Ülkenin farklı şehirlerinde 12 kampta 1948'ten bu yanlamasına yaşamış Filistinli mülteciler sıkışık sokakları, elektrik ve suya erişimin kısıtlı olduğu fazla katlı binalarda gün ışığına hasret evlerde yaşam sürüyor.Lübnan'daki Filistinli mültecilerin barındığı kamplardaki yaşam koşulları, ülkedeki kriz nedeniyle gün geçtikçe daha da kötüye gidiyor. Filistin topraklarında İsrail'in 1948'de bağımsızlığını ilan etmesiyle göçe zorlanan yüz binlerce Filistinli, 70 yılı aşkın süredir Lübnan'da Birleşik Milletlerin (BM) belirlediği kuytu alanlara kurulan kamplarda yaşıyor. Komşusu oldukları ülkede imkansızlıklar içinde mülteci hayatı yaşamış Filistinli mülteciler, temel insani ve ekonomik haklardan yoksun bırakılıyor. Kampların başkenti: Ayn el-Hilveh Kampı Uluslararası Kızılhaç Komitesince 1948'de Lübnan'ın güneyindeki Sayda kentinde kurulan Ayn el-Hilveh Kampı, ülkenin en topluluk ve büyük sığınmacı kampı olarak biliniyor. Filistinlilerin "kampların başkenti" olarak adlandırdığı Ayn el-Hilveh Kampı'nda evler, tüm kamplarda olduğu gibi birbirine çok yakın ve oldukça ufak. Genişleme imkanı olmadığından ötürü binaların dikey inşa edildiği kamplarda ortaya meydana çıkan baştan savma yapılaşma, altyapı sorunlarını da beraberinde getiriyor. Evlerin yarısı güneşten yarısı da pak havadan mahrum İki veya tek odalı 25 metrekareyi bulmayan konutlarda, binaların birbirine yakın konumu sebebiyle evlerin yüzde 55'i güneş görmüyor. Evlerin yarısının da havalandırma koşullarının fazla kötü düzeyde olduğu yerde mülteciler, rutubete yan solunum yolu hastalıkları ve birçok afiyet sorunuyla da boğuşuyor. Kampta birincil sıhhat hizmeti veren iki tıp merkezine rağmen mülteciler, esas sağlık durumu hizmetinden tatmin edici düzeyde faydalanamıyor. İnsani yardım derneklerince sayılarının 60 binin üzerinde olduğu varsayım edilen yerde kamp sakinlerinin bazıları mevsimlik işlerde ya da inşaatlarda çalışıyor. Hesaplı imkansızlıklar nedeniyle ailelerine yardımcı olmak için eğitim alamayan çocuklara ise Türkiye'den İHH ve diğer kuruluşlarca eğitim desteği sağlanıyor. Kabir yeri bile bulmakta bıkkınlık yaşanıyor Nüfusun tez artmasına rağmen kamp alanlarının genişletilememesi, definle ilgili sorunları da beraberinde getiriyor. Bazı mezarlara ikinci, üçüncü kez cenaze gömülen yerde yeni mezarlık alanları Filistinli mültecilerin en manâlı ihtiyaçları aralarında geliyor. "Güneşin hatta temiz havanın bile güç girdiği yer" İHH Orta Doğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü Emre Kaya, AA muhabirine, Lübnan'daki Filistinli sığınmacı kamplarında, uzun senelerdir incelemeler yürüttüklerini söyledi. Lübnan'da 12 Filistin kampının yer aldığını anlatan Kaya, buradaki sığınmacı kamplarının birbirinden çeşitlilik talep ettiğini, kamplarda 30 bin ila 90 bin kişinin yaşadığını dile getirdi. Kaya, Ayn el-Hilveh, Burc el-Baracine, Sabra-Şatilla ve Burc benzeyen- Şemali gibi kampların birbirine benzediğine dikkati çekerek "Bu kamplar, öbür kentlerde, artık şehirlerle bütünleşmiş, tek katlı gecekondulardan 7-8 kata kadar meydana çıkan eğri yapılaşmanın olduğu yerler. Dar sokaklardan oluşan ve yıllardır güneşin hatta temiz havanın bile güç girdiği yerde hayat kuvvet koşullar aşağı devam ediyor. Filistin kamplarına girmek tanıdık olmayan bir ülkeye girmek gibidir. Özel izinlerle antre-çıkış yapılabiliyor." diye konuştu. Kamplarda su ve elektrik sorununun kronikleştiğini bildiren Kaya, Lübnan'da yaşanan elektrik sorunundan nedeniyle gün içerisinde 2 saat dek enerji verildiğini aktardı. İHH, sağlıktan enerjiye yürüttüğü projelerle mültecilere deva oluyor Kaya, şehirde mazot sorunlarının da baş gösterdiğini anlatarak şöyle konuştu: "Sıradan bir hayat bu ülkü gelmişken sığınmacı kampında koşul çok daha içler acısı. Suriye'deki iç savaştan nedeniyle oradan da mülteciler geldi. Beyrut'taki liman patlamasından sonradan da kimi kamplara Lübnanlıların gelip kaldığını biliyoruz. İHH olarak buradaki sorunlara karşın hayata geçirdiğimiz birçok proje var. Dönemsel yapılan çalışmalara ilaveten gıda, sıcak yemek yemek ve kumanya dağıtımı yapıyoruz. Yetim sponsorlukları ve sağlık durumu hizmeti kapsamında kliniklerin işletmesine takviye veriyoruz. Uzak eğitim imkanları sağlıyoruz. Elektrik sorunun artmasıyla İHH Konya Şubesi'nin desteğiyle buradaki çoğu kampta evlerin, mescitlerin, eğitim ve hafızlık merkezlerine ışıklandırma projesi uyguladık. Bu incelemeler devam ediyor." Kamplarda içme ve yararlanma suyuyla ilgili sorunların yaşandığına dikkati çeken Kaya, "Tuzlanan ve içilemeyecek hale gelen kuyular var. BM'nin Lübnan'daki Filistinli Mültecilere Takviye ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) ile Nehru'l- Barid kampını pilot alan belirledik. Burada su kuyusu, şebekelerin onarımı ve depoların yapılmasını taşıyan projemiz var. İnşallah önümüzdeki süreçte projemiz hayata geçecek." diye konuştu. Kaynak: AA Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/lubnanda-gun-isigina-hasret-yuksek-katli-kamplarin-sakinleri-filistinli-multeciler.html