Müzzemmil Suresi 19. ayeti ne anlatıyor? Müzzemmil Suresi 19. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Müzzemmil Suresi 19. Ayetinin Arapçası:

اِنَّ هٰذِه۪ تَذْكِرَةٌۚ فَمَنْ شَٓاءَ اتَّخَذَ اِلٰى رَبِّه۪ سَب۪يلًا۟

Müzzemmil Suresi 19. Ayetinin Meali (Anlamı):

Kur’an’ın bu korkutucu âyetleri, bir öğüttür, bir hatırlatmadır. Bundan Böyle kurtulmak isteyen, kendisini Rabbine ulaştıracak bir yol tutsun!

Müzzemmil Suresi 19. Ayetinin Tefsiri:

Kıyâmet günü pek dehşetli bir gündür oysa, onun şiddetinden körpe çocuklar, saçı sakalı beyazlamış ihtiyarlara dönerler. Bu hal, kıyâmet için sûra birinci kez üslendiği süre olacaktır. Nitekim o gün hakkında şöyle buyrulur:

“Ey millet! Rabbinize karşısında gelmekten sakının. Çünkü kıyâmetin sarsıntısı fiilen çok dehşet bir şeydir. Onu göreceğiniz gün, dehşetten her emzikli anne emzirdiği yavrusunu unutup terk eder, her hâmile kadınsı de karnındakini düşürür. İnsanları ayyaş görürsün, halbuki onlar şarap içip ayyaş olmuş değillerdir, lâkin Allah’ın azabı böylece şiddetlidir.” (Hac 22/1-2)

Yeniden kıyâmet o kadar dehşetli bir gündür oysa, onun şiddetiyle yalnız dağlar erimek ve çocuklar ihtiyarlamakla kalmaz, o yüksek gökyüzü bile yarılıp çatlar. Allah’ın va‘dettiği her şey, aynen söylediği ve istediği şekilde gerçekleşir. Bunda kararsızlık edilebilecek en minik bir nokta yoktur. Bundan Böyle dileyen bu ilâhî hatırlatma ve ikazlardan ibret alarak, o günün zor ve dehşetinden korunmak ve Rabbine selametle ermek için iman, itaat ve sâlih amellerle Allah’a yaklaşmaya çalışsın. Böyle kurtarıcı bir yol tutmayan ise, kendini o günün azabından koruyamayacağını bilsin.

Şu ibretli kıssa, Kur’lahza’ın gönülleri sarsan bu âyetleri karşı nasıl bir kalbî hassasiyet içinde olması gerektiğini göstermesi açısından uyarı çekicidir:

Ebûbekir Verrâk (r.h.)’in ufak bir oğlu vardı. Kur’ân-ı Kerîm öğrenmek için bir hocadan ders okumaktaydı. Bir gün okuldan benzi sararmış bir vaziyette, titreyerek ve erkenden döndü. Vücudunun her tarafı korkudan titriyordu. Ebûbekir Verrâk, gönül meyvesinin bu bu durumuna şaşırarak sordu:

“–Hayırdır evlâdım, bu hâlin ne, niçin mektepten erken döndün?”

Oğlu, o küçücük yüreğine belirlenmiş bulunan Allah korkusu netîcesinde güz yaprağına dönen bir çehreyle:

“–Ey babacığım! Bugün hocamız bana Kur’ân’dan bir âyet öğretti, onun mânasını idrâk edince korkumdan bu hâle geldim!” dedi. Bu defâ babası:

“–Evlâdım, o hangi âyet-i kerîmedir?” dedi. Minik çocuk okumaya başladı:

“Peki ey kâfirler! İnkârınızda devam ederseniz, o takdirde, çocukları bir anda beyazlamış ihtiyarlara çevirecek bir günden kendinizi nasıl koruyacaksınız?” (Müzzemmil 73/17)

Sonradan minik yavru, bu âyetin nefret edilen şey ve heybetinden hasta olup ölüm döşeğine düştü, fazla geçmeden de rûhunu teslîm etti. Babası bu hâdise karşısında fazla duygulandı. Böylece ama, sık sık oğlunun kabrine gider ve ağlayarak kendi kendine şöyle derdi:

“–Ey Ebûbekir! Senin oğlun, Kur’ân’dan bir âyet öğrendi de Allah korkusundan rûhunu teslîm etti. Sen ise bunca zamandır Kur’ân-ı Kerîm okursun, hâlâ Allah’ın hukûkunu yerine getirmede  bir çocuk dek dahî korkmazsın!”

Halbuki, bu hayatta en mühim vazifesinin yalnızca Allah’a kulluk edip O’nun hoşnutluğunu kazanmak olduğunu bilenler, fevkalade bir çaba ve titizlik içinde bu kudsî vazifenin gereklerini yerine getirmeye çalışırlar. Örnek mi istersiniz:

Müzzemmil Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Müzzemmil Suresi 19. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/muzzemmil-suresi-19-ayet-meali-arapca-yazilisi-anlami-ve-tefsiri.html