BUBA Ventures, afiyet alanında bir yatırıma imza atmış, 2014 yılından bu güne Küba'nın yenilikçi ürünlerini Türkiye pazarına sunan, Türkiye'de ve dünyada sıhhat alanında orijinal ürün geliştirme projeleri gerçekleştiren Hasbiotech İlaç'ı satın almıştı. 

BUBA Ventures, afiyet teknolojileri alanında hem üniversitelerle, hem de hap şirketleri ile iki taraflı çalışmalarını sürdürüyor. Bilgör, fazla yakın zamanda gerekli izinler tamamlandıktan daha sonra Türkiye'de yeni bir ilacı piyasaya süreceklerinin müjdesini veriyor ve sözlerine şöyle devam ediyor: "Akdeniz Üniversitesi ile diş ve diş eti ağrılarını azaltan bir solüsyon üstünde çalışıyoruz. TÜBİTAK'ın desteğini de aldık. Keza tekrar 2021 yılında hemoroid tedavisine iyi gelen bir gıda takviyesi projesini de hayata geçirmeyi planladık. Açıkası inovasyon taşıyan, regülasyonlara ahenkli tüm sağlık girişimlerine kapımız tekrar tekrar açık."

BUBA Ventures Idare Heyeti Başkanı Timuçin Bilgör, bilhassa afiyet sektörüne niçin önem vermeyi tercih ettiklerini şöyle açıklıyor: "Gerçekten biz yatırımlarımızın dağılımı konusunda bir dikeyler kümesi oluşturmaya karar verdik. Bu dikeylerin kısa ve orta vadede hem çabuk büyüyeceğini ayrıca de daha verimli sektörler olacağını düşündük."

"Tarım da odağımızda"

BUBA'nın bir diğer odaklandığı bölge ise tarım... Bu alanda iki inovasyon projesi üzerinde çalışıyor. Bilgör bu projeler hakkında şöyle konuşuyor: "Biri az sulama ihtiyacı olan hazır çim, ikincisi de yalnızca baldan yapılmış şekerlemeler. Her ikisinin de AR-GE çalışmaları manâlı bir aşamaya geldi Ayrıca fazla kısa bir zaman önce Sabancı Üniversitesi ile gıdalarda tazeliği koruyan paketleme teknolojisi için üretim çalışmalarına başladık . Bu çalışmamızın ticarileştirme çalışmaları 2021 yılında hız kazanacak. Büyük ölçeklilerde de bu imkanlar mevcut. Türkiye'de ama sayılara baktığımızda çok yüksek değerlemelerle çıkışlar olabiliyor, yatırım alınabiliyor. Ama orta ölçekli başlangıç-up yatırımlarında bir başıboşluk olduğunu düşündük ve yatırımlarımızı ve stratejimizi bu alana kaydırmaya karar verdik. 2018 yılında İstanbul Portföy ile kurduğumuz ve hala yönettiğimiz Bosphorist GSYF da bu düşüncenin bir parçası. 2019 yılında birazcık daha bu alanda ilerledikten sonra 2020 senesinde BUBA Ventures olarak yatırımlarımıza sürat verdik."

"Tehlike alıyoruz, fakat..."

Türkiye'nin birincil üniversite merkezli melek yatırım ağı olan BUBA Ventures, şimdiye kadar 21 girişime yatırım yaptı. 2020'de pandemiye karşın fon büyüklüğünü üç katına çıkardı. Bilgör, BUBA'nın yatırım yapacağı girişimleri seçerken nelere uyarı ettiğini şöyle özetliyor:

"Lüzum fonlara gerekse yatırımlarımıza gerçekte aynı şekilde bakıyoruz. Bu soruya da değişik röportajlarda değişik cevaplar veriliyor. Ben aynı cevapları tekrarlamamak açısından itinalı yakınlaşmak isterim. Bana bu soruyu melek yatırım ağının birincil yıllarında sorsaydınız; takım, proje, ürün gibi herzamanki cevaplar yerine “ben bir sanat eserine yatırım yapar gibi düşünüyorum” derdim. Zaten o yıllarda erken aşama girişimlerine yatırım yaptığımız için fazla pozitif hazır verimiz yoktu. Yani evet değerine bakıyorsunuz, fakat çoğu doğrusu duygulardan geliyor diye düşünüyordum.

Biraz taktik değişikliği, birazcık da öğrenme ile bunu artık kafamızda değiştirdik. Burada Neda Soydan'dan bir alıntı yapacağım: Benim açımdan ne alıyorsunuz, neye yatırım yapıyorsunuz derseniz cevabı “Hesaplanabilir Risk“... Risk alıyoruz, lakin hesaplanabilir veya hesapladığımız, hesapladığımızı düşündüğümüz bir riski alıyoruz. Bu riski hesaplamaya çalışıyoruz. Yatırım kriterimiz bu hesabın sonucu oluyor. Ben tabii ancak şahsen duygusal kısmını da yeniden es geçemeyeceğim. Hesaplanabilir Tehlike % 80 + Duygu etkisi % 20 diye özetlesek sözde hiç fena olmaz. Neticede Akdenizliyiz!"

BUBA'nın odağı sağlık durumu, tarım ve dijital alanında faaliyet gösteren girişimler... Lakin bunun yanında yeni sigorta yatırımları da mevcut. Sigorta Cini ve Sigorta Gücü var. Bilgör, sigortacılığın hem klasik anlamda, ayrıca de yayılma ve yeni ürünler alanında çok önemli gelişmelere hazır olduğunu düşünüyor. Sektörde mahsul çeşitliliğinin artacağına inanıyor ve yayma satmak kanalları çeşitleneceğini öngörüyor. Sözlerine ise şöyle devam ediyor: "Dijital tarafta TVekstra yatırımımız var. TV reklamcılığında bir adım öteye artan bir şekilde; ekran reklamcılığına bir açılma getireceğimizi hatta çoktan getirdiğimizi düşünüyoruz. yavaş yavaş ratingleri unutacağız. Hane, görünüş, segment görüntüleme sayacağız diye düşünüyorum. Son olarak da REM People yatırımımız var. COVID-19 nedeni ile perakende teknolojilerinin önemi adamakıllı arttı. Burada blockchain teknolojilerinin de öne çıkacağını düşünüyoruz."

2021'de sağlık durumu teknolojileri öne çıkacak

Bilgör kadar 2020'de afiyet yatırımlarının önemi bir defa daha ortaya çıktı. Bu yüzden (şirketin yatırım odağına paralel olarak) 2021'de bilhassa sağlık durumu teknolojilerinin öne çıkacağını düşünüyor. Hem online perakende, kripto para teknolojileri hayatımızda ön planda olacağını varsayım ediyor ve ekliyor: "Natürel oysa dahası televizyon ve dijital iletişime yönelik teknolojik gelişmeler yakından peşine düşüp takip edilecek."

Timuçin Bilgör, 2020'yi teknoloji sektörü ve teşebbüs açısından ise şöyle değerlendiriyor: "2020 tüm dünya açısından çok öbür, gerçekten acılarla dolu, tedirgin bir sene oldu. Umarım bir daha böyle bir yıl yaşamayız. Ancak 2020 yılı bize bir çok şeyi de öğretti. Örneğin bu aralar en önemli gündem maddemiz aşı ve bioteknoloji. Daha önce sokaktaki vatandaşın bilmediği duymadığı inaktif ,mRNA gibi terimler jurnal hayatımza girdi. 2020 bize şunu gösterdi, “teknoloji yatırımları ülkemize, bütün dünyaya, insanlığa hepimize lazım.

Ülke olarak teknoloji yatırımlarını planlamayı hiç dikkatsizlik etmemeliyiz. Bunu aşı ve ilaç alanlarında görüyoruz. Bu işler kilometre işi. Bugün yaptım, yarın oldu, diye bir perspektif yok. Bunu unutmadan çalışmalarımıza siklet vermeliyiz. Özellikle bioteknoloji ve tarım kendimce vazgeçilmezlerimiz olmalı. Her ikisi de uzun soluklu, “Long Term Player” işi. Biz BUBA Ventures olarak ne dek başarılı olabiliriz, bilmiyorum açık konuşmak gerekirse. Ama Türkiye olarak bu çalışmaları sadece kendi adımıza değil, insanlık adına yapmalıyız. Bu vesile ile bütün dünya adına Aziz Sancar hocamıza, Açlık ve Uğur hocalarımıza emekleri için bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Umalım oysa bizim iş dünyamız 2021 yılında teknolojiye daha çok zaman ve nakit ayırır. Cümbür Cemaat için umarım çok daha güzel bir yıl olur."

Kaynak: webrazzi.com