Hadisi şerifi nasıl anlamalıyız? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

Ebû Hüreyre radıyallahu anh, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i:

“Allah,  hoş sesli bir peygamberin, Kur’lahza’ı tegannî ile yüksek sesle okumasından memnun olduğu değin hiçbir şeyden hoşnut olmamıştır” buyururken işittim, demiştir. (Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân 19; Tevhîd 32; Müslim, Müsâfirîn 232-234. Keza bk. Ebû Dâvud, Vitr 20; Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’ân 17; Nesâî, İftitâh 83)

Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Ilk Kez bu hadiste geçen bazı kelimelerin anlamları üzerinde durmak gerektiği kanaatindeyiz. “Ezine” kelimesinin lugat anlamı, kulak vermek, kulak vermek demektir. Bu anlamıyla kelimenin Allah Teâlâ için kullanılması laf konusu olamaz. Onun için burada mecâzî mânada kullanılmış olup, okuyandan hoşnut edinmek, mânen kendine yaklaştırmak, ona bol bol sevap tahsis etmek gibi anlamlara geldiği kabul edilir. İslâm âlimleri böyle sözlerin te’vilinin vâcip olduğunu söylerler.

Hadisimizde geçen “tegannî”nin de aniden çok anlama gelen kelimelerden  olduğu görülmektedir. Teğannî, sesi Kur’an’la güzelleştirip süslemek, okurken seste sevinç ve hüznü açığa vurmak demektir. İmam Şâfiî ve onunla birlikte  böylece fazla âlim bu anlamı benimserler. Tegannînin bir başka anlamı,  kanaat etmek, başka şeye ihtiyacı kalmamak demektir. Ahmed İbni Hanbel bu anlamı benimser. Bir başka anlamıyla tegannî, Kur’an okuyan kişinin bununla geçmiş milletlerin haberlerinden ve eski kitaplardan müstağnî kalması, onlara gereklilik duymamasıdır. Teğannî, meşgul edinmek, fakirliğin zıddı edinmek üzere zenginlik anlamına da gelmektedir. Açıktan ve yüksek sesle okumak anlamına geldiğini söyleyenler de olmuştur. Bu anlamlardan her biri, kelimenin kullanıldığı yere ve duruma kadar içten olabilir ve .

Teganniyi bu anlamlardan herhangi biriyle te’vil edenler, Kur’an’ı lahn ve tercî denilen yollarla okumayı mekruh sayarlar. Lahn ve tercî ile kastedilen, sesi boğazda oynatarak nağme ile okumak, bir diğer deyişle Kur’lahza’ı mûsikî kurallarına uygun tarzda okumaktır. Enes İbni Mâlik, İbni Müseyyeb, Hasan el-Basrî, İbni Sîrîn ve İmam Mâlik’in de arasında bulunduğu çoğu âlim Kur’lahza’ı bu tarz üzere okumanın mekruh olduğu inancındadırlar. Çünkü lahn ile Kur’lahza okumak, onun gayesi olan huşû duyma ve mânasını anlayışlı olmak için özen göstermeye engel teşkil eder.  Buna karşılık  Hz.Ömer, İbni Abbas, Ebû Mûsâ el-Benzer’arî ve Ukbe İbni Âmir gibi meşhur sahâbe ve âlimlerin de içinde yer aldığı bir grup bunu câiz görür, hatta bir kısmı özendirme ederlermiş. Ebû Mûsa el-Benzeyen’arî’nin lahn ve tegannî ile Kur’an okuduğunu, hatta bir takım kez Hz.Ömer’in: “Bize Rabbimizi hatırlat!”  diyerek onun bu stil okumasını açlık ve teşvik ettiğini görüyoruz. İmam Ebû Hanîfe ve arkadaşları ile İmam Şâfiî gibi mezhep imamları da lahn ve tegannî ile okunan Kur’an’ı dinlerlermiş. Ama burada riâyet edilecek ölçü son derece önemlidir. O konuda da âlimler aralarında bir ittifak vardır. Şöyle fakat: Haddi aşarak Kur’lahza’ı kıraat olmaktan çıkarmamak, ifrata ve tefrite kaçarak bir harf ziyade etmemek ya da noksanlaştırmamak şarttır. Bunlar yerine getirildiği takdirde bu tarz okumak müstehap görülmüştür. Harf ilâvesi veya çıkarılması ise haram kabul edilmiştir.

Hadisten Çıkarmamız Gereken Dersler Nelerdir?
Hoş ses Allah’ın nimetlerinden biri olup, Kur’lahza’ı hoş sesle okumak  müstehaptır. Allah güzel sesle Kur’lahza okunmasından, okuyandan ve sesini Kur’lahza’la süsleyenden memnun olur. Harf ziyadesi ve noksanlaştırması yapılmadıkça lahn ve tegannî ile Kur’lahza okumak câizdir. Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/guzel-sesli-bir-peygamberin-kurani-teganni-ile-yuksek-sesle-okumasi-hadisi.html