DNA uyum testi yanağın iç kısmından alınan bir sürüntü örneğiyle yapılıyor. BBC’nin haberine tarafından, Mitsui Cheiko Date isimli bir çöpçatana başvurarak böyle bir test yaptırdı. Önce, Eylül 2018’de karşılıklı alaka alanlarından ötürü 45 yaşındaki Tomohito ile eşleşti. Peşinde bir ay flört ettikten sonradan DNA analizi yaptırdılar. Netice yüzde 100 uyumlu çıktı. Mitsui, “İyi bir netice almayı bekliyordum fakat beklediğimden daha iyi çıktı, fazla mutlu oldum.” dedi. Kalıtımsal ahenk testinde uyumlu çıkan çift, iki hafta daha sonra evlilik kararı aldı ve Eylül 2019’da evlendi. Mitsui, evlilik kararı almasına ilişkin şöyle diyor: “DNA testi yaptırmasak evlenir miydim bilmiyorum. Ola Ki evlenirdim lakin test sonucu beni bu kararı almaya itti. Bu bakımdan insanın hayatını belirleyici bir etkisi oluyor.” Mitsui, Cheiko Date (ortada) ve eşiyle birlikte. Cheiko Date, 2014 yılında İsviçre’deki GenePartner‘da çalışmaya başlamış ve 20 yılda 700 çifti eşleştirdiğini ileri sürüyor. GenePartner’in kurucularından genetik bilimci Dr. Tamara Brown, genetik testin benzeyen uyumuna katkısı olacağını düşünüyor. “Bir ilişkinin başarılı olması için iki şeyin bir arada olması gerekiyor” diyen Brown, bunların biyolojik eşleştirme ve sosyal ahenk olduğunu belirtiyor. Genetik ahenk testinde, sürüntü örneğindeki insan akyuvar antijen sistemi (HLA) genlerini inceliyorlar. Bu konuda Dr. Brown, HLA’nın fiilen bağışıklık sisteminde manâlı olduğunu söylüyor. HLA çeşidi ne dek artı olursa bağışıklık da öyle kaslı olur. Dr. Brown, kadınsı ve erkek memelilerin HLA’ları saptama ettiğini belirterek şöyle dedi: “Çünkü hastalıklara karşı dirençli bebeklere sahip almak istiyorlar. Bu canlı türlerinin devamlılığı için önemi olan kolay bir prensip.” HLA testleri ‘terli tişört deneyi’ne dayanıyor HLA testlerinin kökeni aslında 26 yıl öncesine dayanıyor. İsviçreli Dr. Claus Wedekind, 1995’te ‘terli tişört araştırması’ yaptı. Bu deneyde, bayan öğrenciler, bahşedilen farklı erkeklerin iki gün baştan başa giydiği tişörtleri koklayarak puanladı. Deney sonucunda, kadınların kendi HLA genlerinden bambaşka genlere sahip erkeklerin tişörtlerini seçtiği çıktı. GenePartner de bu teoriyi benimseyerek 250 çift üzerinde yaptıkları deneyde aynı sonuçları çıkardı. Genetik armoni testleri yapan şirketlerin sayısı artıyor. Dr. Brown, “Biriyle karşılaştığınızda görünüşünden ziyade başka bir şeyin etkisinde kaldığınızı hissedip bunun ne olduğunu bütünüyle ifade edemediğiniz şey işte o kişinin HLA’sı hakkındaki sevginizdir. Bu çok içgüdüsel ve temel bir şey; herkesin başına kazanç. Çocuk yapmak istemeseniz bile bu içgüdü hala vardır.” dedi. DNA testleri ile çöpçatanlar bilimi kötüye mi kullanıyor? Tüm bu çöpçatanlık sitelerinin aksine bir takım araştırmacılar ise genetik armoni testlerini eleştiriyor. Araştırmacılara göre, DNA’nın bu şekilde kullanılması genetiğe olduğundan artı yük atfedilmesine yol açıyor. Brezilya’daki Sao Paulo Üniversitesinden genetik bilimci Dr. Diogo Meyer, DNA testi konusunda uyardı. Dr. Meyer genetik düzen testlerinin yazı-turadan farksız olduğunu söyledi. Testleri ‘abartı’ bulan Dr. Meyer, “Biriyle uyumlu olma veya olmama halinin genetik tarafından belirlendiğini anlatmak azıcık abartı. Bu ihtilaflı bir konu. Bazı araştırmalar, eşleşmede HLA genleri bambaşka kişilerin seçildiğini gösteriyor fakat böyle bir etkinin olmadığını belirten araştırma sayısı daha artı.” şeklinde konuştu. DNA Romance şirketine başvuranlar sürüntü örneği ve verilerini ilk elden paylaşıyor. Almanya’daki Max Planck Enstitüsünden genetikçi Rodrigo Barquera genetik düzen testlerini eleştirdi. Barquera, benzeşen seçiminde HLA genlerinin rolüne ilişkin veriler olmasına karşın ilişkilerin başarısını öngöremeyeceğini belirtti. İlişkilerin kalıtımsal uyumdan fazla daha öte olduğunu vurgulayan genetikçi, “İnsan ilişkileri çocuk sahibi olmaktan çok daha karmaşık bir şey.” dedi. Kaynak: shiftdelete.net URL: https://shiftdelete.net/hayatinin-askini-genetik-uyum-testinde-buldu