Peygamberimiz'in (s.a.v) Müslümanlara yapılmasını yasakladığı ve emrettiği yedi şey nedir? Dr. Murat Kaya anlatıyor...

Ebû Ümâre Berâ İbni Âzib  radıyallahu anhümâ  şöyle dedi:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bize yedi şeyi emretti, yedi şeyi de yasakladı. Bize şunları emretti: Hastayı ziyarete gitmek, cenazeye katılmak, aksırana “yerhamükellah” çağırmak, yeminini bozmayıp yemin üzere devam etmek, zulme uğrayana yardımcı olmak, dâvet edenin dâvetine bulunma, selâmı yaygınlaştırmak. Resûlullah bize şunları da yasakladı: Altın yüzükler ya da yüzük takmak, gümüş kaptan su içmek, ipek minder göstermek, ipekten üretilmiş elbise giymek, ince ipekli giymek, kalın ipekli giymek, hâlis ipekli kumaştan elbise giymek.

Buhârî, Cenâiz 2, Mezâlim 5, Nikâh 71, Eşribe 28; Müslim, Libâs 3. Keza bk. Tirmizî, Edeb 45; Nesâî, Cenâiz 53

Müslim’in bir rivâyetinde: Yitiği ilân etmek, birincil yedi şey aralarında sayılmıştır.

Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Hadisimiz, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’ in bir takım sözlerini sahabenin mâna ve mahiyeti ile söylenti ettiğinin de bir delilidir. Mâna ile hadis rivayetinin belirlenmiş bir dönemde, emin şartlarla câiz olduğunu biliyoruz.

Bu hadiste geçen ve peygamberimizin emrettiği açıklanmış haklar ve vazifelerin tamamına yakını bundan önceki hadiste de geçmişti. Bunların mahiyetini orada yeterince açıklamıştık. Benzer şeyleri baştan etmeyeceğiz. Bu rivayette anılan “Yemini bozmayıp ant üzere devam etmek” ve “Zulme uğrayana yardımcı olmak” ilâvelerine kısaca tarafsızlık getireceğiz.

Bir kimse, herhangi bir sebeple ant edebilir. Bu yemin, dînî açıdan yerinde ve uyulması gereken bir yemin olabileceği gibi, hata eseri yapılmış ve bozulması icap eden bir ant de olabilir. Yemini parçalamak için dünyevî bir zararın giderilmesi veya uhrevî bir vebal korkusu olması gerekir. Bu takdirde yemini bozmanın keffâreti verilir. Çünkü yemin Allah’ın adı anılarak, Allah için kesin laf vermektir. Bu sözü yerine getirmemenin yasal ve bir sebebi olmalıdır. Yeminlerin bazı çeşitleri ve ona tarafından de hükümleri vardır. Fıkıh kitapları ve ilmihallerde bunlara genişçe yer verilir. Çünkü yemin konusu, herkesin karşılaşabileceği jurnal hayatın içinde bir konudur. Her müslüman, bu gibi dini sorumluluk taşıdığı konularda yeterli veri sahibi olmalıdır; huysuz takdirde büyük hatalara düşer. Veri sahibi olmanın gerekli olduğu konulardaki cahillik de affedilmez. Fakat, herkes fetvâya taalluk eden her konuyu bilme imkânına sahip olamaz. Bu takdirde yapılacak meslek, o konuyu bilen âlimlere, müftîlere sorup ona kadar hareket etmektir.

Keffâret yemini bozduktan sonra yerine getirilir. Çünkü keffâret pişmanlık demektir. Tövbe ise günahtan sonra yapılır. Yemini bozmanın keffâreti, kişinin maddî gücüne tarafından farklılık arzeder.

* Müslim ya da gayr-i müslim bir köle ya da câriye azad etmek,

* On fakiri orta halli bir şekilde giydirmek,

* On fakiri sabah-akşam beslemek

* Üç gün arka arkaya oruç yetişmek, cezalarını keffâret olarak sıralayabiliriz.

Mazluma, haksızlığa uğrayana yardım etmek, müslümanların üstüne düşen manâlı bir vazife olup, dînî hükmü de farz-ı kifâyedir. Zulme uğrayanın müslüman olmasıyla gayr-ı müslim olması arasında herhangi bir fark yoktur. Biz, işkence ve mahiyetini, mazluma yardımın zaruretini ayrıca ilgili kısımda (bk. 203-221. hadisler arası) keza de iyiliği dikte, kötülükten nehiy konusunda (bk. 184-197. hadisler arası) açıklamıştık.

Peygamber Efendimiz’in yasakladığı şeylerin başında, altın yüzük uygulamak gelmektedir. Erkeklerin altın yüzük kullanmalarının haramlığında ümmetin âlimlerinin icmaı vardır. Kadınlar için böyle bir haramlık yoktur. Altın yüzük gibi, altın kolye, altın zincir ve altın süs eşyalarının her birini erkeklerin kullanması câiz değildir. Sıhhî bir mecburiyetten nedeniyle altın diş yaptırmak, vücudun herhangi bir uzvunda altın uygulamak, haramlık kapsamının dışındadır. Bunlarda bir sakınca ve yasaklık yoktur. Altın ve gümüş hilkaten para olup, biriktirilmesi ve elde tutulması değil, piyasada bulunması ve âmmenin hizmetine karşın yatırımlara sarfedilmesi gerekir. Piyasaya arzedilmeyen altın ve gümüş, ülkenin ve toplumun zenginliğinden sayılmaz. Bir sene müddetle elde kalan altın ve gümüş için kırkda bir zekât ödenmesi farzdır. Bu altını ve gümüşü elde tutmanın bir nevi cezası sayılabilir.

Gümüş kaplar içinde yemek yemek yenilmesi ve su içilmesi de yasaklanmıştır. Natürel ki, altın kaplar ilk olarak yasaktır. Daha açık bir açıklama ile, altın ve gümüşten üretilmiş konut eşyaları kullanılması câiz değildir.

Ancak bu kaplar, tıb alanında veya kimyevî maddeler yapımında, veya zarurî olan hallerde kullanılabilir.

Hadisimizden öğrendiğimiz bir diğer yasak da erkeklerin ipek giymeleridir. Burada, ipeğin, kullanılması laf konusu olan tüm çeşitlerinin erkekler için haram kılındığını görüyoruz. Şu değin var fakat, haram kılınanların tamamı saf ipekli çeşitleridir. İpek karışımı olan kumaşlar bu hükmün dışındadır. Kadınlar için ise aşağı da olduğu gibi, böyle bir yasaklama laf konusu değildir. Kadının yaşlısı, genci, evlisi, bekârı, zengini, fakiri bu konuda eşittir.

Aşağıda olduğu gibi, zaruret yer alan hallerde erkeklerin ipekli giymelerine müsade verilmiştir.

Müslim’in bir rivayetinde “yitiği fatura etmek” şeklinde gelen söylenti, bulunan yitik malın topluluk yerlerde ve herkesin duyabileceği şekilde tarifinin yapılmasıdır.

Bu hadisin ilk bölümünü, 848  ve 896 numaralı hadisler olarak bitmiş okuyacağız.

Hadisten Çıkarmamız Gereken Dersler Kişinin yaptığı yemine sadık kalması ve gereğini yerine getirmesi gerekir. Herhangi bir zaruretten nedeniyle yeminini bozan kimse keffâretini öder. Mazluma yardım farz-ı kifâyedir. Gücü yetenin zulmü önlemesi dini bir vecibedir. Mazlumun müslüman veya gayr-ı müslim olması arasında bir ayrım yoktur. Altın yüzük takmak ya da ziynet eşyası göstermek müslüman erkeklere haramdır. Altın diş taktırmak veya kaplatmak haram kılınmamıştır. Altın ve gümüşten üretilmiş ev eşyası göstermek haramdır. Saf ipeğin her çeşidi müslüman erkeklere haramdır. Zaruret halleri, yasakların kapsamı dışındadır. Peygamber Efendimiz’in de haram kılma yetkisi vardır.

Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları

BİR MÜSLÜMAN NASIL OLMALIDIR?

MÜSLÜMANIN MÜSLÜMAN ÜZERİNDEKİ HAKLARI NELERDİR?

MÜSLÜMAN ÜÇ GÜNDEN ARTI GÜCENMIŞ KALMAZ

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/peygamber-sav-efendimizin-yasakladigi-ve-emrettigi-yedi-sey-hadisi.html