Zina nedir? Zina ile ilgili ayet ve hadisler nelerdir? Zinadan nasıl uzaktan durulur? Zina neden yasaklanmıştır ve zinanın zaraları nelerdir? İslam hukukunda zinanın cezası nelerdir? Sorularının cevabını haberimizin detayında bulabilirsiniz...

Zina etmek, bir kadınla nikâhsız ya da haksız olarak cinsel temasta bulunmaktır. Zina âyet ve hadislerde belirli bir şekilde yasaklanmıştır ve  haram kılınmıştır.

ZİNA NEDİR? ZİNA ÇEŞİTLERİ NELERDİR?

Zina etmek, bir kadınla nikâhsız veya hileli olarak cinsel temasta bulunmaktır. Nikahlanmamış kız arkadaşla veya nişanlı ile yapılan cinsel ilişki de zinadır. Arapça "zenâ" fiilinden mastar. Zinanın sözlük ve terim anlamı birdir. Bu da; bir erkeğin kadınla bir akde veya haklı bir sebebe dayanmaksızın önden cinsel temasta bulunmasıdır. Zina eden erkeğe "zânî" kadına ise "zâniye" denir.

Zina Haram Mıdır?

Zina âyet ve hadislerde belli bir şekilde yasaklanmıştır ve  haram kılınmıştır. Zira Âyet-i Kerime'de  “Zinâya yaklaşmayınız!..” (el-İsrâ, 32) emrine özenle uyarlamak gerekir. Bu âyet-i kerîmede zinâ bir tarafa, ona yaklaştıracak davranışlar bile yasaklanmıştır. Zina, öteden beri insan aklının, ahlâk ve hukuk nizamlarının ve diğer semâvî dinlerin ayrıntılarıyla yanlış ve çirkin gördüğü bir davranış olup İslâm’da da büyük günahlardan sayılmıştır.

Zina Çeşitleri Nelerdir?

Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den söylenti edildiğine tarafından Nebî sallallahu aleyhi ve sellem  şöyle buyurdu:

"Âdemoğluna zinadan nasibi takdir olunmuştur. O buna mutlaka erişir.

Gözlerin zinası görmek, Kulakların zinası dinlemek, Dilin zinası konuşmak, Elin zinası yetişmek, Ayakların zinası yürümektir. Kalbe gelince o, istek eder, ister. Üreme organı ise, bunu ya gerçekleştirir, veya boş yere çıkarır." (Buhârî, İsti'zân 12, Alın Yazısı 9; Müslim, Alın Yazısı 20-21. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Nikâh 43)

ZİNA İLE İLGİLİ AYETLER

İsrâ Sûresi 32

"Zinaya yaklaşmayın. Zira o, bir hayâsızlıktır ve fazla kötü bir yoldur."

Nûr Sûresi 2

"Zina eden bayan ve zina eden erkekten her birine yüz sopa vurun; Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah'ın dininde (hükümlerini uygularken) onlara acıyacağınız tutmasın. Müminlerden bir gurup da onlara uygulanan cezaya şahit olsun."

Nûr Sûresi 3

"Zina eden erkek, zina eden ya da müşrik olan bir kadından başkası ile evlenmez; zina eden kadınla da ancak zina eden veya müşrik olan erkek evlenir. Bu, müminlere haram kılınmıştır."

Nûr Sûresi 4

"Namuslu kadınlara zina isnadında bulunup, daha sonra (bunu isbat için) dört tanık getiremeyenlere seksener sopa vurun ve artık onların şahitliğini hiçbir süre kabul etmeyin. Onlar en ince ayrıntısına kadar günahkârdırlar."

Nûr Sûresi 6

"Eşlerine zina isnadında bulunup da kendilerinden diğer şahitleri olmayanlara gelince, onların her birinin şahitliği, kendisinin doğru söyleyenlerden olduğuna dair dört kere Allah adına yemin ederek şahitlik etmesi, beşinci kez da, eğer yalan söyleyenlerden ise Allah'ın lânetinin kendi üzerine olmasını dilemesidir."

Nûr Sûresi 8

"Kadının, kocasının yalan söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah namına ant ve tanıklık etmesi, beşinci kez da, eğer (kocası) dürüst söyleyenlerden ise Allah'ın gazabının kendi * üstüne olmasını dilemesi kendisinden cezayı kaldırır."

Nûr Sûresi 23

"Namuslu, kötülüklerden habersiz mümin kadınlara zina isnadında bulunanlar, dünya ve ahirette lânetlenmişlerdir. Yapmış olduklarına, dilleri, elleri ve ayaklarının, aleyhlerinde tanıklık edeceği gün onlar için çok büyük bir azap vardır."

Nûr Sûresi 26

"Fena kadınlar fena erkeklere, fena erkekler ise fena kadınlara; temiz kadınlar pak erkeklere, temiz erkekler de temiz kadınlara yaraşır. Bu sonuncular, (iftiracıların) söylediklerinden fazla uzaktırlar. Kendileri için bağışlanma ve güzel bir rızık vardır."

Nûr Sûresi 30

"(Resûlüm!) Mümin erkeklere, gözlerini (harama) dikmemelerini, ırzlarını da korumalarını söyle. Çünkü bu, kendileri için daha pak bir davranıştır. Şüphesiz Allah, onların yapmakta olduklarından haberdardır."

Nûr Sûresi 31

"Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; iffet ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna almak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin aşağı bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut az önce kadınların rahat kadınlık hususiyetlerinin farkında olan olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Daima pat diye Allah'a tevbe ediniz ancak kurtuluşa eresiniz."

Furkân Sûresi 68

"Yine onlar ama, Allah ile beraber (tuttukları) diğer bir tanrıya yalvarmazlar, Allah'ın haram kıldığı cana hileli yere kıymazlar ve zina etmezler. Bunları yapan, günahı(nın cezasını) bulur"

Mümtehine Sûresi 12

"Ey Peygamber! İnanmış kadınlar, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleriyle ayakları aralarında bir kötüleme uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte sana karşı gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri vakit, biatlarını kabul et ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, fazla bağışlayandır, fazla esirgeyendir."

ZİNA İLE İLGİLİ HADİSLER

Zina Türleri Hadisi

Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Nebî sallallahu aleyhi ve sellem  şöyle buyurdu:

"Âdemoğluna zinadan nasibi takdir olunmuştur. O buna mutlaka erişir. Gözlerin zinası bakmak, kulakların zinası dinlemek, dilin zinası konuşmak, elin zinası tutmak, ayakların zinası yürümektir. Kalbe gelince o, istek eder, ister. Üreme organı ise, bunu ya gerçekleştirir, veya boşa çıkarır." (Buhârî, İsti'zân 12, Felek 9; Müslim, Alın Yazısı 20-21. Hem bk. Ebû Dâvûd, Nikâh 43)

İnsanı Cehenneme Sürükleyen 2 Şeyden Biri Cinsel Organıdır

Ebû Hüreyre radıyallahu anh şöyle dedi:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e:

– İnsanları cennete maksimum götürecek şey nedir? diye soruldu.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

– “Allah’a saygı (takvâ) ve güzel ahlâktır” buyurdu.

– İnsanları cehenneme en fazla götürecek şey nedir? diye sorulunca da:

– “Ağız ve cinsel organdır” buyurdu. (Tirmizî, Birr 62. Keza bk. İbni Mâce, Zühd 29)

Müslüman Zina Etmez

Ebû Hüreyre (r.a)’den rivâyet edildiğine tarafından Nebiyy-i Ekrem (s.a.v) şöyle buyurmuştur:

“Zinâkâr, (kâmil bir) mü’min olarak zinâ etmez; hırsız, (kâmil bir) mü’min olarak çalmaz; içki içen, (kâmil bir) mü’min olarak içki içmez. Kişi bunları yaptıktan daha sonra tevbe kapısı hâlâ ona açıktır.” (Buhârî, Hudûd, 20)

Allahın Sevmediği Amel, Zina

Hz. Âişe vâlidemizin rivâyetine kadar Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur:

“Ey ümmet-i Muhammed! Erkek veya bayan bir kulunun zina etmesini, Allah’tan daha fazla kıskanan (memnuniyetsizlik ve nefretle tedarik eden) hiçbir kimse yoktur. Ey ümmet-i Muhammed! Siz benim bildiklerimi bilseydiniz, eksik güler fazla ağlardınız.” (Buhârî, Nikâh, 107)

Haramı Görür Görmez Tekrar Bakma!

Büreyde (r.a) der ki: Rasûlullah (s.a.v), Hz. Ali’ye hitaben şöyle buyurdu:

“Ey Ali, âniden bir haramı gördüğünde dönüp bitmiş bakma! Zira birincil bakış senin (için affedilmiş)tir, oysa ikinci bakış aleyhinedir (günahtır).” (Ebû Davud, Nikâh, 42-43/2149; Tirmizî, Edeb, 28/2777; Heysemî, VIII, 63)

Aniden Görülen Haram

Cerîr radıyallahu anh  şöyle dedi:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'e aniden görmenin hükmünü sordum.

- "Hemencecik gözünü başka tarafa çevir!" buyurdu. (Müslim, Âdâb  45. Ayrıca bk. Ebû Davûd, Nikâh 43; Tirmizî, Edeb 28)

Bir Başkasının Avret Yerine Görmek Haramdır

Ebû Saîd radıyallahu anh'den söylenti edildiğine kadar Resûlullah  sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

"Erkek, erkeğin avret yerine, kadın da kadının avret yerine bakamaz. Bir erkek başka bir erkekle; bir bayan da diğer bir kadınla bir örtü aşağı yatamaz."

Müslim, Hayz  74. Keza bk. Tirmizî, Edeb 38; İbni Mâce, Tahâret 137

Mahremiyete Dikkat

İbni Abbas  radıyallahu anhümâ'dan rivayet edildiğine kadar Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem  şöyle buyurdu:

"Hiçbiriniz, yanında mahremi bulunmayan bir kadınla başbaşa kalmasın." (Buhârî, Nikâh 111, Cihâd 140; Müslim, Hac 424. Hem bk. Tirmizî, Radâ' 16, Fiten 7)

 Fuhuş İslam'da Yasaktır

Ebû Mes'ûd el-Bedrî radıyallahu anh'den rivayet edildiğine kadar Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, köpek parasını, fuhuş gelirini ve falcılık ücretini yasaklamıştır.

Buhârî, Büyû 25, 113, İcâre 20, Talâk 51, Tıb 46, Libâs 86, 96; Müslim, Müsâkât 40. Hem bk. Ebû Dâvûd, Büyû 26, 63; Tirmizî, Büyû 46, 49, 50, Nikâh 37, Tıb 23; Nesâî, Sayd 15, Büyû 91, 92, 94; İbni Mâce, Ticârât 9

Bir Başkasına Zina Suçu Atmak Büyük Günahtır

Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine tarafından Nebî sallallahu aleyhi ve sellem  şöyle buyurdu:

- "Yedi helâk ediciden kaçının!" Sahâbîler:

- Ey Allahın Resûlü! Bunlar nelerdir? diye sordular. Hz. Peygamber:

- "Allah'a ortak koşmak, büyü (sihir)  yerine getirmek, Allah'ın haram kıldığı bir nefsi hileli yere öldürmek, faiz yemek, yetim malı yemek yemek, savaş meydanından firar etmek, evli, namuslu ve hiç bir şeyden haberi olmayan kadınlara zina isnad etmektir, buyurdu.

Buhârî, Vasâyâ 23, Tıb 38, Hudûd 44; Müslim, Îmân 145. Keza bk. Ebû Dâvûd, Vasâyâ 10; Nesâî, Vasâyâ 12

Kıyamet Günü Allah Teâla Zina Edenin Yüzüne Bakmaz

Yeniden Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den söylenti edildiğine kadar Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Allah Teâlâ kıyamet gününde üç kişiyle konuşmaz, onları temize çıkarmaz, suratlarına bile bakmaz; diğer taraftan onlar dehşet bir azâba uğrarlar.

Bunlar; zina eden yaşlı, yalan söyleyen hükümdar, kibirlenen fakirdir.” (Müslim, Îmân 172. Hem bk. Tirmizî, Cennet 25; Nesâî, Zekât 75, 77)

Zina İftirası Ahirette İflas Ettirir

Ebû Hüreyre  radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“Müflis kimdir, biliyor musunuz?” diye sordu. Ashâb:

- Bizim aramızda müflis, parası va malı olmayan kimsedir, dediler. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“şüphesiz ki ümmetimin müflisi, kıyamet günü namaz, oruç ve zekât sevabıyla gelip, ama şuna sövüp, buna zina isnâd ve iftirası yapıp, şunun malını yiyip, bunun kanını döküp, şunu dövüp, bu se-beple iyiliklerinin sevabı şuna buna bahşedilen ve üzerindeki kul hakları bitmeden sevapları biterse, adalet sahiplerinin günahları kendisine yükletilip daha sonra da cehenneme atılan kimsedir” buyurdular. (Müslim, Birr 59. Keza bk. Tirmizî, Kıyâmet 2)

Zina Eden Affedilir mi?

Ebû Zer radıyallahu anh şöyle demiştir:

Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’le birlikte Medine’nin Harra mevkiinde yürüyordum. Derken Uhud dağı karşımıza çıkıverdi. Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem:

– “Ey Ebû Zer!” dedi. Ben:

– Buyur yâ Resûlallah! Emrine âmâdeyim, dedim. Resûlullah:

“Yanımda şu Uhud dağı değin altın olsa, bu beni sevindirmez. Bir borcu ödemek için  ayırdığımdan başka da yanımda bir dinar bulunarak üç gün geçmesini istemem. –Resulullah, önüne, sağına, soluna ve arkasına elleriyle verme işareti yaparak–yanımda bulunanı Allah’ın kullarına şöyle şöyle dağıtmak isterim” buyurdu. Sonra yoluna devam etti ve:

“Dünyada varlığı çok olanlar âhirette sevapları eksik olanlardır. Yalnız sağına, soluna ve ardına şöyle, şöyle ve şöyle verenler müstesnadır. Ama onlar da ne kadar azdır” buyurdu. Daha Sonra da bana:

“Ben yanında gelinceye kadar yerinden ayrılma” diye tenbih ederek gecenin karanlığında yürüyüp gözden kayboldu. Yüksek bir ses işittim bir kimsenin Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem’e saldırmasından korktum. Onun yanına ulaşmak istedim, lakin “Ben yanına gelinceye kadar yerinden bölünme” buyruğunu hatırlayarak yerimden ayrılmadım. Resûl-i Ekrem yanıma gelince:

– Bir ses işittim ve ondan korktum, diye duyduğum sesten bahsettim. Hz.Peygamber:

– “Sen o sesi duydun mu?” diye sordu. Ben:

– Evet, diye yanıt verdim. Resûl-i Ekrem şöyle buyurdu:

– “O gelen Cebrâil idi; bana ümmetinden Allah’a iki taraflı koşmayarak ölen kimse Cennet’e girer, dedi.”  Ben:

– Zina edip hırsızlık yapsa da mı? dedim. Resûl-i Ekrem:

– “Zina da etse, hırsızlık da yapsa sonuç olarak cennete girer” buyurdular.

Buhârî, İstikrâz 3, Rikak 14; Müslim, Zekât 32

Göz Zinası ve Bayan Kokusu

Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Her göz (harama bakmakla) zinâ eder. Bayan koku sürünüp (erkeklerin bulunduğu) bir meclisten geçtiği süre, o da zâniyedir/zinâ etmiş sayılır.” (Tirmizî, Edeb, 35/2786; Ebû Dâvûd, Tereccül, 7/4173; Nesâî, Zînet, 35)

Harama Bakmayı Terk Edene Ecir

Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bu hususta şöyle buyurmuştur:

“Harama gösterme, iblisin zehirli oklarından bir oktur. Her kim Allah korkusu sebebiyle harama bakmayı terk ederse Allah ona, kalbinde lezzetini hissedeceği bir îman bahşeder.” (Hâkim, IV, 349/7875)"

 Üçüncüsü Şeytandır...

Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Bir erkek, tanıdık olmayan bir kadınla baş başa kaldığında mutlaka üçüncüleri iblis olur.” (Tirmizî, Radâ’, 16/1171; Fiten, 7/2165; Ahmed, I, 18, 26)

Zina ve Fuhuş Hastalıkları Çoğaltır

Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurur:

“Bir milletin içinde zina ve fuhuş ortaya çıkıp nihayet o millet bu suçu alenî olarak işlemeye başladığında, mutlaka içlerinde vebâ hastalığı ve kendilerinden önce gelip-geçmiş milletlerde görünmeyen diğer hastalıklar yayılır.” (İbn-i Mâce, Fiten, 22; Hâkim, IV, 583/8623)

İbn-i Abbâs Hazretleri’nden gelen bir rivâyette ise şöyle buyrulur:

“…Bir toplumda zina yaygınlaşırsa, arasında ölümler artar…” (Muvatta’, Cihâd, 26; İbn-i Mâce, Fiten, 22)

Zina Yapanların Ahiretteki Durumları

Dünyada bu dek zararı olan zina, âhirette de kişiyi rezil-rüsvay eder ve acı bir azaba mâruz bırakır. Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurur:

“Bu gece rüyâmda iki kişi (Cebrâîl ile Mîkâîl) gelerek beni kaldırdılar ve «Haydi gidiyoruz» dediler. Ben de onlarla beraber gittim… Fırın gibi bir yapıya vardık. Orada ne söylenildiği anlaşılamayan çığlıklar, feryatlar birbirine karışıyordu. İçerde bir sürü çıplak erkek ve bayan bulunduğunu anladık. Altlarından alevler yükseldikçe, çığlık atıyor, feryâd u figân ediyorlardı. Meleklere bunların kim olduğunu sordum:

«–Zina eden erkek ve kadınlar» dediler.” (Buhârî, Ta’bîr, 48; Cenâiz, 93; Tirmizî, Rü’yâ, 10/229

Zina Etmek İsteyen Gence, Peygamberimizin Cevabı

Ebû Ümâme (r.a) anlatıyor:

“Bir genç Rasûlullah Efendimiz’e geldi ve:

«–Yâ Rasûlallah! Zina için bana müsade verir misiniz?» dedi.

Oradakiler hemencecik gencin üzerine yürüdüler ve azarlayarak «Sus, sus!» dediler.

Efendimiz (s.a.v):

«–Yaklaş!» buyurdu. Genç, Allah Rasûlü’nün yanına varıp oturdu.

Rasûlullah (s.a.v) ona:

«–Böyle bir şeyi annen için ister misin?» diye sordu. Genç:

«–Allah beni senin yoluna kurban etsin, hayır, vallâhi istemem yâ Rasûlallah!» dedi.

Allah Rasûlü (s.a.v):

«–Öteki halk da anneleri için böyle bir şeyi istemezler» buyurdu.

Daha sonradan Rasûlullah (s.a.v), aynı soruyu kızı, kız kardeşi, halası, teyzesi için de sordu. Genç hepsine:

«–Allah beni senin yoluna kurban etsin, hayır, vallâhi istemem yâ Rasûlallah!» cevabını verdi.

Rasûlullah (s.a.v) her defasında “öteki insanların da yakınları için böyle bir şeyi istemeyeceklerini” hatırlattı. Konuşmanın sonunda mübârek elini gencin üstüne koydu ve:

«Allah’ım, bunun günahlarını affet, kalbini temizle ve iffetini muhâfaza eyle!» diye dua etti.

Genç bundan sonradan böyle bir şeye hiç tenezzül etmedi.” (Ahmed, V, 256-257; Heysemî, I, 129)

Zina Çoğalınca...

Bir gün Allah Rasûlü (s.a.v):

−Bu ümmetin sonunda yere batma (hasf), maymun ve domuza çevrilme (mesh) ve taşlanma (kazf) vukû bulacaktır” buyurmuştu. Âişe (r.anhâ):

“−İçimizde sâlih ahali olduğu hâlde helâk edilecek miyiz?” diye sordu.

Rasûlullah (s.a.v):

“−Zina çoğaldığında evet!” buyurdu (Tirmizî, Fiten, 21/2185. Bkz. Ebû Dâvûd, Melâhim, 10/4307.)

Yollarda Oturmaktan Kaçının

Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh'den söylenti edildiğine göre Nebî  sallalahu aleyhi  ve sellem  şöyle buyurdu:

- "Yollarda oturmaktan kaçının!" Sahâbîler:

- Biz buna mecbûruz. Meselelerimizi orada konuşuyoruz, dediler. Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

- "Oturmaktan vazgeçemeyecekseniz o halde yolun hakkını verin!" buyurdu.

- Yolun hakkı nedir Ey Allah'ın Resûlü? dediler.

- "Harama bakmamak, gelip geçenleri incitmemek, selâm elde etmek, mârufu emredip münkerden nehyetmektir" buyurdu. (Buhârî, Mezâlim 22, İsti'zân 2; Müslim, Libâs 114. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 12; Tirmizî, İsti'zân 30)

Gözlerinde Zinâ İzleri Var

Enes -radıyallâhu anh- kendi rivâyetine kadar; bir gün Hazret-i Osman’a bu arada yolda bir kadın görür. Kadının güzelliği aklına takılır. Bu fikir ile Hazret-i Osman’ın yanında girer. Onu gören Hazret-i Osman:

“–Ey Enes! Gözlerinde zinâ izleri var.” der. Buna çok hayran eden Enes -radıyallâhu anh-:

“–Allâh’ın Rasûlü’nden sonra vahiy mi geliyor?” diye sorar. Hazret-i Osman -radıyallâhu anh- ise:

“–Hayır, bu bir basîret ve içten bir firâsettir.” buyurur. (Kuşeyrî, Risâle, Beyrut 1990, sf. 238.)

ZİNADAN NASIL UZAKTA DURULUR

"Zinâ tehlikesinden korunmak için Cenâb-ı Hakk’ın:

“Zinâya yaklaşmayınız!..” (el-İsrâ, 32) emrine özenle aktarmak gerekir.

Bu âyet-i kerîmede zinâ bir tarafa, ona yaklaştıracak davranışlar bile yasaklanmıştır. Meselâ harama bakmak, bunlardan biridir. Cerîr -radıyallâhu anh- şöyle der:

Peygamber Efendimiz’e, bakılması haram olan şeyi pat diye görmenin hükmünü sordum:

“–Hemencecik gözünü başka tarafa çevir!” buyurdu. (Müslim, Âdâb, 45. Keza bkz. Ebû Dâvûd, Nikâh, 43; Tirmizî, Edeb, 28)

Zira harama bakan insan, “göz zinâsı” işlemiş olur. Aynı şekilde kulakların zinâsı kulak vermek, dilin zinâsı konuşmak, elin zinâsı dokunmak, ayakların zinâsı yürümek, kalbin ve nefsin zinâsı da düşünmek ve arzu etmek sûretiyle harama yönelmektir. Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bu hususta şöyle buyurmuştur:

“Harama manzara, iblisin zehirli oklarından bir oktur. Her kim Allah korkusu nedeniyle harama bakmayı terk ederse Allah ona, kalbinde lezzetini hissedeceği bir îman bahşeder.” (Hâkim, IV, 349/7875)" (Hakkʼa Adanmış GENÇLİK, Osman Nûri Topbaş)

ZİNA NEDEN YASAKTIR VE ZİNANIN ZARARLARI NELERDİR?

"Zina, öteden beri insan aklının, ahlâk ve hukuk nizamlarının ve tüm semâvî dinlerin tamamen yanlış ve çirkin gördüğü bir davranıştır. Zina nesebin karışmasına, âilenin dağılmasına, hısımlık, komşuluk, arkadaşlık gibi bağların çözülüp toplumdaki mânevî ve ahlâkî değerlerin kökten sarsılmasına sebep olur. İnsanı bedenî zevklerin esiri yaparak şeref ve şerefini ayaklar altına alır.

Fuhuş, kadın ticaretinin yaygınlaşmasına, kadının bir geçimini sağlama kaynağı olarak kullanılmasına ve kadın simsarlarının ortaya çıkmasına yol açar. Annelik şeref ve haysiyetini târumâr eder. Bir toplumda zina yayıldığında:

Nesiller birbirine karışır, çocuklar ya hiç olmaz ya da babasız kalır.Babası belli olmayan çocuklar korumasız, nafakasız ve şefkatsiz kalarak sağlıklı ve gizli bir hayattan mahrûm olurlar. Baba terbiyesinden uzak yetişen çocuklar şımarık olur ve cemiyete zararlı birer fert hâline gelirler.Çocuklarının olup olmadığı kesin olmadı için erkeklerin mirasını kimin alacağı bilinemez, adalet, hukuk zâyî olur.Kadınla erkeğin iki taraflı eseri olan çocuklara sadece kadınlar görmek zorunda kalır. Bu da kadınlara yapılan büyük bir haksızlıktır.Âile müessesesi dağıldığında içtimâî hayat da büyük ölçüde felce uğrar.Âile dağılınca erkeğin, kadının ve çocukların mânevî ve rûhî ihtiyaçları büyük ölçüde karşılanamaz. Sevme, sevilme, saygı bakış, hürmet görme, güvenme, sığınma, dertlerini paylaşma, yardımlaşma gibi ihtiyaçları karşılanmayan insanlar psikolojik hasta durumuna düşerler.Nesiller belirsiz olunca kardeşlerin ve fazla yakın akrabaların birbiriyle bilmeden evlenmesi gibi tehlikeler zuhûr eder.Akrabalık ve hısımlık müessesesi ortadan kalkar. İnsanlar sadece anne ve anneannelerini tanıyabilirler, ara sıra bu bile mümkün olmaz. Dolayısıyla yeni tür, toplum içinde kendisine en yakın olan muhabbet ve güven hâlesini kaybeder.Zina, rastgele birleşmeler ve cinsî temaslar, tabiatı gereği kıskanç olan insanı, ölümle neticelenen münakaşa ve dövüşmelere sürükler. Bu da can güvenliğini değil eder. Nikâh ve evlilik ise bu nesil ihtilaf ve kavgaların önüne geçer. (Prof. Dr. Süleyman Uludağ, İslâm’da Dikte ve Yasakların Hikmeti, s. 171-172.)

BUNDAN BAŞKA zinanın afiyet için de böylece çok zararları mevcuttur. Zina bataklığına düşen insanlarda frengi, bel soğukluğu gibi sirayet edici pek fazla rahatsızlık müşâhede edilmektedir. Günümüzde tıbbın tedavi bulamadığı ölümcül rahatsızlık AIDS, büyük ölçüde zina yoluyla bulaşmaktadır.

O hâlde, nikâhın saâdetini fuhşun murdarlığına değiştirmek değin ahmaklık ve cehâlet olamaz!.." (Ebedî Yol Haritası İSLÂM, Dr. Murat KAYA)

İSLAM HUKUKUNDA ZİNANIN CEZASI NEDİR?

İSLAM'DA KADIN ERKEK İLİŞKİSİ NASIL OLMALIDIR?

TAŞIYICI ANNELİK CAİZ Mİ?

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/zina-nedir-zina-ile-ilgili-ayet-ve-hadisler.html