş ahlâk sahibi olmanın göstergesidir. Çünkü özlem, insanın hayatta karşılaşabileceği felâketlerin en ilk olarak gelenlerinden biridir. Bu sebepledir fakat zekât ve sadaka mâlî ibâdet sayılmış ve mü’minler bu ibadete ısrarla teşvik edilmişlerdir. Zira diğer tüm ibadetlerimizden öbür olarak bu ibadetin sosyal boyutu toplumda dengeyi sağlar, huzur ve güvene katkıda bulunur, insanların birbirine sevgi ve saygı duymasında en manâlı rolü oynar.

Selâm, müslümanların âdeta parolasıdır. Birbirini tanımayan insanlar birbirlerine selâm verip alınca, arasında birincil uzlaşma va kaynaşma sağlanmış olur. Çünkü her ikisi en büyük müşterekte, din kardeşi olma iki taraflı paydasında buluşmuşlar demektir. Hem selâm, dostluğun, kardeşliğin, karşısındakine sevgi ve saygı duymanın, gösterişsiz davranmanın, insanların kalplerini kazanmanın da ilk basamağıdır. Bu sebeple aşina tanımadık her müslümana selâm atamak Efendimiz’in bir fazla hadislerinde teşvik edilmiştir. Abdullah İbni Ömer’den gelen bir rivayette Peygamberimiz: “Selâmı yayınız, yoksul ve yoksulları doyurunuz, bu vesile ile Azîz ve Celîl olan Allah’ın size emrettiği şekilde kardeşler olunuz”  buyurmuşlardır (İbni Mâce, Et’ıme 1). Ebû Hüreyre’den gelen bir rivayette de: “İmandan daha sonra hoş davranışların en üstünü, insanlara karşı sevgi beslemektir” buyurulmuştur (Süyûtî, el-Fethu’l-kebîr, I, 207).

Hadisten Çıkarmamız Gereken Dersler Nelerdir?
Yemek ikramı dinimizin teşvik ettiği hoş davranışlardan biri olup, kalplerin birbirine ısınmasına, sevgi ve kardeşliğin artmasına vesile teşkil eder. İslâm cömertliği özendirme etmiş, cimriliği ise kınamıştır. Müslümanların, birbirlerini tanısınlar tanımasınlar, selâmlaşmaları dînî bir vazifedir. Bu anlamda selâm devretmek sünnet, elde etmek ise farzdır. Selâm, dostluğun, kardeşliğin, tevâzuun ve insanlarla medenî ilişki kurmanın vesilesi ve ilk adımıdır. Diğer hiçbir söz selâmın yerini tutmaz, onu asla tam olarak karşılamaz.

Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/insanlara-yemek-yedirmen-ve-tanidigina-tanimadigina-selam-vermendir-hadisi.html