Sabahleyin Gazetesi'nden Merve Yurtyapan'ın haberine kadar meşhur manken Çağla Şıkel, acayip bir itirafta bulundu.
Çekicilik kraliçesi seçilene dek kendisini hiç beğenmediğini söyleyen Şıkel, “Pek zayıftım fakat lahana gibi kat kat giyinirdim. Kilolu belirmek için yapmadığım şey kalmamıştı” dedi.
Çağla Şıkel, başarılarla doymuş bir kariyer yolculuğu yaptı. İstanbul Devlet Konservatuvarı'nda bale eğitimi bölge ünlü mankenin, 1997 yılında katıldığı Miss Turkey alımlılık yarışmasıyla hayatı değişti. Modelliğin en şaşalı olduğu dönemde podyumlarda fırtına gibi esen Şıkel, arkasından Fransa, ABD, Almanya, Çin, Rusya, Yunanistan, İsviçre ve Mısır'da defilelere çıktı. Mankenlikteki başarısını oyunculuğa da içeren Şıkel, Cennet Mahallesi'ndeki rolüyle fazla konuşuldu. Son yıllarda ekran yolculuğuna sunuculuk yaparak devamlı ünlü manken, gençlik yıllarına dair itiraflarda bulundu.
Genç kızların misal aldığı mankenlerin başında gelen Şıkel, kilo takıntısı olanlara nasihatlerde bulundu. Fazla kilolarını veremediği için yakınanlara bu durumu kafalarına takmamaları gerektiğini söyleyen ünlü manken, geçmiş yıllara döndü ve yaşadıklarını anlattı: "Benim de kendimi beğenmediğim uzun bir vakit oldu. Hatta kendimi beğenmeye beğenmeye çekicilik yarışmasına girdim. Güzellik dışında birtakım meziyetlerime güveniyordum. Güzellik yarışmasında neyin kıstas olduğunu bile bilmiyordum. O yıllarda etrafımda fazla güzel kızlar vardı ve ben hoş olduğumu düşünmüyordum."
ZAYIFLIĞIMA ÇARE ARADIM
Zayıflığına çareler bulmaya çalıştığını anlatan güzel manken, sözlerine şöyle devam etti: "bir tutam daha şişman gözükmek için yapmadığım şey kalmamıştı. Böylece zayıftım fakat kot pantolonlarımın içine tozluklar, ekstra pantolonlar giyiyordum. Ben de kendimi beğenmiyordum ve sevmiyordum fakat derhal düşününce keşke o zamanın keyfini çıkarsaymışım diyorum. Kilo atamak için havuç yiyen arkadaşlarımın yanında doyasıya tadını çıkartırdım. Çünkü katiyen yeniden o yaşına geri dönemeyeceksin. Şişmansan kendini fena hissediyorsan hemen ben ne yapabilirim diye kendine sormalısın. O anda sana kendini iyi hissettirecek bir şey varsa yap. Lakin yapabileceğin bir şey yoksa tepinmeyi bırakman gerekiyor. Ben de böyle özgüvenli değildim fakat 40 yaşından sonradan oldum. Hiçbir şey için acele etmeyin."
Kendini keşfetme sürecinden de bahseden Şıkel, "Kendini sevmeye kendini tanıyarak başlamalısın. Kendimce bu fazla uzun bir seyahat. Ben ne yansıtıyorsam etrafımdan onu alıyorum. Ara Sıra tek başıma bir işe gidiyorum çok sıkılacağım diye düşünüyorum fakat tam tersi o kadar eğleniyorum ancak, ben ne kadar şanslıyım diyorum. Halbuki bu benim yansıttığım enerjiyle ilgili" deyip ekledi: "Spor yerine getirmek fazla kayda değer. Benim bu kadar özgüvenli olmamın yüzde 70'i spora bağlı. Kendimi kuvvetsiz hissettiğimde, niye böyle tatsızım dediğimde spor yapıp sokakta Victoria's Secret defilesine meydana çıkan kadınlar gibi yürüdüğümü, ayaklarım yere nasıl basa basa gittiğimi hatırlıyorum. Kendimi motive ediyorum." dedi.
"ANNE OLUNCA ÖZGÜVENİM DAHA DA ARTTI"
Emre Altuğ ile evliliğinden Kuzey ve Uzay adında iki oğlu olan Şıkel, tüm hayatının anne olduktan daha sonra değiştiğini de anlattı: "Bu hayatta nasıl anne olduğumu gördüğümde kendime özgüvenim çok daha pozitif arttı. Çok şükür babaları hayatta lakin ayrıyız. Tek başıma evde iki çocuğa bakabilmenin, onları iyi yetiştirebilmenin gururu çok başka."
