Sony’nin sinematografik olarak en başarılı dijital kamerası F65, üstün kalite sunan çekimleri ile son dönemde Türk sinemasının ilk tercihi haline geldi. Renk alanı, yüksek çözünürlüğü ve mükemmel görüntü kalitesiyle en iyi görüntüyü hedefleyen diğer filmlerde olduğu gibi Semir Aslanyürek'in yazdığı ve yönettiği, çekimleri devam etmekte olan ‘Kaos’ filminde de Sony F65 tercih edildi. Sony F65, 4K çözünürlükte üstün görüntü kalitesinin yanı sıra, rakipsiz renk gamıyla film kalitesinde renk üretimi sunuyor.<br /> <br /> Çekimler Antakya ve Ürdün’de devam ediyor<br /> ‘Kaos’ filminin yurtiçinde Antakya’da ve yurtdışında Petra, Ürdün’de devam eden çekimlerinin Temmuz ayında tamamlanması planlanıyor. Film, paralel zamanda üç kişinin işlediği günahlarla ilahi bir şekilde göçük altında kalıp vicdani hesaplaşmalarını konu alıyor. Kibrin, intikamın ve nefretin sonuçlarını işliyor. Filmin özellikle belirttiği bir zaman dilimi veya bir yer yok. Yalnızca, ağalık ve eşkıyalık dönemi olduğu, Anadolu’da bir yerlerde olduğu ve Birinci Dünya Savaşı’nın bittiği biliniyor. Bunlar haricinde filmde, zaman ve yeri belli eden bir bilgi sunulmuyor. <br /> <br /> Filmin görüntü yönetmenliğini üstlenen Yusuf Aslanyürek, “Dönem filmi olduğu için VFX yapılması, dolayısıyla da 4K görüntüye ihtiyacımız vardı. 2K-3K çeken kameralar benim için bir seçenek bile değildi. Filmin bir kısmı gece geçiyor; o dönemde Anadolu’da elektrik olmadığından ateş ışığını bastıracak elektrik kullanmak istemedim. Bunun için de gerçek ISO 800‘e ihtiyacım vardı. Dahası 800 çekerken 35mm film genişliğine sahip olan bir kamera gerekiyordu. Bu şartları yerine getiren tek kamera ise Sony F65.” diyor. Sony F65’e rakip en yakın alternatif kamerada ise kullanılabilir genişlik daha az, kumlanma ise daha fazla.<br /> <br /> Dijital kamerada devrim niteliğinde özellikler<br /> Sony F65’i tercih etmek için birçok sebep olduğunu anlatan Yusuf Aslanyürek, “Bugünün dijital kameralarının aksine renkleri CIE referans diyagramına en uygun tasarlanmış iki markadan biri F65’i sunan Sony. Diğer markanın sunduğu ürünle ise zaten 4K çekim mümkün değil... F65, piksel boyutu en küçük sensöre sahip; sadece 4 mikron. Daha küçük pikselden geçiş, foton’un difraksiyonuna sebep olduğundan, teorik olarak kullanılabilecek en küçük piksel boyutunu F65 sunuyor. Bu kadar küçük piksel kullanan başka bir marka yok.” dedi. Bunun, bu boyutta piksele sahip sensörün ışık hassasiyetinin çok düşük olmasından kaynaklandığını düşünen Aslanyürek, “Sony mühendisleri stacked cmos teknolojisiyle bu işi yıllar önce çözmüş. Yani bu mühendislikle 4 yerine 7 nm piksel kullansalardı, aynı latitude ile yaklaşık ISO 1600 elde ederlerdi, fakat kumlanma artardı. Bu, dijital kamerada devrim niteliğinde bir olay. Fakat önemi vurgulanmadığından teknik olarak pek bilinmez. Bu küçük piksel sayesinde sadece kumlanma değil, CMOS sensör tipinde var olan birçok artifakttan da kurtulunur. Sensörü 120 fps çekerken maksimum 3 watt gibi bir elektrik kullanıyor, bu da kumlanma (noise) seviyesini düşük tutmada en önemli etkenlerden biri haline geliyor. En önemli özelliği ise 78 db dinamik aralık içerisinde en yüksek genişliğe sahip dijital kamera olması.” şeklinde konuştu.<br /> <br /> “F65 zamanın çok ötesinde bir kamera”<br /> Yusuf Aslanyürek ayrıca “F65 zamanın çok ötesinde bir kamera. Piyasaya sürüleli 4 yıl oldu ve teknik olarak halen en iyi dijital kamera. 35 gbit/s data rate’e sahip 8K sensörü 2012’de çıkararak ticari hata yaptılar diye düşünüyorum. Aradan 4 yıl geçtikten sonra bile piyasaya sürülen en hızlı kaydediciler 12 gbit hızında. Yani bugünün bile kayıt teknolojisinden halen ileride sensöre sahip.” dedikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü: “Tüketim dünyası artık bir ürünü alıp 5-10 yıl kullanmaya alışık değil. Teknolojinin minik adımlarla hareket etmesine alışıp, bunu normal olarak kabullendik. F65‘in devrimini kullanamadık, hatta anlayamadık...” <br /> <br /> Sony’den ilerisi için beklentisinin aynı sensör ile yeni bir kamera çıkarılması olduğunu belirten Aslanyürek, “Mevcut ergonomiyi yani ağırlık balansını bozmadan daha küçük, daha hafif ve daha sessiz soğutma sistemine sahip bir kamera bekliyorum. Bu basit yeniliklerin yanına bir de, daha hızlı açılıp-kapanması için yeni işlemci ve 300 fps gibi bir özellik eklenebilirse yeni ürün alternatifi olmayan bir kamera haline gelir.” sözleriyle ifade etti ve şahsen ihtiyaç duymamasına rağmen spotmetre kullanmayan görüntü yönetmenleri için false color eklenmesinin kamerayı daha kullanışlı hale getireceğini dile getirdi.<br />