Târık Suresi 14. ayeti ne anlatıyor? Târık Suresi 14. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Târık Suresi 14. Ayetinin Arapçası:

وَمَا هُوَ بِالْهَزْلِۜ

Târık Suresi 14. Ayetinin Meali (Anlamı):

O, katiyen bir şaka, bir ziyafet değildir.

Târık Suresi 14. Ayetinin Tefsiri:

Kur’ân-ı Kerîm’in hakkı bâtıldan, doğruyu eğriden ayırdeden ilâhî bir söz olduğu bildirilmek üzere önce önemli birer vasıfları ile göğe ve yere ant edilir. İlk olarak içindeki cisimlerle beraber dönen ve aşağıdan yükselen suyu yağmur olarak geri döndüren göğe ant edilir. Ayette geçen اَلرَّجْعُ (rec‘) kelimesinin hem “dönümlü” ayrıca de “döndürümlü” anlamına gelmesi olası olduğundan ayet “dönümlü ve döndürümlü göğe ant olsun” mânasını taşır. Nitekim gökyüzü, içinde bulunan iri cisimlerle birlikte hareket halinde olup dönmektedir. Aralarındaki mesafeler oysa ışık yılıyla ölçülebilecek değin büyük olan gökteki sayısız yıldızlar, yıldız kümeleri, galaksiler kesintisiz hareket halindedir. Bu gün bilimsel araştırmalar, içinde bulunduğumuz Samanyolu galaksisinin saniyede 320 km şipşak kendi civarda döndüğünü ve büyüklüğü nedeniyle bu dönüşünün ama 200 milyon yılda tamamlanabileceğini söylemektedir. Rec’ kelimesinde “yağmur” mânası da vardır. Buna kadar ayet, yağmurun defalarca yağmasına ya da suyun denizlerden buhar halinde yükselerek tekrar yağmur halinde geri dönmesine sinyâl eder.

İkinci olarak dünyayı yemyeşil zümrüt gibi bir cennet halinde süslemek ve üzerinde yaşamış canlıları besleyip büyütmek için her türlü bitkiyi çıkarmak üzere çatlayıp patlayan, şerha şerha yarılan yere yemin edilir. Ayette zikredilen اَلصَّدْعُ (sad‘) kelimesinde yarılmak, çatlamak ve çatlak mânaları bulunur ancak bu, ilk olarak yeryüzünün bitkileri son vermek için çatlayıp yarılışını anlatır. bununla beraber yeryüzünde öbür sebeplerle meydana gelen çatlaklar, yarıklar, hendekler, vadiler ve yolları; yarılıp insanların defnedildiği ve yeniden yarılıp insanların mahşere çıkacağı kabirleri de ifade eder.

Sûrenin akışı üstten ve alttan gelen şeylerin birleşip kaynaşarak yeni oluşumlar meydana gelmesiyle alakalıdır. Dolayısıyla göğün dönüşlü olması yukarıdan gelen fiil ve etkiyi, yerin yarılışlı olması da aşağı yer alan tip kabiliyet ve istidadı açıklama ederek gök ve yer biri diğerini sararak aşılayan karı ve koca konumunda olmaktadır. İkisinin izdivacından en erdemli ve en mükerrem varlık olarak doğan insan yeniden bunlar arasından, sulb ve terâib arasından çıkar gibi çıkarak Allah’a dönmek üzere âhiret âlemine gidecektir. Tüm bunlar da, Allah Teâlâ’nın kudreti aşağıda yeniden O’nun yaratması ve korumasıyla cereyan etmektedir.

Rec’ yağmur, sad’ bitki diye mülahaza edildiğinde, fışkırarak çıkan erkeğin menisinin kadının yumurtacığını aşılaması gibi, yağmur da uzay boşluğunda bir yumurtayı andıran yeryüzünü, bitkileri son vermek üzere aşılamakta böylece ilâhî bir fiil olarak canlılar yoktan var edilmektedirler.

Göklerdeki düzenli hareket ve yerdeki yardımsever yarılma, sürülme ve açılma Allah’ın yüce kudretini yansıttığı; her durum ve harekette O’nun düzenlemesiyle ilgili bir proğramın bulunduğunu ortaya koyduğu gibi Kur’an da her ayet ve kelimesiyle ilâhî kudretten süzülüp gelen ve beşer idrakine seslenip onun aklını ve düşüncesini harekete geçiren, sonra da ona en dürüst yolu ve en iyi hayat düzenini öğreten son ilâhî kitaptır. O kitap muhaliflerini, içinde taşıdığı binlerce gerçeklik belgeleriyle susturmaktadır. O, hiç kuşkusuz yargı ile bâtılı ayıran emin bir hükümdür. O asla şaka değildir. Bu bakımdan Kur’ân-ı Kerîm ve ayetlerini alaya edinmek, espri ve şaka konusu gerçekleştirmek büyük günahtır, hatta kişinin küfrüne bile sebep olabilir.

Tüm bunlara karşın: 

Târık Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Târık Suresi 14. ayetinin meal karşılaştırması ve öteki ayetler için tıklayınız...

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/tarik-suresi-14-ayet-meali-arapca-yazilisi-anlami-ve-tefsiri.html