"Pazartesi ve perşembe günleri cennet kapıları açılır. Din kardeşi ile arasında düşmanlık bulunan kişi açık havada Allah'a şirk koşmayan her kulun günahları bağışlanır" hadisini nasıl anlamalıyzı?

Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine tarafından Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Pazartesi ve perşembe günleri cennet kapıları açılır. Din kardeşi ile aralarında düşmanlık yer alan kişi dışarıda Allah'a şirk koşmayan her kulun günahları bağışlanır. (Meleklere) siz şu iki kişiyi birbiriyle barışıncaya dek tehir edin, evet siz bunları birbiriyle barışıncaya kadar tehir edin! buyurulur." (Müslim, Birr 34-36. Hem bk. Ebû Dâvûd, Edeb 47)

Müslim'in bir rivayetinde (Birr 36), "Her perşembe ve pazartesi günleri ameller (Allah'a) arz olunur" buyurulur. Gerisi yukarıdaki rivayetin aynıdır.

Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Hadîs-i şerîf, Müslümanlar arasındaki düşmanlık ve küskünlüğün, müşriklerle beraber Allah'ın mağfiretinden uzaktan kalmaya vesile olduğunu gösteren cümlesi dolayısıyla burada zikredilmiştir. Böyle ağır bir sonuca vesile olan düşmanlık ve küskünlüğün nehyedilmiş olması değin tabiî bir şey olamaz.

Allah Teâlâ, kendisine şirk koşulmasını affetmeyeceğini Kur'ân-ı Kerîmde bildirmiştir. Onun için her pazartesi ve perşembe günleri açılan cennet kapıları yani ilâhî bağış imkânları müşrikler dışındaki ırk içindir. Oysa bu işin geçiçi de olsa bir istisnası daha bulunmaktadır. O da arasında düşmanlık yer alan Müslümanlardır.

Bunlar, düşmanlıktan vazgeçip aralarını düzeltinceye kadar bağışlama ve mağfiret dışı bırakılmaktadırlar. Sevgili Peygamberimiz'in buradaki rivayete kadar iki kez, Müslim'in Sahih'indeki rivayete tarafından ise, üç kez bu durumu belirten cümleyi yeniden etmiş olması, durumun ciddiyetini ve mahrumiyetin büyüklüğünü gösterir.

Hele aralarını düzeltmeden ölen kimselerin mahrumiyeti kesinlikle çok daha büyüktür. Her hafta iki kez karşılaşılan bağışlanma fırsatını, sırf din kardeşiyle arasındaki amaçsız bir düşmanlık yüzünden kaçırmış olmaktan daha büyük bir facia ve mahrumiyet mi olur?

Buradan hareketle Müslümanı ilâhî rahmet ve bağıştan yoksun bırakan ya da ona kavuşmasını engelleyen, tecil ve tehirine sebep olan her duygu ve davranışı dinimiz nehyetmiştir diyebiliriz. İslâm, Müslüman ile ilâhî mağfiret arasında herhangi bir engel ayrılmak istememektedir. Eğer biz Müslümanlar, zorla bir engel icad etmek istemezsek tabiî...

Hadisin ikinci rivayetinde "Perşembe ve pazartesi günleri kulların amelleri Allah'a talep olunur" buyurulmaktadır. Müşrikler dışındaki insanların amelleri kabul edilir. dahası arasında düşmanlık bulunan kimselerin amellerinin kabulü, barışıp aralarını düzelttikleri ana dek tehir edilir.

Hadisten Öğrendiklerimiz

Her pazartesi ve perşembe günü cennet kapıları açılır, kulların amelleri Allah'a talep olunur. Allah'a şirk koşanlar ne affedilirler ne de amelleri kabul olunur. Aralarında düşmanlık bulunan Müslümanlar da barışıp aralarını düzelttikleri zamana değin bağışlama ve kabulden uzak tutulup bekletilirler. Müslüman, kendisini af ve mağfiretten, dolayısıyla da cennetten yoksun bırakan düşmanlıktan uzaktan durmalıdır. Müslümanlar kardeştir, kardeşce yaşamalıdırlar.

Kaynak: Rİyazüs Salihin, Erkam Yayınları

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/pazartesi-ve-persembe-gunleri-cennet-kapilari-acilir-hadisi.html