Yiyecek ve market ürünlerinin yer aldığı cami avlusu ihtiyaç sahiplerinin yüzünü güldürüyor.

Hürrem Çavuş Camii İmam Hatibi Metin Kaçar tarafından kapılara sıra sıra asılan ekmekler ile başlatılan iyilik hareketi, mahallelinin de desteğiyle kısa sürede büyüdü.

İstanbul Fatih'teki Hürrem Çavuş Camii'nde imamlık yapan Metin Kaçar, cami bahçesine kurduğu Uhuvvet Market ve Giyim Mağazası ile gereklilik sahiplerine yardım oluyor. Açıklanmış günlerde cami bahçesindeki alana gelenler, istedikleri ürünü alabiliyor.

Metin Kaçar, 1963 yılında Tokat'ın Niksar ilçesinde doğdu. Bugün 58 yaşında olan Kaçar, 19 yaşında imam olarak göreve başladı. 24 yıldır da İstanbul'un Fatih ilçesinde yer alan Hürrem Çavuş Camii'nde imamlık yapıyor.

Metin Kaçar, imamlığı namaz kıldırmaktan ziyade bulunduğu bölgenin bütün sorunlarıyla ilgilenmek olarak ifade ediyor. İşte tam da bu hoşgörüyle yıllardan beri tayin yaptığı bölgelerdeki vatandaşlara dağıtılmış hizmetler sunan Kaçar, 8 yıl önce eşi benzerine o kadar rastlamadığımız bir yardım faaliyeti başlatmış.

Askıda ekmek ile başladı

"Cami avlusunda, minare gölgesinde iyilik hareketi" olarak başlatılan bu hizmetin ilk ayağını ‘askıda ekmek’ projesi olmuş. daha sonra cami bahçesinde kurulan ‘Uhuvvet Market ve Giyim Mağazası’ ile hizmet ağı genişlemiş. İlçedeki gereksinim sahipleri, haftanın kayıtlı günlerinde cami bahçesindeki bu alana gelerek istedikleri yiyecek malzemesi ve giyim ürünlerini alabiliyor.

Her gün yüzlerce ekmek dağıtılıyor

Destek faaliyetlerinin detaylarını anlatan Metin Kaçar, "Camimizin en manâlı projelerinden biri ‘askıda ekmek’ projesi. Bu preje 3-5 ekmekle başladı lakin bugün hamdolsun yüzlerce ekmeği kardeşlerimize ibraz ediyoruz. Sabahtan namazı sonrasında ünlü arabamı alarak semt fırınına gidiyoruz. Kardeşlerimizin ücretini ödediği ekmekleri arabayla camimize getiriyoruz. Onları paketleyerek askıda ekmek duvarımıza asıyoruz. İhtiyaç sahiplerimize de şu saatte buyrun gelin diyoruz. Belki yüzlerce ekmek 10 dakika içerisinde cami avlusunda minare gölgesinde gereklilik sahibi kardeşlerimize ibraz ediliyor" dedi.

"Mahalle halkıyla Allah'ın evi arasında köprü oluşturmaya çalıştık"

Ekmek dağıtımından daha sonra da takviye faaliyetlerinin sürdüğünü ifade eden Kaçar, şunları söyledi:

"Ekmeği dağıttıktan daha sonra da "Uhuvvet Market, Uhuvvet Giyim" diye iki mağazamız var. Biz cami olarak, mahalle halkıyla Allah'ın evi aralarında köprü oluşturmaya, bir bağ kurmaya çalıştık. Bir insan bir vakfa, bir derneğe, bir yardım kuruluşuna gidip oradan yardım istek edebilir. Ama cami avlusuna girdiğinde ben peynir istiyorum, ben zeytin istiyorum, benim pirince ihtiyacım var diye hiç kimseye siklet olmadan, Allah'ın evi olmasının rahatlığıyla hareket edilsin diye Uhuvvet Market'imizi açtık. Kardeşlerimiz geldiklerinde neye ihtiyaçları varsa elimizde olan bütün imkanları onlar için seferber ederek gönüllerini alıyoruz."

"8 yılda on binlerce kardeşimizin ihtiyacını giderdik"

Giyim yardımı da yaptıklarını anlatan Kaçar, "Uhuvvet Giyim'imiz var. Gün içerisinde bunlar sürekli hareket halinde. 8-10 sene önce ikinci el elbiseyle başladığımız ‘Yıka, ütüle, getir, ihtiyaç sahibini sevindir’ projesiyle evlerde atmaya kıyamadığımız ama gereksinim fazlası kıyafetleri topladık. 8 yılda on binlerce kardeşimizin ihtiyacını giderdik. 15 günde bir toplanan elbiseleri giyim dolabımıza yerleştiriyoruz. Ondan sonra da kardeşlerimizi gösteri ediyoruz. Kardeşlerimiz, giyebilecekleri kıyafetleri seçtikten sonra arta kalan kıyafetleri atmıyoruz. Onları da paketleyerek Fatih Belediyesi yoluyla geri dönüşüme gönderiyoruz. Onlar da tutumsuzluk edilmemiş oluyor. Bu camide gün içinde aralıksız bir hareket var. Örneğin azıcık daha sonra burada bir adak kurbanı serüveni yaşanacak. Adak kurbanı gittikten sonra bir bakacaksınız bir kardeşimiz pabuç getirmiş, bir kardeşimiz gömlek getirmiş, bir başka kardeşimiz yiyecek getirmiş. Yani cami avlusunda gereksinim sahibi kardeşlerimizin ihtiyacını gidermenin mutluluğunu yaşayarak günümüzü tamamlıyoruz" diyor.

"Semt halkıyla birlikte çalışıyoruz"

Bu işleri sadece kendisinin yürütmediğini, çok sayıda kişinin destek olduğunu söyleyen Kaçar, organizasyona dair bilgiler verdi:

"Bu işin arkasından benimle birlikte çalışan fazla güzel bir takım var. Mahalle halkıyla birlikte çalışıyoruz. Yiyecek Içecek dağıtmak istediğimiz vakit 3-5 kardeşimizle, burada herhangi bir faaliyet yaptığımız süre 8-10 kardeşimizle bu hizmeti rahatlıkla yürütebiliyoruz. Hiçbir vakit eleman sıkıntısı yaşamadan biz bu hizmetleri yapıyoruz. zaman zaman cami bahçesinde gereksinim sahibi vatandaşlara yemekler veriyoruz. Geçtiğimiz yıl 400 karakter yemek yemek verdik. Bu hizmetler iyice gönüllülük esasıyla yürütülüyor. Tek bir tane bile ücretli çalışanımız yok. Ayrıntılarıyla Allah rızası için bu işi yapıyoruz. Ben ilk başladığımda tek kişiydim fakat şimdi çok güzel bir cemaat, çok güzel bir dernek, fazla güzel bir vakıf ruhuyla, mahallemle, mahalemin hoş insanlaryla bu işleri organize ediyoruz."

"Yemek Yemek projemiz iftar programı ile başladı"

Cami avlusunda ara sıra yemek organizasyonları yaptıklarını söyleyen Kaçar, "Yemek Yemek projemiz iftar programı ile başladı. İftarla başlayan bu serüvenimiz cami avlusunda, minare gölgesinde masa sandalye kurarak vatandaşlarımıza yemek ikramıyla devam etti. Bazen de hazır yemek geldi, kardeşlerimiz kaplarıyla geldiler, 3 çeşit yemeği onlara ikram ettik. Örneğin yemek dağıtılırken ben yemeğin başında duruyorum, gelen aileyi görünce kepçeci diye sözcük grubu ettiğimiz, yemeği dağıtan kardeşlerimize 7 kişilik, 5 kişilik, 3 kişilik, 10 karakter diyorum. Bu şekilde vatandaşlarımıza keza 3 çeşit yemeğini, ayrıca ekmeğini, hem suyunu verip gönderiyoruz" diye konuştu.

"Yardım ettiğimiz herkesin bilgileri data tabanımızda mevcut"

Yardıma yoksul kişilerin tüm bilgilerinin bilgisayar ortamında belirli olduğunu söyleyen Kaçar, takviye yapılan şahısların tansifini şu sözlerle anlattı:

"Madem biz bu işleri yapacağız ve bu iş büyüyor, o vakit bizim bir data tabanımız olsun dedik. Bilgisayar ortamında, yardıma başvuru eden kardeşlerimizin nüfus cüzdanlarının fotokopilerini, son ödedikleri elektrik, su veya doğal gazın faturasının fotokopisini, irtibat bilgilerini alarak adreslerini saptama ettik. Şu an bilgisayarı açsak 600 ailenin nüfusu kaç birey, çalışan, çalışmayan, dul, babasız, engelli, yatalak hasta, kimi varsa her türlü veri mevcut.

Bu 600 kişiyi biz 3 kategoriye ayırdık. İlk 200 aile çok ivedi ihtiyacı olan ailemiz. Bunların haftada veya 15 günde bir camiye uğramaları gerekiyor, hatta günlük ekmeklerini, haftalık gıdalarını almaları gerekiyor, ayda bir gelip elbiselerini almaları gerekiyor gibi bir alıştırma yaptık. Bir öteki 200 şahsiyet kategoridekiler ise yılda birkaç kere gelenler. Elbise ve erzak dağıtımında ağırlama ettiklerimiz. Bunların durumları birazcık iyi fakat birinci kategori değin muhtaç değiller. Üçüncü kategorimiz de yalnızca ramazanda veya Kurban Bayramı'nda uğrayıp gönüllerini aldığımız, buradan anlamsız çevirmemek için bir koli yiyecek yardımıyla uğurladığımız kardeşlerimiz. Dolayısıyla 600 ailelik bir gaye kitlemiz var, 200 aile ile haftalık mülâkat yapıyoruz, diğer 200 aile 2-3 ayda bir..."

Kaynak: TRT Haber

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/cami-avlusundaki-iyilik-hareketi-muhtaclarin-yuzunu-gulduruyor.html