Mevlid nedir, neden okunur? Mevlid Kandili nedir, ne anlama gelir? Mevlid Kandili ne vakit ortaya çıktı? Mevlid Kandili ne vakit ve nasıl kutlanır? İşte Peygamber (s.a.v.) Efendimizin doğumu, “Mevlid-i Nebi.”

Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (s.a.v.) doğum günü (Mevlid Kandili) bu sene 28 Ekim 2020 Çarşamba günü seziş edilecek. Mevlid, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) doğum sene dönümünde yapılan törenlere bahşedilen isim; bu törenlerde okunmak üzere yazılı eserlerin adıdır.

MEVLİD KANDİLİ NEDİR?

Mevlid, sözlükte “doğum yeri ve zamanı” anlamına kazanç. Mevsim kelimesi de Arap ülkelerinde hem mevlidi ayrıca diğer bayram kutlamalarını açıklayan geniş bir mâna taşır. Mevlit Kandili, iki evren güneşi alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed Mustafa’nın (s.a.v.) dünyaya gelişinin sene dönümüdür.

PEYGAMBERİMİZ NE SÜRE DOĞMUŞTUR? 

Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Efendimiz, Habeşistan’ın Yemen valisi Ebrehe’nin Kâbe’yi yıkmak üzere Mekke’ye saldırdığı ve Fil Vakası denilen olayın meydana geldiği yıl doğmuştur. Araplar’da “nesî” geleneğini göz önüne alanlara kadar bu tarih milâdî 569, diğerlerine tarafından ise 570 veya 571’dir. Tekrar genellikle kabul edildiğine tarafından Rebîülevvel ayının 12’sinde ve gündüz dünyaya gelmiştir. O yıl ilkbahar mevsimine rastlayan bu ayın iki, sekiz, on ya da on yedinci gününde doğduğuna dair rivayetlerle sabaha aleyhinde dünyaya geldiğine dair rivayetler de vardır. Doğumun pazartesi günü olduğu ise daha sahih rivayetlere dayanmaktadır. Keza doğum gününün milâdî takvime kadar 20 Nisan’a eşit geldiği söylendiği gibi bunun dürüst olmadığını ileri sürenler de bulunmaktadır.

MEVLİD KANDİLİ NE SÜRE, NASIL ORTAYA ÇIKMIŞTIR?

Hz. Peygamber’in (s.a.v.) sağlığında onun doğum sene dönümü kutlanmadığı gibi Hulefâ-yi Râşidîn dönemiyle Emevî ve Abbâsî devirlerinde de mevlid ile ilgili bir uygulamaya rastlanmamaktadır. Esasen birincil iki halife zamanında fetih hareketleriyle uğraşılması, son iki halife döneminde iç karışıklıkların hüküm sürmesi ve Emevî ile Abbâsî yönetimlerinde de Resûlullah soyuna destek anlamına gelecek olması nedeniyle böyle bir kutlamaya şartlar uygun değildi. Mısır’da Şiî Fâtımî Devleti kurulunca, soyundan geldiklerini söyledikleri Hz. Peygamber’in (s.a.v.) doğum yıl dönümü Muiz-Lidînillâh döneminden (972-975) itibaren resmi olarak kutlanmaya başlanmıştır. Bunun yanında Hz. Ali, Fâtıma, Hasan, Hüseyin (r.a.) ve o günkü halifenin mevlidleriyle (mevâlid-i sitte) Receb, Şâban ve Ramazan aylarındaki kandiller, Ramazan ve Kurban bayramlarıyla diğer bir takım kutlamalar bu dönemde varlıklı bir şölen geleneği oluşturmuştur.

MEVLİD KANDİLİ NASIL KUTLANIRDI?

Fâtımîler zamanındaki törenlerde evvelden gerekli hazırlıklar yapılır, rebîülevvel ayının 12. gününde sabahtan açtırmak üzere öğleye kadar 300 tepsi helva kādılkudât ve dâidduât ilk olarak olmak üzere kurrâ, hatipler ve diğer görevlilere dağıtılırdı. Halifenin öğle namazını kılmasının arkasında kādılkudât ve diğer görevliler topluca Ezher Camii’ne gider, burada hatim okunduktan sonradan “manzara” adı bahşedilen tören yerine geçerlerdi. Kahire valisi düzeni karşılamak üzere evvelden yerini alırdı. Halife de maiyetiyle birlikte gelir, önce kādılkudâtı, ardındaki sâhibülbâbı ve daha sonra diğerlerini selâmlardı. Tören Kur’lahza tilâvetiyle başlardı; gerisinde sırasıyla Enver (Hâkim), Ezher ve Akmer camileri hatipleri birer hutbe okuyup halife için dua ederlerdi. Bu sırada kurrâ tilâvetini sürdürürdü. Hutbelerden sonradan halife törendekileri tekrar selâmlayınca resmî kutlama işlenmiş olurdu. Diğer beş mevlid de bu şekilde kutlanırdı. Özellikle Sünnî çoğunluğun kutlamalara iştirak etmediği bilinmektedir. Fâtımîler zamanında Hz. Peygamber’in ve Ehl-i beyt’in doğum sene dönümlerinin kutlanması dinî hassasiyet yanında siyasî meşruiyet açısından da önem taşıyordu.

EYYUBİLER DÖNEMİNDE MEVLİD KUTLAMALARI

Eyyûbîler zamanında çoğu bayram ve merasim kaldırıldığından mevlide de itina gösterilmediği ve halkın bunu evlerinde kutladığı anlaşılmaktadır. Ama Selâhaddîn-i Eyyûbî’nin kayınbiraderi Erbil Atabegi Begteginli Muzafferüddin Kökböri (1190-1233) mevlidi büyük törenlerle bitmiş kutlamaya başlamıştır. Sıbt İbnü’l-Cevzî’nin bir anma sırasında 5 bin koyun, 10 bin tavuk, 100 at kesilmiş, 100 bin tabak yemek ve 30 bin tepsi helva dağıtıldığını kaydetmesi törene katılanların sayısı hakkında bir düşünce vermektedir. Ulemâ ve tasavvuf ehlinin ileri gelenleri bu törenlerde hazırlanmış bulunur, Kökböri kendilerine hil‘atler giydirir ve hediyeler verirdi. Sûfîler de öğle vaktinden fecre dek zikir ve semâ meclisleri düzenlerdi. Hankahta 800-1000 dek sûfî toplanır, Kökböri de arasında yer alırdı.

Her sene mevlid törenleri için harcanan paranın 300 bin dinarı bulduğu kaydedilmektedir. İbn Hallikân muharremden başlamak üzere rebîülevvel ayına değin Bağdat, Musul, Cezîre, Sincar, Nusaybin gibi şehirlerle Acem memleketlerinden Erbil’e çoğu fakih, sûfî, vâiz, kurrâ ve şairin akın ettiğini belirtir. Törenlerin yapılacağı yerde sultan, ümerâ ve devletin diğer ileri gelenleri için herkes dört ya da beş bölümden meydana gelen yirmi dek ahşap sığınak (kubbe) yapılarak safer ayı başlarında süslenir, hepsine ayrı ayrı çalgıcı ve şarkıcılarla gölge oyunu oynatan gruplar yerleştirilirdi. Kökböri her gün ikindi namazından sonra barınakları dolaşıp halkın da katıldığı eğlenceleri seyrederdi. Hz. Peygamber’in (s.a.v.) doğum günüyle ilgili ayrı görüşler nedeniyle bir yıl rebîülevvelin sekizinde, bir sene da on ikisinde kutlanan mevlidden iki gün önce çok sayıda kurbanlık hayvan meydana getirilerek kesilir ve kazanlar kaynatılırdı.

Mevlid gecesi Erbil Kalesi’nde akşam namazının ardındaki zikir ve semâ meclisi düzenlenir, sultan da mum alayı ile hankaha gelirdi. Hil‘atler mevlid sabahı sûfîlerin elleri üzerinde kaleden hankaha getirilir, âyan ve halkın hazırlanmış bulunduğu geniş bir meydanda ordu geçit devlete ait yapar, vaaz verilir, bu sırada hil‘atler dağıtılır, yemekler yenirdi. Akşam tekrar hankahta zikir ve semâ meclisi düzenlenirdi. Sona eren kutlamaların gerisinde misafirler memleketlerine dönmeye başlardı. Kökböri zamanındaki kutlamaların Fâtımîler’den farklı olarak hazırlıklarıyla birlikte uzun bir zaman dilimine yayıldığı, bir festival havası içinde halkın geniş katılımıyla gerçekleştiği ve merasimlerde bilhassa tarikat mensuplarının rolü dikkat çekmektedir.

MEMLÜKLER DÖNEMİNDE MEVLİD KUTLAMALARI

Memlükler döneminde Mısır’da mevlid kutlamaları bütün ihtişamıyla devam etmiştir. Rebîülevvel ayının girişinden itibaren başlatılan kutlamalar esnasında deniz filosu mensupları göre Kahire Kalesi’nde kurulan tören çadırı en güzel kumaşlardan yapılır, içine kıymetli yaygılar serilir, koltuklar konurdu.

Mevlid günü ikindi namazından sonradan Darı Abbâsî halifesi, dört mezhebin başkadıları, ilim ve tasavvuf ehli, emîrler ve kumandanlar, devlet adamları, halkın ileri gelenleri, komşu ülkelerden gelen temsilciler kaleye gelerek tören çadırındaki yerlerini alırlardı. Önce Kur’an tilâvet edilir, gerisinde vaazlar verilir, tarikat mensupları göre zikir ve evrâdlar okunur, sonradan yemek yenirdi. Bu sırada sultana tebrikler sunulur, o da devlet ricâline, ulemâ ve tasavvuf ehline hil‘at ve hediyeler verir, muhtaçlara da sadaka dağıtılırdı. Bu dönemde en mükemmel törenlerin el-Melikü’l-Eşref Kayıtbay vaktinde (1468-1496) yapıldığı kaydedilmektedir.

KUZEY AFRİKA’DA MEVLİD KUTLAMA ADETİ

Kuzey Afrika’da (Mağrib) önceleri mevlid kutlama âdeti yokken bunlar ilk kez kadı ve muhaddis Ebü’l-Abbas Ahmed b. Muhammed b. Hüseyin es-Sebtî el-Azefî (ö. 633/1236) göre halkın Hristiyan bayramlarını kutlamasını durdurmak nedeniyle icra edilmeye başlanmıştır. Bu devirde özel bir alaka gösterilen başvuru formu zamanla Kuzey Afrika ve Endülüs’te yaygınlık kazanmış, hükümdarlar ve yöneticiler mevlid kutlamalarına büyük önem vermiştir.

OSMANLI’DA MEVLİD KANDİLİ KUTLAMALARI

Osmanlı hükümdarı 3. Murat, 996 (1588) yılında merasimle mevlid kutlamalarını başlatmakla birlikte resmî olmasa da Osmanlı Devleti’nde kutlamaların bundan önceki dönemlerde de yapıldığı, bilinmektedir. Sultan Ahmed Camii’ndeki kutlamalarda padişah, sadrazam, şeyhülislâm, vezirler, Anadolu ve Rumeli kazaskerleri, öteki mülkî ve askerî erkânla ulemâ resmî kıyafetleriyle hazır bulunurdu.

Balkanlar’ın fethiyle birlikte bu coğrafyada da mevlid törenleri yapılmaya başlanmış olmalıdır. Zira Saraybosna’daki Gazi Hüsrev Bey Camii’nin 938 (1531) tarihli vakfiyesinde mevlid için yılda 300 dirhem tahsisat ayrıldığı görülmekte, bölgedeki diğer camilere ait vakfiyelerde veya şahsî vasiyetnâmelerde de sözde kayıtlara rastlanmaktadır.

MEDİNE’DE MEVLİD KANDİLİ

Eyüp Sabri Paşa’nın kaydettiğine kadar Rebîülevvelin 12’si Medine’de resmî tatil olup kaleden toplar atılır ve o gün dükkânlar açılmazdı. İnsanlar güzel elbiseler giyerek dolaşır ve birbirini tebrik eder, bu gece Mescid-i Nebevî’de ihya edilirdi.

Sabaha karşısında Bâb-ı Nisâ önünde toplanılır, burada kurulan kürsü üstünde güneşin doğmasıyla birlikte beş hatipten ilki bir hadis okuyup padişah için dua eder, diğerleri sırasıyla mevlidin vilâdet, radâ ve hicret bahirlerini okurlar, sonuncusu dua ederdi. sonradan millet ikram edilen şerbeti içip dağılırdı. Mevlid kutlaması 1910 yılından itibaren Osmanlı Devleti’nde resmî bayramlara dahil edildiyse de Cumhuriyet’in ilânından sonra kaldırılmıştır.

Osmanlılar’dan günümüze uzanan mevlid geleneğinde törenler büyük bir ciddiyetle yerine getirilirken Darı ve Kuzey Afrika gibi bölgelerde görülen ve dinî ölçüleri zedeleyen uygulamalardan özenle kaçınılmıştır.

MEVLİD KANDİLİ HANGİ ÜLKELERDE KUTLANIYOR?

Günümüzde mevlid, Suudi Arabistan hariç Kuzey Afrika’dan Endonezya’ya değin İslâm ülkelerinde -bazılarında resmî, bazılarında gayri resmî olarak- yaygın biçimde kutlanmaktadır.

Türkiye’de yalnız Ramazan ve Kurban bayramları resmî bayram kabul edilmekte, gerek mevlid gerek diğer mübarek gün ve geceler münasebetiyle camilerde, evlerde ibadet âdâbı içinde Kur’ân-ı Kerîm, Süleyman Çelebi’nin mevlidi, kaside ve ilâhiler okunmaktadır.

Son yıllarda Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı’nın ortaklaşa düzenlemesiyle Hz. Peygamber’in (s.a.v.) mevlidi “Mevlid-i Nebî Haftası” adıyla Türkiye’de, Türk dünyasında ve Balkanlarda çok yönü olan etkinliklerle kutlanmaktadır.

Anekdot: DİA

MEVLİT OKUTMANIN SEVABI VAR MIDIR?

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/mevlid-kandili-nedir.html