Târık Suresi 16. ayeti ne anlatıyor? Târık Suresi 16. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Târık Suresi 16. Ayetinin Arapçası:

وَاَك۪يدُ كَيْدًاۚ

Târık Suresi 16. Ayetinin Meali (Anlamı):

Ben de onların tuzaklarına karşısında tuzak kuruyorum.

Târık Suresi 16. Ayetinin Tefsiri:

Kur’ân-ı Kerîm’in verdiği bilgilerin bu dek manâlı olmasına rağmen kâfirler onun nûrunu söndürmek ve tesirini alıkoymak için her türlü hile ve tuzak kurmakta ve değişik entrikalarla tedbirler almaktadırlar. Bu ışığı önleyebilmek ve insanları şüpheye düşürebilmek için Peygambere aleyhinde acımasızca kötüleme kampanyası yürütmektedirler. Önceden de böyle olmuştur, hemen de böyle olmaktadır. Halbuki onların hilelerine karşılık Allah da aldatma kurmaktadır. Allah’ın planı tamamen onların tüm hileleri boşa çıkacak ve engellemeye çalıştıkları Kur’an’ın mesajı çabucak yayılacaktır.

Şâir Sünbüllüzâde Vehbî şöyle der:

“Cümle erbâb-ı hiyel müdbir olur,

Hîlesi böylece çoğa varmaz duyulur.

Yoğ iken tilki gibi hîle-güzâr,

Yine postu soyulur âhir-i kâr.”1

Sûrenin son kelimesi olan رُوَيْدًا (ruveydâ), az mühlet anlamındaki اَلرُّودُ (rûd) kelimesinin daha da küçültülmüşü olup “oldukça az müddet” mânasına kazanç. Dolayısıyla mü’minler lehindeki ilâhî hükmün çok yakında geleceğini müjdelemektedir. Bu müjdenin gerçekleşmesi ve gerçek bayram sevinci olan âhiret mutluluğunun elde edilmesi için gereken kulluk şartlarını anlatmak üzere de Yüceler Yücesi Rabbin ismini tesbih emriyle başlayan A’lâ sûresi gelmektedir:

Erbâb-ı hiyel: Hîle sahipleri, tuzak kuranlar. Müdbir: Duruma tarafından hareket eden. Hîle-güzâr: Hîle yapan. Âhir-i kâr: Sonunda. 

Târık Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Târık Suresi 16. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...

Kaynak: www.islamveihsan.com URL: https://www.islamveihsan.com/tarik-suresi-16-ayet-meali-arapca-yazilisi-anlami-ve-tefsiri.html