Temaşa ne demek? Temaşa kelimesinin anlamı nedir? Temaşa kelimesine misal cümleler...
Temâşâ: Bakıp seyretme. Gezme anlamlarına gelmektedir.
TEMAŞA KELİMESİNE MISAL CÜMLELER
Amele dönüşen tefekkür ve tahassüs sâyesinde insan, kâinattaki hârikaları alelâde görme hastalığından da kurtulur.
Sahiden, basmakalıp bir insan, bir ressamın tabiatı taklit ederek vücûda getirdiği tabloları takdirle temâşâ ederken, kâinat ve onun Hâlık’ı karşı benzer takdir hissini duyamaz. Bütün hârikaları her günkü işler olarak telâkkî eder.
*****
Güzel delikanlı! Çıplak gözle bakanla elinde dürbün olan kimsenin görebildiği nasıl farklı ise, nefsin esiri olmuş bir akılla hakîkat keşfinde ufukları aşmış bir gönlün görüp kavrayabildikleri de çok farklıdır. Bu itibarla sen felsefeye kafa yorduğun dek İslâm’ın güzelliklerini öğrenip yaşasaydın, hikmet tecellîlerine mazhar olarak böyle bir farklılığa sâhip bulunabilirdin. Anlardın fakat, fikir hayli övülmesine karşın kuvvetsizlik içindedir ve büyük hakîkatleri iyi anlamak ve idrâk etmek için kâfî değildir. Hayat ve hadiseleri içten bir şekilde okuyabildikçe de bu gerçeği daha derinden kavrardın. Yâni bilirdin ama, varlıklar âlemine ancak hikmet penceresinden bakmak lâzımdır. Çünkü hikmet, hafıza gözüyle yok fakat gönül gözüyle Yüce Yaratıcı’nın ilâhî sanatındaki kudret nakışlarını görebilmek, ebedi güzellikleri seyredebilmek ve özgün incelikleri temâşâ edebilmekten ibârettir.
*****
Cenâb-ı Yargı, insan nesline diğer mahlûkâttan çok farklı ikramlarda bulunmuştur. Zira O, kullarını fazla sevmekte ve onlara çok acınacak şey
etmektedir. Etrâfımızda her an temâşâ edip hayranlıkla seyrettiğimiz binbir türlü sanat hârikaları, ilâhî nakışlar ve kudret tecellîleri, âdeta birer muhabbet mektubu gibi bizlere ikrâm edilmektedir. Âyet-i kerîmede bu nîmetlerle alâkalı olarak şöyle buyrulur:
“O, göklerde ve yerde ne varsa hepsini, kendi katından (bir lûtuf almak üzere) size âmâde kılmıştır. Kuşkusuz bunda düşünen bir toplum için ibretler vardır.” (el-Câsiye, 13)
*****
Tohumların çatlayıp filizlerin çıkması ve görkemli ağaçlar hâline gelmesi, kara topraktan sayılamayacak değin çok renk ve türde bitki,
meyve, sebze ve çiçeğin yetişmesi, üstünde durup düşünülmesi gereken harikulade bir hâdisedir. Bunlar üstünde tefekkür eden bir düşünce,
sonunda her şeyi en hoş şekilde yaratan Allah Teâlâ’ya ulaşacak, O’nun azamet, kudret, acıma, cemâl gibi hoş sıfatlarını temâşâya
dalacaktır.
