Mutaffifin Suresi 22. ayeti ne anlatıyor? Mutaffifin Suresi 22. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Mutaffifin Suresi 22. Ayetinin Arapçası:

اِنَّ الْاَبْرَارَ لَف۪ي نَع۪يمٍۙ

Mutaffifin Suresi 22. Ayetinin Meali (Anlamı):

İyilik, ihlas ve fazilet sahibi kimseler, ebedî cennet nimetleri içindedirler.

Mutaffifin Suresi 22. Ayetinin Tefsiri:

İlliyyûn’daki kayıtlara göre, ömrü iyi ve güzel amellerle geçmiş iyilik, ihlas ve fazilet sahibi bahtiyarlar cennette, nimetler içinde olurlar. Hoş ve yumuşak koltuklar üstünde oturup, nihâyetsiz bir rahatlık ve sürûr içinde etrafı seyrederler. Kendilerine ikram edilen nimetlerden memnuniyetleri yüzlerinden belirlenmiş olur. Bakanlar bunu yüzlerindeki parıltıdan ve gözlerindeki ışıltıdan anlarlar. Onlara, her türlü zararlı maddeye aleyhinde ağzı mühürlenmiş şarap testisinden, tertemiz, güzel kokulu bir içecek ikram edilir. Bu içeceğin neşesi ve lezzeti çok, sersemlik ve baş ağrıtma özelliği yoktur. Âyet-i kerîmede, “Duru mu duru; içenlere böylece güzel gelir, tat verir. İçinde zararlı ve sersemletici hiçbir şey bulunmaz; ondan içmekle sarhoş da olunmaz” (Sâffat 37/46-47) diye vasfedilen “beyaz meşrubat” işte budur. Bunun hitâmı misktir. Yani içildikten sonra ağızda misk kokusu bırakır. İçilen içecekten tadılan lezzetin mükemmelliğinin devam etmesi, tadın bozulmaması için misk kokusu içimin sonunda duyulmaya başlar. İçildiği zaman sonsuz sefasından nedeniyle gerek içenlerde ve lüzum bulunduğu kapta bir hüzün, bir tortu bırakmaz, yalnız bir misk kokusu bırakır. Yahut üzerine kapatılan kapak miskten yapılmıştır. O içeceğe cennetin en yüksek yerinden şarıl şarıl akıcı “Tesnîm” adlı bir kaynaktan karıştırılmıştır. Cennetliklere içirilecek bu içecekler boldur, yorulmaz. Nitekim Hz. Muhammed sûresi 15. âyette bu içeceklerin akıcı ırmaklar halinde bol olduğu haber verilir. İşte yarıştırmak isteyenler, geçici dünya menfaatleri ve gel geç sevdâlar için yok, bu hoş ve ebedî nimetler için yarışmaya misafir etme edilmektedir. Nitekim Sâffat sûresinde de yeniden özgün güzellikteki cennet nimetleri sayıldıktan daha sonra: “Çalışacak olanlar, işte böyle bir başarıya ulaşmak için çalışsınlar!” (Sâffat 37/61) buyrulur.

Cennet içecekleri içinde özellikle اَلتَّسْن۪يمُ (tesnîm)e dikkat çekilmiştir. “Tesnîm”, “suyu yukarıdan aşağıya akıp duran kaynak anlamına gelir. O, cennet pınarlarından bir pınarın ismidir. Cennet içeceklerinin en yükseğidir. Onu rütbesi yüksek olanlar içer, o da kendinden içenleri yükseltir. Nitekim burada onu اَلْمُقَرَّبُونَ (mukarrebûn) grubu, yani Allah’a en yakın has kulların içeceği beyân edilmektedir. Bunlar, içine hiçbir şey karıştırılmaksızın bu Tesnîm kaynağından içerler. “Mukarrebûn” kulların derecesinde olmayan “ebrâr”, “ashâb-ı yemîn” denilen ve amel defterleri sağlarından bahşedilen diğer kullara ise içecekleri bu kaynaktan karıştırılarak sunulur. Buna kadar Tesnîm’in, ebrâra sunulan o mühürlü saf şaraptan daha üstün ve güzel olduğu anlaşılması mümkün.

Burada şöyle bir işârî mânaya yer verilebilir:

Cennete girenler faziletçe birbirinden bambaşka olduğu gibi, cennetteki nehirler ve kaynaklar da, fazilet bakımından farklıdırlar. Nitekim “Tesnîm”, cennet nehirlerinin en faziletlisi; mukarrebûn grubundan olanlar da cennettekilerin en üstünüdür. Ruhânî cennette “Tesnîm”, Allah’ı tanınma ve onun yüce zatına bakma lezzetidir. “Rahiyk” ise varlıklar âlemini tefekkür edip seyrederek sevinip neşelenmektir. Mukarrebun grubundan olanlar “Tesnîm”den başkasını içmezler. Yani fakat Allah’ın zatına bakıp düşünmekle meşgul olurlar. Kitapları sağlarından verilenlerin içkileri ise karmakarışık olur. Bakışları bazan Allah’a, bazan onun mahlukâtına olur. (bk. Fahreddin er-Râzî, Mefâtîhu’l-gayb, XXXI, 91)

Mü’minlerle dünyada alay eden  inkârcı suçluların fecî âkibetine gelince:

Mutaffifin Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Mutaffifin Suresi 22. ayetinin meal karşılaştırması ve öteki ayetler için tıklayınız...

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/mutaffifin-suresi-22-ayet-meali-arapca-yazilisi-anlami-ve-tefsiri.html