Tekrar ne seslenmek? Nüksetme ne kavrayış gelmektedir?

Tekrar: Tekrar olma, tekrar anlamlarına gelmektedir.

TEKRAR KELİMESİ ÖRNEK CÜMLELER

Ertesi gün sabahleyin Mescid-i Harâm’a vardığımda yeniden benzer hâdise yinelenme etti. Beni öldü zannedip bıraktılar. Kalkıp Allâh Rasûlü’nün yanına vardım.

*****

Benzer hâdise birkaç gün daha tekerrür edince, putun kendisini müdâfaa etmesi için boynuna kılıcını astı. Ertesi gün putunu her tarafta çukurda görünce, ibâdet ettiği cansız nesnenin hiçbir şeye yaramadığını, kendini korumaktan dahî âciz olduğunu anladı ve şirk karanlığından İslâm’ın nurlu sabahına uyandı. İçinde bulunduğu dalâletten, kendisini Peygamber -aleyhissalâtü vesselâm- vâsıtasıyla kurtaran Allâh’a şükretti. sonradan da kavmini İslâm’a teşvîk etti.

*****

Târih değil, hatâlar tekerrür eder. (Sultan II. Abdülhamid Han)

*****

Kısacası devletler, bir aşîret olarak doğarlar. Tekâmül ederek devlet olurlar. Daha da geliştiklerinde bir imparatorluk hâline gelirler. Halkı ve idârecisiyle İslâmî terbiyeyi en güzel şekilde alıp o istikâmette hayata yön veren devletler, ihlâslarının devâmı nisbetinde daha uzun yaşarlar. Lâkin meziyetlerini kaybetmeye başladıklarında da küçülür ve târih sahnesinden çekilirler. Nihâyet yenileri doğar. Bunlar da, imkânlarına tarafından hayâtiyetlerini devâm ettirirler. Bu hâl, târih sahnesinde milletlerin bir alın yazısı programıdır. Çünkü bu âlemde bekâ yoktur. Yükselişler, sonunda düşüşe müncer olur. Lâkin o düşüşte de bekâ yoktur. Yeniden bir yükseliş başlar. Bu gerçeğe sadece düşüşlerin penceresinden bakanlar, senin gibi böyle bedbin ve muzdarip olurlar. Aksine yükseliş penceresinden bakanlar da, gereğinden artı neşeli şatır olurlar. Alın Yazısı sırrına vâkıf olanlar ve ilâhî gidişattaki hikmete nazar edenler ise, ne artı sevinir ne de fazlaca üzülürler. Zîrâ hâdiselerin arkasındaki murâd-ı ilâhîye vukûfun refah ve sükûnuna ererler. Yalnızca üzerlerine düşen vazîfeleri en hoş şekilde îfâ etmeye çalışırlar. Bilirler oysa, târihteki birçok hâdiseler, med-cezirler, yâni kalb grafiği gibi iniş-çıkışlar, öncekilerden ibret alınmadığı için yinelenme etmektedir. Deden Mehmed Âkif bu gerçeği ne hoş ifâde etmiştir:

Târîhi tekerrür diye târîf ediyorlar,
Hiç ibret alınsaydı yinelenme mü ederdi!..

Gerçekten târihin nüksetme etme kâidesi, idrâk sâhipleri için ne büyük bir nîmettir. Olgun halk müziği, bu kâideyi göz önünde bulundurarak târihin
ihtişamlı devrelerini nüksetme ettirmeye çalışır, çöküntü devrelerine de ibret nazarıyla bakarak îcâb eden tedbirleri alırlar. Bu sâyede îman şuuru ile istikbâle, Allâh’ın rızâsı istikâmetinde istikamet verirler.”

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/tekerrur-ne-demek-tekerrur-ne-anlama-gelir.html