“Ben Ensar’ın Resûlullah’a o kadar çok hizmet ettiğini gördüm ve kendi kendime «Şâyet Ensar’dan biriyle dostluk edersem ben de ona hizmet edeceğim» diye ant etmiştim” hadisini nasıl anlamalıyız?Enes İbni Mâlik radıyallahu anh şöyle dedi: Cerîr İbni Abdullah el-Becelî ile bir yolculuğa çıkmıştım. (Benden yaşlı olduğu hâlde) Cerîr bana hizmet ediyordu. Ona: - Böyle yapma! deyince bana şunları söyledi: - Ben Ensar’ın Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e öyle fazla hizmet ettiğini gördüm ve kendi kendime “Şâyet Ensar’dan biriyle dostluk edersem ben de ona hizmet edeceğim” diye ant etmiştim. (Buhârî, Cihâd 71; Müslim, Fezâilü’s-sahâbe 181) Hadisi Nasıl Anlamalıyız? Cerîr İbni Abdullah el-Becelî Hazretleri Yemen’deki Becîle kabilesinin reisiydi. Hicretin 10. yılı Ramazan ayında, yani Peygamber Efendimiz’in vefâtından üç ay değin önce, 150 karakter bir heyetle Medine’ye gelerek Müslüman oldu. Peygamber Efendimiz’i fazla sevdi. Efendimiz de onu sever ve kendisini her gördüğünde gülüş ederdi. “BU ÜMMETİN YUSUF’U” Cerîr İbni Abdullah el-Becelî daha sonraları Sâsânîlere karşısında yapılan savaşlarda büyük kahramanlıklar gösterdi, çoğu büyük kasaba onun gösterdiği cesaret sâyesinde fethedildi. Son derece yakışıklı bir sahâbî idi. Hz. Ömer onun “bu ümmetin Yûsuf’u” olduğunu söylerdi. 51 (671) yılında Cezîre’deki Karkîsîyâ’da vefat etti. “ŞAYET ENSAR’DAN BİRİYLE ARKADAŞLIK EDERSEM, BEN DE ONA HİZMET EDEYİM” Cerîr radıyallahu anh, Ensar dediğimiz Medineli Müslümanların Peygamber Efendimiz’e nasıl hizmet ettiklerini görmüş ve onlara hayran kalmıştı. Gönlünde Ensar’a karşısında derin bir sevgi uyandı ve kendi kendine, “Ola Ki Ensar’dan biriyle arkadaşlık edersem, ben de ona hizmet edeyim” diye söz verdi. Bu fırsat birgün eline geçti. Keza de Kâinâtın Güneşi’ne çocukluk ve gençlik dönemlerinde tam on yıl süreyle herkesten çok hizmet etmiş olan Enes radıyallahu anh ile yol arkadaşı oldu. Sahîh-i Buhârî’deki rivayette açıkca görüldüğü üzere, Enes radıyallahu anh kendisinden yaşca küçüktü. Mütevâzi bir insan olan Cerîr, Enes’e hizmet etmekten derin müsamaha duydu. Hadîs-i şerîfimiz, ikrâm edilmeye lâyık olan muhterem insanlara saygıda hata etmemeyi, onları hoş tutmayı öğüt etmektedir. Hadisten Öğrendiklerimiz Hz. Peygamber’e hizmet eden kimseler, her türlü hürmete ve ikrâma lâyık insanlardır. Resûlullah’ı seveni hoşuna gitmek, ona saygısızlık edenden dehşet etmek dinî bir görevdir. Cerîr İbni Abdullah hazretleri kavminin reisi ve kahraman bir sahâbî olduğu hâlde tevâzuu elden bırakmazdı. Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/ensari-sevmek-ile-ilgili-hadis.html