Üniversite eğitimi için gittiği İstanbul’da hem mektebini tamamlayıp hem de en çok yapmak istediği sunuculuk-spikerlik üzerine eğitim alan Dilay Kemer, Fenerbahçe TV’nin sunuculuğunu yapmaya başladı. Bu süreçte kan kanserine tutulan Kemer, uzun süren rehabilitasyonun ardından sıhhatine kavuştu.

Bir zaman sonra halsizlik şikayetiyle gittiği sağlık kurumunda hastalığının nüksettiğini bilen Kemer, bu haberi sosyal medyadan paylaştı. Kemer, hastalıkla çabasının 4’namcı ayında rehabilitasyon gördüğü sağlık kurumunda, 32 yaşında hayatını yitirdi.

Lafçı Gazetesi'nin haberine göre Kemer’in cenazesi, memleketi Antalya’ya getirildi. Uncalı Kent Kabirliği’nda tertip edilen cenaze merasimine baba Hasan Kemer, anne Serap Coş ile çok rakamda yakını katıldı. Yakınları Kemer’in tabutuna sarılıp uzun zaman gözyaşı döktü.

Hasan Kemer, kızının çok gayret ettiğini, eforlu durmasına karşın hayatını yitirdiğini söyledi. Acılı baba kızının hayalinin iyileştikten sonra memleketi Antalya’ya gelmek olduğunu belirterek, “Kızım yakınlarına sarılıp burada yaşamayı tasarlıyordu. En son telefon konuşmamızda balık yediğini ve tarhana çorbası istediğini söylemişti. Ona çorba götürdüm ama kısmet olmadı” dedi.

Kemer’in kılınan cenaze namazının ardından tabutu omuzlanarak defnedileceği kabirliğe götürülmek istendi, ancak acılı anne musalla taşına çıkıp diz çökerek tabutun alınmasına izin vermedi. Tabuta kimsenin değmesini istemeyen Serap Coş, “Kimse değmesin 2.5 sene onun yanında ben vardım. Kimse yoktu. Değmeyin” diyerek tabuta sarıldı.

Uzun zaman gözyaşı döken anneyi yakınları teskin etti. Annenin ikna edilmesiyle Kemer’in cenazesi, Uncalı Kabirliği’nda defnedildi.

Kaynak: www.sacitaslan.com