Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Övgün Ahmet Ercan yeni çıkan Korkma isimli kitabıyla deprem gerçeğini ve korunma kılavuzunu yazdı.

Sözcü Kitabevi'nden meydana çıkan “Korkma- Depremden Korunma Kılavuzu” isimli kitapta çoğu yeni bilimsel veriye yer veren Prof. Ercan ile Sözcü Gazetesi'nden Hande Zeyrek konuştu...

– Neden korkmayalım?

Karşımızda insan olduğunu düşünmemiz gerek. Bir insanı korkutarak eğitemezsiniz. O insanı yalnızca ürkütmeden bilgilendirerek eğitirsiniz. İstanbul'da her lahza yer sarsıntısı olabilir derseniz o insanı korkutursunuz. İnsanlara korkma diyerek olumlu yaklaşmak gerekiyor.

– Peki zelzele her lahza olamaz mı?

Olamaz. Bunu ancak zelzele bilimci olmayanlar söyleyebilir. Televizyonda izah etme yapanların kimileri bir saat bile deprem dersi almamış halk. Zelzele bilimci olanlar fakat bunların jeofizik mühendisi olması gerek. Bunlar hiçbir süre “her lahza deprem olabilir” diye izah etme yapmazlar.

– Sisam depremini bilmiştiniz…

Ben de sadece yeri ile büyüklüğünü söylemiştim. Deprem olmadan 14 gün önce söyledim. Bütün gün vermemiştim. Fakat oldu. Midilli (İzmir) depremini 10 yıldır, ayrıca son 1 yıldır uyarmıştım. Kitabımda acilen zelzele olabilecek öncelikli 33 yeri saydım. Adana, Sakarya Çukuru, Göller Bölgesi, Amasya-Merzifon, Varto, Denizli, Bingöl ile Hatay'ı vurguluyorum. Erzincan'ı her yerde vurguluyorum. 2030 yılından önce cümbür cemaat İstanbul ya da Tekirdağ'da zelzele beklerken derhal Sakarya çukuru dediğimiz çukurda oysa bu çukurun bir tarafı İzmit bir tarafı Bolu Tüneli'nin bulunduğu yerdir. Buradan 2030 yılından önce yok edici bir deprem bekliyorum ve bunu öncelikle söylüyorum.

– Bu yok edici deprem hangi bölgeleri etkileyecek?  

Marmara'da olan depremler 150 kilometreyi etkiler. Adapazarı, Düzce, Akyazı, Gölcük ve İzmit ile Bolu'yu da etkiler. İstanbul'da sarsılır lakin enerjik aldırmaz. Türkiye'de hiçbir yerde deprem olmasa iki yerde olur. Bir parça başına Bingöl, biri Sakarya çukuru.

– Hangi kırık daha güvenli olmayan?

Kuzey Anadolu kırığı Türkiye'nin en genç kırığıdır. 3,5 milyon sene yaşındadır. Doğu Anadolu kırığı ise 15 milyon sene yaşında bitap bir kırıktır. Marmara'daki depremleri bütün koyulmak zorundayız. Son 2000 yılda Batı Marmara'da olan yıkıcı depremlerin sayısı 16 tanedir. Deprem oluş sırası ile depremin olacağı sene aralarında doğrusal bir ilişki var. Buna göre 2045'ten önce Kuzey Marmara'da büyük yer sarsıntısı olması beklenmiyor.

– Kuzey Marmara'da beklenen en olası deprem hangisidir?

Kuzey Marmara'nın yapabileceği en büyük yer sarsıntısı 7.3 tür. Hangi koşullarda yapar? 1999 depremi Yassıada hizasına dek kırdı. Bu defa oradan başlayacak, Şarköy'e, Saroz'a kadar kıracak.Yassıada'nın bulunduğu kesimden başlayıp Şarköy'e kadar tek bir depremle kıracak olursa bu depremin büyüklüğü 7,3 olur. Bu zelzele hem İstanbul'u ayrıca Tekirdağ, ayrıca Yalova'yı ayrıca Karamürsel ve Gölcük'ü Bandırma, Mudanya ve Erdek, Lapseki ve Gelibolu'nun tozunu attırır. Ben bu kırılmayı yakın bir zamanda beklemiyorum. Deprem açıklamaları hava durumu verir gibi vırt zırt olmaz. Deprem kestirimlerinde başkalaşım haftalık yıllık ya da beş yıllık yok 50 yüz yıllıktır. Her an zelzele olabilir diyerek Marmara'da oturanların ruhsal durumu 22 yıldır bozuldu. Beklenen zelzele bir türlü olmuyor? Neden? Oysa, beklenen Kuzey Marmara depremi için büyüklüğü, İstanbul kolu için M6,3 ile M6,7 arası, Tekirdağ kolu için M7,0-7,2 arasıdır. Bu depremler 2045'ten önce olursa hayret verici olur.

– Deprem kaderimiz yıllar için hiç değişmedi mi?

1970 Gediz depreminde asistandım. Başbakan Demirel geldi. “Deprem takdiri ilahidir. Kimse Allah'ın dediğinin dışına çıkamaz. Devletimiz böyüktür, yaralarınız sarılacaktır” dedi, cümbür cemaat elini öptü. 1999 depremi oldu bu defa aynı Demirel, Cumhurbaşkanı olarak Düzce'ye geldi. Bu kez profesör olarak oradaydım. Benzer cümleleri 20 sene sonradan yineledi.   Fena yönetimlerin olduğu ülkelerde depremin adı afet, vefat olur. Bir ülkede fakirlik ve kanunsuzluk çözülmedikçe deprem sorunu çözülmez. Anadolu'nun yazgısı 3 bin yıldır değişmedi. Depremden korkma bilgisizlikten, yoksulluktan kork. Demokrasi yoksa kork. Eğer bu ülkede “Zelzele vergilerimiz nerede” diye sormak suçsa, hukuk hiçe sayılıyorsa, yurttaşların haklarını savunacak yasalar çalıştırılmıyorsa o ülkede depremlerin adı felaket, vefat olur.

– Lokal yönetimler hükümet, ne yapmalı yıkımı önlemek için?

Depremin siyaseti olmaz. Yolsuzluğun siyaseti olur… Depremden korunmak için her şeyden önce sağlam yerde yapıda oturmak gerek. Bunun için de para lüzum. Yoksul olmayacaksın. Yazgıcılık Türkiye'yi bitirmekte, aydınlanmanın önüne set çekmektedir. Bir kişi göçük altında kalmış, ölmüşse bu yazgısı diye söylenir. Ancak suçlu siyasetçilerin ta kendisidir.

Kaynak: www.sacitaslan.com URL: https://www.sacitaslan.com/prof-ovgun-ahmet-ercan-buyuk-istanbul-depremi-2045ten-once-olmaz-haberi-527612